31 Mart 2013 Pazar
Muhteşem Yüzyıl’da kullanılan takılar
İyi bir pırlanta nasıl olmalı?
İyi bir pırlanta nasıl olmalı? Sevgililer gününde ya da evlilik teklifinizde hediye ettiğiniz pırlanta ya sahteyse? Uzmanlar piyasada ...
Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip
ABD, geleneksek olarak, en büyük elmas tüketimi pazarı olarak kabul ediliyor. Amerikalılar arasında geline pırlantalı yüzük hediye etme ve sosyete toplantılarında herkesin karşısına pırlantalı süs eşyalarla çıkma geleneği var. Fakat ülkede yaşanan mali kriz, mücevher satışının azalmasına sebep oldu.
Ham elmas üretiminde dünya liderlerinden biri olan Rusya, piyasadaki bu mevzilerini kimseye bırakmak niyetinde değil. Örneğin, Rus “Alrosa” şirketinin elmas rezervleri, 970 milyon kırattan fazla olduğu biliniyor. Üretimin şimdiki düzeyde kalması durumunda şirketin hammadde kaynakları 25-30 yıla yetecek. Şirketin ürettiği elmasların yüzde 25’i iç, geriye kalanı dış piyasaya sürülüyor. Cartier, Tiffany ve önde gelen diğer ünlü şirketler, lüks mücevherat üretimi için Rusya yapımı pırlanta kullanıyor.
Buna rağmen, Rusyalı bayanların yüzde 90’ının pırlantalı süs eşyaya sahip olduğu tahmin ediliyor. Mücevherlerin çoğu yaş günü, düğün töreni, evlilik yıldönümü ya da önemi büyük olan diğer tarihlerde hediye olarak alınıyor. Yani pırlantalar, Rusyalı bayanların da en iyi dostu olarak kabul edilebilir.
Uzmanlara göre Çin ve Hindistan, 2020 yılına doğru dünyanın başlıca elmas tüketicileri duruma gelecekler. Bu iki ülke, bu alanda mevcu...
Kocabıyık'ın Küpesi Gerçek Pırlanta
Kocabıyık'ın Küpesi Gerçek Pırlanta
Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, uzun bir aradan sonra tekrar basının karşısına çıktı. Swissotel'de yapılan basın toplantısında, geçenlerde hayır için Borusan Oda Orkestrası'na şeflik yapmasını hatırlatarak, yeni bir hayırsever işadamı bulup bulamadığını sorduk. Kocabıyık, araştırmalar yaptıklarını söyleyerek, "Rahmi (Koç) Bey'e teklif götürdük. Ancak kabul etmedi. Bir de Güler Sabancı'ya söyleyeceğiz. Umarım o kabul eder" cevabını verdi. Toplantı sonunda bayan gazeteciler Ahmet Kocabıyık'ın sol kulağına taktığı küpesini merak ederek, gerçek pırlanta olup olmadığını sordular. Kocabıyık, "Biz sahte küpe takar mıyız" diyerek, "Gerçek pırlanta" cevabını verdi.
Kaynak :Para Dergisi
Kocabıyık'ın Küpesi Gerçek Pırlanta Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, uzun bir aradan sonra tekrar basının karş...
Türkiye Tek Taşı Çok Sevdi
Türkiye'de pırlanta pazarı 420, pırlantalı mücevherler pazarı da 810 milyon dolara ulaştı. Markalı ürünler, sertifika ve 'tek taş'ın Türk kadınında tutku olmaya başlaması, satışların artışındaki en büyük nedenler arasında...
PARA DERGİSİ-PIRLANTA takılara önceden sadece zengin aileler sahip olabilir, o da aile yadigarı olarak saklanırdı. Şimdiyse faizsiz 12 taksitle alınabilen, günlük kullanılan bir takı haline geldi. Özellikle klasik altın alyansın yerini, tek taş pırlanta aldı. Yani ünlü şarkıda söylendiği gibi artık tek taş almak çok kolaylaştı. Sektördeki markalaşma tüketicilerin pırlantaya ilgisini artırdı ve Türkiye, hızlı büyüyen bir pazar olarak pırlanta üreticilerinin gözdesi haline geldi. Son 5 yılda Türkiye pırlanta pazarı yüzde 25 büyüme kaydetti. Bu yıl ise yüzde 10'luk bir büyüme bekleniyor.
Aslında Türkiye'de pırlanta satışlarıyla ilgili net veriler yok. Ancak, şirketlerin satışlarından yola çıkıldığında, Türkiye'de 420 milyon dolarlık (sadece taş satış cirosu) bir pırlanta pazarının olduğu tahmin ediliyor. Perakende satış değeri olarak bakıldığında ise bu rakam 810 milyon dolar civarına çıkıyor.
