Bu Blogda Ara

takı tasarımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
takı tasarımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2013 Cumartesi

Taki Tasariminda Konuyu Belirlemek ve Piyasa Arastirması Yapmak

Takı Tasarımında Konuyu Belirlemek ve Piyasa Araştırması Yapmak 




Konu seçiminde tüketici isteklerine, mevcut teknolojik gelişmelere uygun, günün
moda eğilimlerine dikkat edilmelidir.
Osmanlı dönemi, Cumhuriyet dönemi, sanat akımları, doğa ve buna benzer konular
seçilebilir. Ancak, seçilen konuda sınırlandırmalar yapılmalıdır. Şayet tarihî bir dönemden
yola çıkıyorsak o döneme özgü bir parça, konumuzun ana başlığını oluşturmalıdır. Selçuklu
dönemi diyorsak konumuzu Selçuklu döneminin geneli değil o dönemde kullanılan kapı
tokmakları ya da kullanılan giysiler gibi ilgimizi çeken, hayal dünyamızda heyecan veren bir
bölümünü ele almak gerekir.
Tasarım konusu tespit edildikten sonra seçilen konunun tüketici kitlesine uygunluğu,
piyasadaki arz talep durumunun belirlenmesi, rekabet durumu, satış politikası vb. özelliklerin
araştırılıp tespit edilmesi için piyasa araştırması yapılmalıdır.
Yapılacak tasarım doğrultusunda üretilecek takıların doğru kitleye ulaşması,
ihtiyaçlara cevap vermesi, aranılan nitelikte ürünler olması için piyasa araştırmasındaki
verilerin doğru tespit edilerek değerlendirilmesi gerekmektedir.
İyi bir tasarımcı çizim yapmayı bildiği kadar piyasadaki rekabet ortamını, satış
politikalarını iyi takip etmeli, güncel temaları, kullanılan metal özelliklerini aranılan
nitelikte, fiyatta ve uygun üretim teknolojilerini seçmede kararlı davranabilmelidir.
Piyasadaki üretim öncesi, sonrası ve pazarlama aşamalarını bir bütün olarak
değerlendirebilmek, iyi bir piyasa araştırması ve gözlemler ile gerçekleşir. Başarılı bir piyasa
araştırması sonucunda üretilecek ürünler kısa sürede piyasada aranan, nitelikli ürünler olarak
tüketiciye ulaşacaktır.

Piyasa araştırması yapılırken dikkat edilecek, önemle göz önünde bulundurulacak
faktörleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Ø Günün moda akımlarının takıya etkisi
Ø Piyasada bulunan mağazaların satış politikaları
Ø Satışı düşünülen ürünün tavan ve taban fiyatları (yapılacak üründe istenen en 
yüksek ve en düşük fiyatın ne olacağı vb.) 
Ø Ürünün hangi kitleye hitap ettiği (turizm, ihracat, çalışan kitle, kırsal kesim vb.) 
Ø İşletmelerde bulunan makine, araç, gereç gibi donanımlar (makine parkı) 
Ø İşletmelerde kullanılan üretim metotları (kullanılan teknik, el işçiliği, yöresel 
teknik, vb.) 
Ø Yeni teknoloji ile ilişkileri, çalışmalarında teknolojik gelişmeden yararlanma 
seviyesi 
Ø İşletmenin gelecekle ilgili projeleri, geleceğe yönelik eğilim ve üretimleri 
Ø Kalite kontrol esaslarının uygulanması (kalite kontrol, ayar hesapları, son 
kontrol aşamaları vb.) 
Ø Kalite çemberinin uygunluğu (Ürünün amaca uygun olabilmesi, beklentilere 
cevap verebilmesi için daha kaliteli olması ve benzer özelliklere cevap 
vermesini sağlayan işlemlerin tümüdür.) 
Ø Tüketici kitlesinin takı hakkındaki düşünceleri (hangi amaçla alındığı, yatırım, 
hediye, zevk vb.) 
Ø Tüketicilerin eğitim ve gelir düzeylerine göre takı eğilimleri 

megep

21 Mayıs 2013 Salı

Uretilebilir Yuzuk Cizimi ve Tasarim Asamasinda Dikkat Edilecek Hususlar


Üretilebilir Yüzük Çizimi ve Tasarım Aşamasında Dikkat 
Edilecek Hususlar

Yüzük tasarımı yapılırken Etüd Ve Takıda Detay Modülü ile Temel Sanat Eğitimi
Modülündeki bilgiler ışığı altında çizimler yapılır. Tasarımlar yapılırken çeşitli dergi, broşür
ve modellerden faydalanılır. Tasarımlar yapılırken üretim aşaması da düşünülerek tasarlanan
yüzüğün üretilebilir olmasına dikkat edilmelidir.


Aynı zamanda bir yüzük üretilirken ekonomik olmasına da özen gösterilmelidir.
Estetik yönden güzel görünümlü, kullanabilirlik gibi özellikleri olmalıdır.