TÜRKİYE ÜÇÜNCÜ BÜYÜK ÜRETİCİ
Halen piyasada tek taş pırlanta fiyatları 500 YTL'den başlıyor. Sektördeki üreticilerden Atasay, geçen hafta ilginç bir kampanya başlatarak piyasayı biraz daha hareketlendirdi. Atasay Kuyumculuk'un CEO'su Cihan Kamer, "Günde 1 YTL'ye pırlanta" kampanyası ile 50 bin adet tek taş satmayı hedeflediklerini söylüyor. Türkiye pırlanta pazarının neredeyse yarısını, De Beers Grubu elinde bulunduruyor. De Beers Grubu'nun pazarlama ve satış şirketi DTC'nin (Diamond Trading Company) Türkiye Direktörü Zeynep Başaran, Türkiye'de satılan pırlantaların yarısının kendilerine ait olduğunu söylüyor. Bu da De Beers'in yaklaşık 210 milyon dolarlık pırlanta satışı yaptığını gösteriyor.
Başaran'ın belirttiğine göre Türkiye, DTC'nin faaliyette olduğu 11 ülke arasında 10'uncu sırada yer alıyor. Tüketici olarak dünyanın gerisinde kalsak da, mücevher ihracatı açısından Türkiye, İtalya'dan sonra 2'nci sırada yer alıyor. Çin ve Hindistan'dan sonra ise 3'üncü büyük mücevher üreticisiyiz.
Dünyadaki ham elmasların neredeyse yarısını da işleten De Beers Grubu dünyanın en büyük ham elmas tedarikçisi.
DTC, 1996 yılından beri de düzenlediği pırlantalı mücevher tasarım yarışmalarıyla, sektörde tasarımın önemine dikkat çekiyor. Bugünlerde her yerde karşımıza çıkan Lava kampanyası da, bu çalışmaların bir ürünü. Her şeyiyle Türkiye'de hazırlanan ve "Aşkın enerjisi" sloganını kullanan Lava koleksiyonunun yılbaşında satışları artmış. İlginin sevgililer gününde daha da artması bekleniyor. Türkiye'de Lava kampanyasına altı büyük firma katıldı. Bunlar; Altınbaş, Ariş, Efe, Ekol, On ve Zen Kuyumculuk.
KUYUMCULAR PIRLANTAYLA VAR OLUYORLAR
Goldaş'ın CEO'su Sedat Yalınkaya pırlantanın dünya genelinde yükselen bir trend olduğunu, özellikle kampanya ve reklamların satışları oldukça artırdığını belirtiyor. Ariş yetkilileri, 2006 yılındaki pırlanta satışlarının ihracat ve iç piyasa toplam cirosunun 200300 milyon dolar olduğunu açıklıyor. 70 yıldır altın işinde olan Atasay ise, gelişen pırlanta sektöründen faydalanmak için 2002 yılında üretimlerine pırlantayı da dahil etti. Ayrıca Goldaş ve Atasay, pırlanta için ayrı birer departman yaratanlardan. Atasay'ın Pırlanta ve Mücevher Bölümünden Sorumlu Genel Müdür Yardımcı Haldun Ulutürk, "Dünya kuyum sektöründe marka olabilmenin yolu pırlantada da varolmaktan geçiyor. Dünyaya baktığınızda birinci sınıf markalar altın değil, pırlantadaki varoluşlarıyla öne çıkıyorlar" diyor. Ulutürk, pırlantalı mücevher sektörüne geçişlerindeki en önemli nedenin de, "uluslararası alanda bir marka olma hedefi" olduğunu belirtiyor.
GÜVENİLİR KUYUMCU ÖNEMLİ
Haldun Ulutürk satışlardaki artışta, pırlantaya güvenin artmasının da etkisi olduğunu vurguluyor. Geçmişte tüketicilerin satın aldıkları ürünleri bozdurmak istediklerinde yaşadıkları kötü tecrübelerin bu sektöre olan güvenlerini yitirmelerine sebep olduğunu ilave ediyor. Ulutürk, özellikle 2000 yılından sonra markalı mücevherlerin piyasaya girmesi, Dünya Pırlanta Konseyi'nin faaliyetleri ve tüketiciye verilen geri alım garantilerinin tüketicide pırlantaya olan güvenin oluşmasında ve satışların artmasında çok önemli olduğunu söylüyor. Firma değersizkayıpsız değiştirme ve bakım hizmeti garantisi veriyor.
Tüm ürünlerini sertifika ve garantili satan Ariş de tüketiciyi bilinçlendirmek için www.earis.com sitesinden "Ariş Pırlanta Okulu" başlığı altında çalışmalar yürütüyor.
Sektörün bir diğer büyük firması olan Altınbaş, 1999 yılından beri pırlantasını kendi fabrikasında üretiyor. Şirket 2006 yılında 50 trilyonluk cirosunun yüzde 40'ını pırlantadan elde etmiş. Altınbaş'ın pırlantadan sorumlu genel müdür yardımcısı Serdar Nerezoğlu, Türkiye'deki pırlanta pazarının son 45 yılda yüzde 25 büyüme kaydettiğini doğruluyor. Altınbaş'ın pırlanta cirosu ise son 4 yılda yüzde 100'ün üzerinde artmış. 100 ayrı kosept mağazası olan firma, en çok ciroyu başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi'nden kazanıyor.
Türk kadınının pırlantada, renkten çok berraklığa önem verdiği söyleniyor. Tektaş yüzük de, pırlanta satışlarında birinci sırada yer alıyor. Ardından tek taş küpe geliyor. Tektaş yüzüğün çok satılma nedeni olarak, alyans olarak da kullanılabilmesi gösteriliyor. Pırlanta takı olarak Türk kadını en çok yüzük takmayı ve almayı seviyor.
Pırlanta alırken nelere dikkat etmek gerekir? Bu sorunun cevabını uzmanlar şöyle veriyor: "Tüm dünyada pırlantaların değeri, 4C dediğimiz kesim, karat ağırlığı, renk ve berraklık özelliklerine göre belirlenir. Tüketiciye verilen bu sertifikalarda da alınan pırlantanın 4C özellikleri belirtilmelidir. Güven duyulan bir kuyumcudan yapılan alışverişte sertifikanın üzerinde 4C özelliklerinin tümünün, fiyatın ve geri alış bedelinin yazılması istenmeli.
Para Dergisi
Türkiye'de pırlanta pazarı 420, pırlantalı mücevherler pazarı da 810 milyon dolara ulaştı. Markalı ürünler, sertifika ve 'tek taş...
28 Mart 2013 Perşembe
UFO konseptli gökyüzü mücevherler
Sihirli Dokunuşlar
Delfina Delettrez'den yeni koleksiyon
Sihirli Dokunuşlar Delfina Delettrez'den yeni koleksiyon Mücevher tasarımcısı Delfina Delettrez 2013-14 Sonbahar...
Oscar mücevherleri
Oscar mücevherleri
Yıldızların parıltısını Hollywood’a yansıtmanın en iyi yolu mücevherlerden geçiyor.
Yıllardır ünlü yıldızlara mücevher veren markaların başında Harry Winston geliyor. Markanın CEO’su Frédéric de Narp, bu anlaşmayı “Amacımız müşterilerimizle kurduğumuz derin ve devamlı diyalogun kalıcı olması. Kırmızı Halı bizim DNA’ımızın bir parçası. Çünkü ünlüleri giydirmek kesinlikle insanların size duyduğu saygı olarak dönüyor,” diye özetliyor aslında.
Tüm mevzu ünlü mücevharatçının Oscar ödül gecesi için 1943’te Jennifer Jones’a yolladığı mücevherlerle başlamış. Yakın tarihten aklımızda kalan en çarpıcı Harry Winston takıları ise Gwyneth Paltrow’un 1999’da taktığı 40 karatlık kolye, Halle Berry’nin 2002’de taktığı küpeler ve Jennifer Lopez’in 2003’teki küpeleri. Kırmızı Halı’da en çok gördüğümüz diğer mücevher markalarının başında ise Tiffany&Co, Chopard, Cartier ve Van Cleef & Arpels geliyor.
Söz konusu mücevherler olunca, Elizabeth Taylor’ı anmadan geçmek yakışık almaz elbette. Taylor’un 1966 yılında Güney Afrika’da maden ocağından çıkarılan ve mücevher literatürüne Taylor-Burton Modeli olarak geçen 69,42 karatlık meşhur elmas yüzüğü müzayedeye çıktığında ilk alıcısı Cartier olmuş desek, şaşırmazsınız muhtemelen. Liz Taylor, bu yüzüğü 1970 Oscar töreninde bir gerdanlığın ucuna takarak olay yaratmıştı.
Oscar gecesinde taktığı mücevherlerle trendleri belirleyen isimlerden biri de Angeline Jolie. Güzel yıldız kırmızı halıda elbise seçimlerini çoğunlukla sade olanlardan yana kullanıyor ama aksesuarlarının çarpıcılığı konusunda oldukça cömert. Jolie’nin özellikle 2009’da siyah Elie Saab elbisesiyle taktığı yeşil Lorraine Schwartz mücevherleri hafızalardan silinmiyor. Üstelik, o yıldan sonra kırmızı halıda yeşil mücevher modasının başladığını söylemek de yanlış olmaz. Reese Witherspoon da geçtiğimiz yıl taktığı yeşil Neil Lane küpeleriyle çok konuşulmuştu.
Cher’in 1998’de taktığı küpeleri ve saç aksesuarı.
Keira Knightley’nin 2006’da taktığı Bulgari kolye.
Nicole Kidman’ın 1400 karatlık L'Wren Scott kolyesi.
Heidi Klum’un 2009’da taktığı Lorraine Schwartz tasarımı mücevherler.
vogue.com.tr
Oscar mücevherleri Yıldızların parıltısını Hollywood’a yansıtmanın en iyi yolu mücevherlerden geçiyor. VOGUE- Oscar gecesinde yıld...
Rakamlarla Türkiye’de pırlanta
Kuşkusuz elmas üreticisi olmayan bir ülkede pırlanta sektörünün rekabet koşulları da ağırdır.
Dünya mücevher sektörünün en büyük oyuncusu De Beers, dünya ham elmas madenlerinin yüzde 90’ına yakın bir kısmını elinde bulundurmaktadır. Bu anlamda dışa bağımlı olan sektörün sıkıntıları bununla da sınırlı değildir. Mücevher üzerinden uygulanan yüksek ÖTV oranı, üreticiyi oldukça zor durumda bırakmaktadır. Dünyanın birçok ülkesi pırlantayı, bir tüketim maddesi olarak değil, likiditesi olan bir tasarruf yöntemi olarak değerlendirmektedir. Türkiye’de ise pırlantaya lüks tüketim uygulaması yapılmakta ve yüksek oranda ÖTV alınmaktadır.