Yüzük ölçüleri belirli ölçüler içerisinde üretilir. Bu ölçü normal parmak ölçüsü + 40
mm dir. Yüzük tasarımı yapılırken tasarlanan yüzüğün kenarları, taş yuvaları ve yüzük
üzerindeki diğer detaylar dikkatli tasarlanmalıdır.

 Üretilen yüzük, insan sağlığına zarar
vermeyecek malzemelerden yapılmalı, sivri ve keskin uçlar yuvarlatılmalı, yüzük üzerindeki
açık taş tırnakları kapatılmalıdır.

MEGEP

Taki Sektoru ile ilgili Oneriler (ITO Dis Ticaret Sb.- MUALLA BILGIN )




TAKI SEKTÖRÜ ILE ILGILI ÖNERILER 

Ülkemizde dar zamanlarinda satmak üzere, bir güvence olarak ziynet 
esyasi satin alan müsteri grubu, satis sirasinda deger kaybina ugrayacagi 
endisesi ile klasik taki çesitlerini tercih etmektedir. 

Bu nedenle taki
konusunda iç piyasada iki farkli müsteri tipi mevcuttur. Geleneksel
müsteri, altin takinin yatirim degerine daha fazla önem vermektedir.
Dügün, nisan vb. sosyal gerekleri yerine getirmek amaciyla taki satin
alirken, ihtiyaç nedeniyle bozdurabilecegi ihtimalini gözden uzak
tutmamakta ve en az deger kaybina ugrayacak çesitleri tercih
etmektedir. Takiyi süslenme amaciyla alan, bir itibar araci olarak gören,
tasarim zevkini ön planda tutan tüketiciler ise markali ürünlere
yönelmeye baslamistir. Bu da önemli bir potansiyel yaratmistir.
Tasarim ve markalasma üzerine yatirim yapilmasi, uluslararasi taki
piyasalarinda fiyatlarla rekabet etmek yerine, Türk taki sektörünün
gelecegi açisindan da yararli görülmektedir.
Türkiye geneline yayginlastirilmak üzere, üretici firmalar tarafindan
üretimde standardizasyon, müsteri odakli tasarim, Türkiye ve firma
markasi saglanmasi amaciyla firmalarin bu yöndeki eksiklerini
tamamlamalarina ihtiyaç bulunmaktadir.
Özgün tasarimdaki takilarin katma degerleri artmakta olup, bunlarin
maden degeri ile satis degeri arasindaki fark on hatta yirmi kat
olabilmektedir. Anilan nedenle hayal gücünün etkili oldugu tasarimda uluslararasi basarinin devamliligi için sürekli arastirma, egitim, yurt
disindaki yayinlarin ve yeniliklerin takip edilmesi, uluslararasi fuar ve
sergilere istirak ve müzelerin gezilmesi gibi faaliyetlerin ihmal edilmeden
yürütülmesi sektör çalisanlarina büyük katkilar saglayacaktir.
 Öte yandan yaklasik 250 bine yakin insanin çalistigi, emek- yogun bir
sektör olan kuyumculukta, istihdam üzerindeki vergi yükünün fazla
oldugu görüsünü tasiyan firmalar tarafindan üretimin maliyetlerin daha
düsük oldugu Bulgaristan, Arnavutluk, Çin, Türk Cumhuriyetleri ve
Malezya gibi ülkelere kaydirilmak istenmesi de bu sektöre maliyetleri
düsürücü desteklerin saglanmasinin gerekli oldugunu göstermektedir.
Günümüzün bir pazarlama araci olarak internet üzerinden satis
yolunun tercih edilmesi için markalasmanin getirdigi standartlasma ve
markaya olan güvenin tam saglanmasi önerilebilir. Markali takilarin satisi
konusunda önemli bir diger pazarlama stratejisi ise, gözde tatil
yörelerindeki turistik otellerde satis magazalari açmak suretiyle ünlü
markalarin dünyaca taninmasini ve tercih edilmesini saglamaktir.
 Ayrica Türkiye, cografi konumu ile Avrupa’dan Orta Dogu’ya kadar
dünyanin her tarafindaki mücevher tüketim merkezlerine ulasim kolayligi
bakimindan en yakin üretim merkezi konumundadir. Sektör, Dubai’den
Italya’ya ABD’den Bahamalar’a kadar dünyanin hemen çogu yerindeki
alicilarina en kisa sürede teslimat yapma basarisini gösterebilmektedir.
Türkiye’nin bu özelliginden yararlanilarak ve yogun tanitim kampanyalari
ile sektördeki ihracatini daha ileriye götürmek mümkündür.