Türkiye, altın takı ve mücevher ihracatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında yerini almıştır. Türkiye, dünya sıralamasında İtalya ve Hindistan’dan sonra üçüncü sırada yer almaktadır.
Rakamlarla Pırlanta Sektörü
• Dünya üzerinde yıllık 13 milyar dolar civarında ham elmas üretmekte.
• Dünya pırlanta mücevher pazarı 68 milyar dolarlık bir bakiyede.
• Türkiye’de pırlanta pazar büyüklüğü 1 milyar doların üzerinde
• Pırlanta pazarının %35’i iç satış, %65’i ihracattan oluşmakta.
• Türkiye’de pırlanta satışları 4 yıl içinde 2 kat artış gösterdi.
• 2006’da Türkiye 10 milyon dolarlık elmas ithal etmiş.
• Alınan kayıtlara göre; ithalatın %99’u kayıtdışı.
Elmas üreticisi bir ülke olmamasına karşın Türkiye’de pırlanta pazarı son 10 yılda büyük gelişme göstermiş, dünyaya oranla daha hızlı ...
De Beers`i alt eden Özbek milyarder
Özbek asıllı Lev Leviev, politik dostluklarını kullanarak 5 yılda mücevher devi De Beers'in pazar payını yüzde 80'den yüzde 60'a indirdi
O, Özbek asıllı İsrail'li milyarder bir işadamı. Adı aslında pek bilinmiyor, ancak kurduğu elmas imparatorluğu, dünyaca ünlü mücevherat firması De Beers'in korkulu rüyası olmaya yetti. Leviev, De Beers'in yontulmamış sert elmaslarının en büyük alıcısı. De Beers'in korkusunun nedeni ise, Leviev'in dünyanın en değerli taşlarının vernik ve kesme işlemlerini elinde bulundurması.
Leviev, en büyük atılımını Rusya ve Angola'da yaptı ve De Beers'in dünya elmas pazarındaki payını 5 yılda yüzde 80'den yüzde 60'a çekti. Leviev, elmas üreten bütün ülkelerle işbirliği yaparak De Beers'in tekelini kırdı ve piyasayı rekabete açtı.
Leviev aynı zamanda elmas üretimin her evresinde söz sahibi olan dünyadaki ilk elmas tüccarı. Ve bu sayede son 5 yılda kârına kâr katı. De Beers'i alt eden bu milyarder işadamının kurduğu Lev Leviev Group, İsrail'in en büyük şirketi Africa-Israel Investment'ın da sahibi. Grup, emlaktan turizme, alışveriş merkezlerinden enerjiye ve imalat sanayiine kadar birçok alanda faaliyet gösteriyor.
SERVETİ 2 MİLYAR DOLAR
Örneğin mayo firması Gottex, güneybatı Amerika'da 1.700 adet Fina benzin istasyonu, New Meksiko ve Texas'ta 173 adet 7-Elevens, Cross Israel Highway'de yüzde 33'lük hisse, İsrailliler'in Rusça yayın yapan Vash Telecanal'ın yüzde 85'lik bölümü Leviev'in imparatorluğunun elinde. Moskova'da 3 ofis binası, New York, Dallas ve Teksas'ta ofis binaları, Kazakistan ve Angola'da da birer altın madenine sahip Leviev'in, şahsi malvarlığı 2 milyar dolar.
POLİTİK DOSTLUKLARI SERVETİNİ BÜYÜTTÜ
Leviev'in yükselmesinde daha önce kurduğu güçlü politik bağlarının büyük etkisi olduğu biliniyor. Özellikle Rusya Başbakanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Moshe Katsav ve Ariel Sharon'a olan yakınlığı aşikar. Leviev'in bu politik dostları sayesinde birçok işi kaptığı ve işlerine yolsuzluk soktuğu, De Beers'in de tekelini bu şekilde yıktığı söyleniyor. 1977'de ilk elmas cilalama fabrikasını kurmasından bu yana Leviev Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika, Angola, Ukrayna, Ermenistan'da birçok fabrika açtı. Leviev Group'un cirosu 2 milyar doları buldu. Grup, 524 milyon dolarlık ihracatla İsrail'in toplam elmas ihracatının yüzde 10'unu elinde bulunduruyor
BİGPARA15.09.2003 De Beers`i alt eden Özbek milyarder Özbek asıllı Lev Leviev, politik dostluklarını kullanarak 5 yılda mücevher devi De ...
De Beers Yeni Elmas Madenleri Arıyor
De Beers Yeni Elmas Madenleri Arıyor
De Beers Yeni Elmas Madenleri Arıyor Elmas sektöründe 15 yıldır yapılmamış araştırmayı De Beers başlattı. Elmas madeni arama...
25 Mart 2013 Pazartesi
Pırlanta Üretimi:Kuyumculuk Sektöründe Atölyenin Bölümleri
Ku yumculuk Sektöründe Atölyenin Bölümleri * Dizayn Bu bölümde istenilen model konusunda deneyimli kadro yardımı ile şekil ola...
Pırlanta gerçekten değerli midir ve elmas (pırlanta) üretimi hangi amaca hizmet etmektedir?
Pırlanta gerçekten değerli midir ve elmas (pırlanta) üretimi hangi amaca hizmet etmektedir?
Pırlanta gerçekten değerli midir ve elmas (pırlanta) üretimi hangi amaca hizmet etmektedir? Elmas, Pırlanta değerli midir ? H...
31 Mart 2013 Pazar
Muhteşem Yüzyıl’da kullanılan takılar
İyi bir pırlanta nasıl olmalı?
Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip
ABD, geleneksek olarak, en büyük elmas tüketimi pazarı olarak kabul ediliyor. Amerikalılar arasında geline pırlantalı yüzük hediye etme ve sosyete toplantılarında herkesin karşısına pırlantalı süs eşyalarla çıkma geleneği var. Fakat ülkede yaşanan mali kriz, mücevher satışının azalmasına sebep oldu.
Ham elmas üretiminde dünya liderlerinden biri olan Rusya, piyasadaki bu mevzilerini kimseye bırakmak niyetinde değil. Örneğin, Rus “Alrosa” şirketinin elmas rezervleri, 970 milyon kırattan fazla olduğu biliniyor. Üretimin şimdiki düzeyde kalması durumunda şirketin hammadde kaynakları 25-30 yıla yetecek. Şirketin ürettiği elmasların yüzde 25’i iç, geriye kalanı dış piyasaya sürülüyor. Cartier, Tiffany ve önde gelen diğer ünlü şirketler, lüks mücevherat üretimi için Rusya yapımı pırlanta kullanıyor.
Buna rağmen, Rusyalı bayanların yüzde 90’ının pırlantalı süs eşyaya sahip olduğu tahmin ediliyor. Mücevherlerin çoğu yaş günü, düğün töreni, evlilik yıldönümü ya da önemi büyük olan diğer tarihlerde hediye olarak alınıyor. Yani pırlantalar, Rusyalı bayanların da en iyi dostu olarak kabul edilebilir.
Kocabıyık'ın Küpesi Gerçek Pırlanta
Kocabıyık'ın Küpesi Gerçek Pırlanta
Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, uzun bir aradan sonra tekrar basının karşısına çıktı. Swissotel'de yapılan basın toplantısında, geçenlerde hayır için Borusan Oda Orkestrası'na şeflik yapmasını hatırlatarak, yeni bir hayırsever işadamı bulup bulamadığını sorduk. Kocabıyık, araştırmalar yaptıklarını söyleyerek, "Rahmi (Koç) Bey'e teklif götürdük. Ancak kabul etmedi. Bir de Güler Sabancı'ya söyleyeceğiz. Umarım o kabul eder" cevabını verdi. Toplantı sonunda bayan gazeteciler Ahmet Kocabıyık'ın sol kulağına taktığı küpesini merak ederek, gerçek pırlanta olup olmadığını sordular. Kocabıyık, "Biz sahte küpe takar mıyız" diyerek, "Gerçek pırlanta" cevabını verdi.
Kaynak :Para Dergisi
Türkiye Tek Taşı Çok Sevdi
Türkiye'de pırlanta pazarı 420, pırlantalı mücevherler pazarı da 810 milyon dolara ulaştı. Markalı ürünler, sertifika ve 'tek taş'ın Türk kadınında tutku olmaya başlaması, satışların artışındaki en büyük nedenler arasında...
PARA DERGİSİ-PIRLANTA takılara önceden sadece zengin aileler sahip olabilir, o da aile yadigarı olarak saklanırdı. Şimdiyse faizsiz 12 taksitle alınabilen, günlük kullanılan bir takı haline geldi. Özellikle klasik altın alyansın yerini, tek taş pırlanta aldı. Yani ünlü şarkıda söylendiği gibi artık tek taş almak çok kolaylaştı. Sektördeki markalaşma tüketicilerin pırlantaya ilgisini artırdı ve Türkiye, hızlı büyüyen bir pazar olarak pırlanta üreticilerinin gözdesi haline geldi. Son 5 yılda Türkiye pırlanta pazarı yüzde 25 büyüme kaydetti. Bu yıl ise yüzde 10'luk bir büyüme bekleniyor.
Aslında Türkiye'de pırlanta satışlarıyla ilgili net veriler yok. Ancak, şirketlerin satışlarından yola çıkıldığında, Türkiye'de 420 milyon dolarlık (sadece taş satış cirosu) bir pırlanta pazarının olduğu tahmin ediliyor. Perakende satış değeri olarak bakıldığında ise bu rakam 810 milyon dolar civarına çıkıyor.
TÜRKİYE ÜÇÜNCÜ BÜYÜK ÜRETİCİ
Halen piyasada tek taş pırlanta fiyatları 500 YTL'den başlıyor. Sektördeki üreticilerden Atasay, geçen hafta ilginç bir kampanya başlatarak piyasayı biraz daha hareketlendirdi. Atasay Kuyumculuk'un CEO'su Cihan Kamer, "Günde 1 YTL'ye pırlanta" kampanyası ile 50 bin adet tek taş satmayı hedeflediklerini söylüyor. Türkiye pırlanta pazarının neredeyse yarısını, De Beers Grubu elinde bulunduruyor. De Beers Grubu'nun pazarlama ve satış şirketi DTC'nin (Diamond Trading Company) Türkiye Direktörü Zeynep Başaran, Türkiye'de satılan pırlantaların yarısının kendilerine ait olduğunu söylüyor. Bu da De Beers'in yaklaşık 210 milyon dolarlık pırlanta satışı yaptığını gösteriyor.
Başaran'ın belirttiğine göre Türkiye, DTC'nin faaliyette olduğu 11 ülke arasında 10'uncu sırada yer alıyor. Tüketici olarak dünyanın gerisinde kalsak da, mücevher ihracatı açısından Türkiye, İtalya'dan sonra 2'nci sırada yer alıyor. Çin ve Hindistan'dan sonra ise 3'üncü büyük mücevher üreticisiyiz.
Dünyadaki ham elmasların neredeyse yarısını da işleten De Beers Grubu dünyanın en büyük ham elmas tedarikçisi.
DTC, 1996 yılından beri de düzenlediği pırlantalı mücevher tasarım yarışmalarıyla, sektörde tasarımın önemine dikkat çekiyor. Bugünlerde her yerde karşımıza çıkan Lava kampanyası da, bu çalışmaların bir ürünü. Her şeyiyle Türkiye'de hazırlanan ve "Aşkın enerjisi" sloganını kullanan Lava koleksiyonunun yılbaşında satışları artmış. İlginin sevgililer gününde daha da artması bekleniyor. Türkiye'de Lava kampanyasına altı büyük firma katıldı. Bunlar; Altınbaş, Ariş, Efe, Ekol, On ve Zen Kuyumculuk.
KUYUMCULAR PIRLANTAYLA VAR OLUYORLAR
Goldaş'ın CEO'su Sedat Yalınkaya pırlantanın dünya genelinde yükselen bir trend olduğunu, özellikle kampanya ve reklamların satışları oldukça artırdığını belirtiyor. Ariş yetkilileri, 2006 yılındaki pırlanta satışlarının ihracat ve iç piyasa toplam cirosunun 200300 milyon dolar olduğunu açıklıyor. 70 yıldır altın işinde olan Atasay ise, gelişen pırlanta sektöründen faydalanmak için 2002 yılında üretimlerine pırlantayı da dahil etti. Ayrıca Goldaş ve Atasay, pırlanta için ayrı birer departman yaratanlardan. Atasay'ın Pırlanta ve Mücevher Bölümünden Sorumlu Genel Müdür Yardımcı Haldun Ulutürk, "Dünya kuyum sektöründe marka olabilmenin yolu pırlantada da varolmaktan geçiyor. Dünyaya baktığınızda birinci sınıf markalar altın değil, pırlantadaki varoluşlarıyla öne çıkıyorlar" diyor. Ulutürk, pırlantalı mücevher sektörüne geçişlerindeki en önemli nedenin de, "uluslararası alanda bir marka olma hedefi" olduğunu belirtiyor.
GÜVENİLİR KUYUMCU ÖNEMLİ
Haldun Ulutürk satışlardaki artışta, pırlantaya güvenin artmasının da etkisi olduğunu vurguluyor. Geçmişte tüketicilerin satın aldıkları ürünleri bozdurmak istediklerinde yaşadıkları kötü tecrübelerin bu sektöre olan güvenlerini yitirmelerine sebep olduğunu ilave ediyor. Ulutürk, özellikle 2000 yılından sonra markalı mücevherlerin piyasaya girmesi, Dünya Pırlanta Konseyi'nin faaliyetleri ve tüketiciye verilen geri alım garantilerinin tüketicide pırlantaya olan güvenin oluşmasında ve satışların artmasında çok önemli olduğunu söylüyor. Firma değersizkayıpsız değiştirme ve bakım hizmeti garantisi veriyor.
Tüm ürünlerini sertifika ve garantili satan Ariş de tüketiciyi bilinçlendirmek için www.earis.com sitesinden "Ariş Pırlanta Okulu" başlığı altında çalışmalar yürütüyor.
Sektörün bir diğer büyük firması olan Altınbaş, 1999 yılından beri pırlantasını kendi fabrikasında üretiyor. Şirket 2006 yılında 50 trilyonluk cirosunun yüzde 40'ını pırlantadan elde etmiş. Altınbaş'ın pırlantadan sorumlu genel müdür yardımcısı Serdar Nerezoğlu, Türkiye'deki pırlanta pazarının son 45 yılda yüzde 25 büyüme kaydettiğini doğruluyor. Altınbaş'ın pırlanta cirosu ise son 4 yılda yüzde 100'ün üzerinde artmış. 100 ayrı kosept mağazası olan firma, en çok ciroyu başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi'nden kazanıyor.
Türk kadınının pırlantada, renkten çok berraklığa önem verdiği söyleniyor. Tektaş yüzük de, pırlanta satışlarında birinci sırada yer alıyor. Ardından tek taş küpe geliyor. Tektaş yüzüğün çok satılma nedeni olarak, alyans olarak da kullanılabilmesi gösteriliyor. Pırlanta takı olarak Türk kadını en çok yüzük takmayı ve almayı seviyor.
Pırlanta alırken nelere dikkat etmek gerekir? Bu sorunun cevabını uzmanlar şöyle veriyor: "Tüm dünyada pırlantaların değeri, 4C dediğimiz kesim, karat ağırlığı, renk ve berraklık özelliklerine göre belirlenir. Tüketiciye verilen bu sertifikalarda da alınan pırlantanın 4C özellikleri belirtilmelidir. Güven duyulan bir kuyumcudan yapılan alışverişte sertifikanın üzerinde 4C özelliklerinin tümünün, fiyatın ve geri alış bedelinin yazılması istenmeli.
Para Dergisi
28 Mart 2013 Perşembe
UFO konseptli gökyüzü mücevherler
Sihirli Dokunuşlar
Delfina Delettrez'den yeni koleksiyon
Oscar mücevherleri
Oscar mücevherleri
Yıldızların parıltısını Hollywood’a yansıtmanın en iyi yolu mücevherlerden geçiyor.
Yıllardır ünlü yıldızlara mücevher veren markaların başında Harry Winston geliyor. Markanın CEO’su Frédéric de Narp, bu anlaşmayı “Amacımız müşterilerimizle kurduğumuz derin ve devamlı diyalogun kalıcı olması. Kırmızı Halı bizim DNA’ımızın bir parçası. Çünkü ünlüleri giydirmek kesinlikle insanların size duyduğu saygı olarak dönüyor,” diye özetliyor aslında.
Tüm mevzu ünlü mücevharatçının Oscar ödül gecesi için 1943’te Jennifer Jones’a yolladığı mücevherlerle başlamış. Yakın tarihten aklımızda kalan en çarpıcı Harry Winston takıları ise Gwyneth Paltrow’un 1999’da taktığı 40 karatlık kolye, Halle Berry’nin 2002’de taktığı küpeler ve Jennifer Lopez’in 2003’teki küpeleri. Kırmızı Halı’da en çok gördüğümüz diğer mücevher markalarının başında ise Tiffany&Co, Chopard, Cartier ve Van Cleef & Arpels geliyor.
Söz konusu mücevherler olunca, Elizabeth Taylor’ı anmadan geçmek yakışık almaz elbette. Taylor’un 1966 yılında Güney Afrika’da maden ocağından çıkarılan ve mücevher literatürüne Taylor-Burton Modeli olarak geçen 69,42 karatlık meşhur elmas yüzüğü müzayedeye çıktığında ilk alıcısı Cartier olmuş desek, şaşırmazsınız muhtemelen. Liz Taylor, bu yüzüğü 1970 Oscar töreninde bir gerdanlığın ucuna takarak olay yaratmıştı.
Oscar gecesinde taktığı mücevherlerle trendleri belirleyen isimlerden biri de Angeline Jolie. Güzel yıldız kırmızı halıda elbise seçimlerini çoğunlukla sade olanlardan yana kullanıyor ama aksesuarlarının çarpıcılığı konusunda oldukça cömert. Jolie’nin özellikle 2009’da siyah Elie Saab elbisesiyle taktığı yeşil Lorraine Schwartz mücevherleri hafızalardan silinmiyor. Üstelik, o yıldan sonra kırmızı halıda yeşil mücevher modasının başladığını söylemek de yanlış olmaz. Reese Witherspoon da geçtiğimiz yıl taktığı yeşil Neil Lane küpeleriyle çok konuşulmuştu.
Cher’in 1998’de taktığı küpeleri ve saç aksesuarı.
Keira Knightley’nin 2006’da taktığı Bulgari kolye.
Nicole Kidman’ın 1400 karatlık L'Wren Scott kolyesi.
Heidi Klum’un 2009’da taktığı Lorraine Schwartz tasarımı mücevherler.
vogue.com.tr
Rakamlarla Türkiye’de pırlanta
Kuşkusuz elmas üreticisi olmayan bir ülkede pırlanta sektörünün rekabet koşulları da ağırdır.
Dünya mücevher sektörünün en büyük oyuncusu De Beers, dünya ham elmas madenlerinin yüzde 90’ına yakın bir kısmını elinde bulundurmaktadır. Bu anlamda dışa bağımlı olan sektörün sıkıntıları bununla da sınırlı değildir. Mücevher üzerinden uygulanan yüksek ÖTV oranı, üreticiyi oldukça zor durumda bırakmaktadır. Dünyanın birçok ülkesi pırlantayı, bir tüketim maddesi olarak değil, likiditesi olan bir tasarruf yöntemi olarak değerlendirmektedir. Türkiye’de ise pırlantaya lüks tüketim uygulaması yapılmakta ve yüksek oranda ÖTV alınmaktadır.
Türkiye, altın takı ve mücevher ihracatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında yerini almıştır. Türkiye, dünya sıralamasında İtalya ve Hindistan’dan sonra üçüncü sırada yer almaktadır.
Rakamlarla Pırlanta Sektörü
• Dünya üzerinde yıllık 13 milyar dolar civarında ham elmas üretmekte.
• Dünya pırlanta mücevher pazarı 68 milyar dolarlık bir bakiyede.
• Türkiye’de pırlanta pazar büyüklüğü 1 milyar doların üzerinde
• Pırlanta pazarının %35’i iç satış, %65’i ihracattan oluşmakta.
• Türkiye’de pırlanta satışları 4 yıl içinde 2 kat artış gösterdi.
• 2006’da Türkiye 10 milyon dolarlık elmas ithal etmiş.
• Alınan kayıtlara göre; ithalatın %99’u kayıtdışı.
De Beers`i alt eden Özbek milyarder
Özbek asıllı Lev Leviev, politik dostluklarını kullanarak 5 yılda mücevher devi De Beers'in pazar payını yüzde 80'den yüzde 60'a indirdi
O, Özbek asıllı İsrail'li milyarder bir işadamı. Adı aslında pek bilinmiyor, ancak kurduğu elmas imparatorluğu, dünyaca ünlü mücevherat firması De Beers'in korkulu rüyası olmaya yetti. Leviev, De Beers'in yontulmamış sert elmaslarının en büyük alıcısı. De Beers'in korkusunun nedeni ise, Leviev'in dünyanın en değerli taşlarının vernik ve kesme işlemlerini elinde bulundurması.
Leviev, en büyük atılımını Rusya ve Angola'da yaptı ve De Beers'in dünya elmas pazarındaki payını 5 yılda yüzde 80'den yüzde 60'a çekti. Leviev, elmas üreten bütün ülkelerle işbirliği yaparak De Beers'in tekelini kırdı ve piyasayı rekabete açtı.
Leviev aynı zamanda elmas üretimin her evresinde söz sahibi olan dünyadaki ilk elmas tüccarı. Ve bu sayede son 5 yılda kârına kâr katı. De Beers'i alt eden bu milyarder işadamının kurduğu Lev Leviev Group, İsrail'in en büyük şirketi Africa-Israel Investment'ın da sahibi. Grup, emlaktan turizme, alışveriş merkezlerinden enerjiye ve imalat sanayiine kadar birçok alanda faaliyet gösteriyor.
SERVETİ 2 MİLYAR DOLAR
Örneğin mayo firması Gottex, güneybatı Amerika'da 1.700 adet Fina benzin istasyonu, New Meksiko ve Texas'ta 173 adet 7-Elevens, Cross Israel Highway'de yüzde 33'lük hisse, İsrailliler'in Rusça yayın yapan Vash Telecanal'ın yüzde 85'lik bölümü Leviev'in imparatorluğunun elinde. Moskova'da 3 ofis binası, New York, Dallas ve Teksas'ta ofis binaları, Kazakistan ve Angola'da da birer altın madenine sahip Leviev'in, şahsi malvarlığı 2 milyar dolar.
POLİTİK DOSTLUKLARI SERVETİNİ BÜYÜTTÜ
Leviev'in yükselmesinde daha önce kurduğu güçlü politik bağlarının büyük etkisi olduğu biliniyor. Özellikle Rusya Başbakanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Moshe Katsav ve Ariel Sharon'a olan yakınlığı aşikar. Leviev'in bu politik dostları sayesinde birçok işi kaptığı ve işlerine yolsuzluk soktuğu, De Beers'in de tekelini bu şekilde yıktığı söyleniyor. 1977'de ilk elmas cilalama fabrikasını kurmasından bu yana Leviev Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika, Angola, Ukrayna, Ermenistan'da birçok fabrika açtı. Leviev Group'un cirosu 2 milyar doları buldu. Grup, 524 milyon dolarlık ihracatla İsrail'in toplam elmas ihracatının yüzde 10'unu elinde bulunduruyor
De Beers Yeni Elmas Madenleri Arıyor
De Beers Yeni Elmas Madenleri Arıyor
25 Mart 2013 Pazartesi
Pırlanta Üretimi:Kuyumculuk Sektöründe Atölyenin Bölümleri
Pırlanta gerçekten değerli midir ve elmas (pırlanta) üretimi hangi amaca hizmet etmektedir?
Pırlanta gerçekten değerli midir ve elmas (pırlanta) üretimi hangi amaca hizmet etmektedir?
Top Ad 728x90
Video
Visitors
Bu Blogda Ara
Vertical2
Pırlanta Hakkında Herşey
Pages - Menu
Popüler Yayınlar
-
Pırlanta Sarrafı- Pırlanta Hakkında Herşey-Titanik Filminde adı geçen “Okyanus’un Kalbi: Mavi Elmas” II Abdülhamit hana aitti. Yıllarca sa...
-
Türk mücevherciler taş için ne diyor? SABAH- METE BOYBEYİ (Boybeyi Mücevherleri Yön. Kur. Bşk.) KALİTELİSİ NADİRDİR Siyah pırlant...
-
Mozanit pırlanta taklidi midir yoksa pırlantaya eşdeğermidir? 1. Mozanit pırlanta taklidi midir yoksa pırlantayı temsil mi eder? Ce...
-
En Saf Altin Nedir ? Ayar ve Milyem Hesabi AYAR VE MİLYEM Ayar ve Milyem Hesapları Kuyumculukta kıymetli metaller saf hâlde ...