ISTANBUL TICARET ODASI 
Dis Ticaret Subesi
Uygulama Servisi
TAKI
SEKTÖR PROFILI
 Hazirlayan
 MUALLA BILGIN- Aralık 2006



13 Mayıs 2013 Pazartesi

Markalaşmak



Markalaşmak 
Konferans katılımcıları tarafından en fazla tekrar alan markalaşma; 5 grup tarafından ortaya konulmuştur. Global rekabet koşulları altında tüketicinin tercih
noktasında var olabilmek için bir kimlik yaratma çabası olan markalaşma, altın, takı ve mücevherat sektörüne de önemli katkılar sağlayacaktır. Markalaşma,
küresel rekabette tanınmanın beraberinde, sektörde uzmanlaşma ve segmentasyonun daha belirgin biçime dönüştürülmesine, aynı zamanda firmaların dahakurumsal bir kimlik kazanmaları noktasında önemli faydalar sağlamaktadır.
Markalaşma sürecinde, kurumsal olmayan bir yapıdan kurumsallaşmaya geçiş
yolunda; sektörde ürün standardizasyonunun ve kalite kontrol proseslerinin gelişimi de beraberinde gelmektedir.
Markalaşmanın gelişimi sürecinde, gerek yurt içi gerekse yurt dışı pazarlarda
temsilcilikler verme fırsatını yakalayan sektör firmaları, ihracatta daha fazla söz
sahibi haline gelmişlerdir. Söz sahibi olmanın meydana getirdiği bu güçlü yön
şüphesiz sektördeki bu marka firmaların dünya pazarlarında da önemli bir konuma gelmesine neden olmaktadır. Ancak söz konusu bu markaların sayısı ve
küresel çaptaki etkileri, konferans katılımcıları tarafından sektör adına yeterli
görülmemiş, sektörün başarması gerekenler arasında yurt dışındaki marka bilinirliğinin yakalanması noktası üzerinde özellikle durulmuştur.
Bu noktada sektörün mevcut yapısı gereği yaşanılan zorluklar bulunmaktadır.
Özellikle sektör işletmelerinde profesyonel yönetim yapısının kurulamamış
olmasından kaynaklı güvene dayalı çalışan istihdam etme anlayışı yüksek bulunmaktadır. Söz konusu yapı sonucunda ise firma sahipleri işletmelerindeki bu
noktaların kontrolüne odaklanmakta dolayısıyla diğer işletme yönetimi faaliyetlerine yeterli zamanı ayıramamaktadır. Bu, işletmelerin yurt dışı marka olma
yolunda ilerlemesini engellemektedir. Bu kapsamda sektör firmalarının öncelikle
içsel süreçlerini iyileştirerek kontrol edilebilir yönetim yapısını kurmaları gerekmektedir. Sonrasında ise firmalarda nitelikli profesyonel yönetici istihdamı sağ-
lanarak, gerekli marka yatırımlarının söz konusu profesyonellerce yapılmasına
yönelik yapının hazırlanması gerekmektedir.

TEB KOBİ AKADEMİ

24 Nisan 2013 Çarşamba

TAKIDA TASARIMIN ETKİSİ Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman

TAKIDA TASARIMIN ETKİSİ Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman
Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman
Marmara Üniversitesi Takı Tasarımı ve Teknolojisi Yüksekokulu
İnsanoğlu, tarihin ilk dönemlerinden bugüne kadar doğal taşları takı olarak kullandı. İlk çağlarda, kemik, boynuz diş ve yumuşakça kabuklarının yanı sıra bazı renkli doğal taşlarda takı yapımında yer aldı.
 
İnsanoğlu, tarihin ilk dönemlerinden bugüne kadar doğal taşları takı olarak kullandı. İlk çağlarda, kemik, boynuz diş ve yumuşakça kabuklarının yanı sıra bazı renkli doğal taşlarda takı yapımında yer aldı. Madenlerin bulunması ve şekillendirilmesinin öğrenmesiyle beraber çeşitli madenlerden yapılan takılar, doğal taşlarla süslendi ve güzelleştirilmeye başlandı. Önceleri doğal taşlara tıraşlanarak çeşitli şekiller verildi, daha sonra ise cilalanarak parlak ve gösterişli bir görünüm alması sağlandı, böylece madenin parlaklığının yanında doğal taşlar da renk ve parlaklıkları ile yer aldı, takıların gösterişini ve albenilerini arttırdılar.
 Çeşitli doğal olayların yanı sıra depremler, yanardağ patlamaları sonrası akan lavlar ve depremler doğal taşları yataklarından kopararak deniz kenarı, dere yatağı ya da civarındaki düz arazileri taşıyarak ortaya çıkmasını sağlar. İnsanlar, ilk kez buralarda gördükleri bu renkli ve güzel taşları içgüdüsel olarak toplamak ve çeşitli amaçlarla kullanmak, çevrelerindeki diğer insanlara göstermek ihtiyacı hissetiler. Bugün bile deniz kenarında gördüğümüz bazı renkli taşları toplamak istemez miyiz? Doğal taşlara biraz ilgi duyan bir parça araştıran, onlara dokunan ve hisseden insanlar bir daha onlardan kendilerini alamazlar. Hep yanlarında taşımak, görmek ve göstermek isterler. İşte doğal taşların takıya geçişi bu sebepten ötürü tamamen içgüdüsel olarak, büyük bir istek ve tutkunun tezahürü olarak kendiliğinden gerçekleşti. Doğayı seven, doğa ile iç içe yaşayan insanlar için taş, toprak ve ahşap vazgeçilmez birer malzemedir. Bu malzemeler ile uğraşmak, onlara çeşitli şekiller vererek kullanmak ve çekicilik kazandırmak, hele ki doğal taşların parlaklığını, ışığın üstlerinde yansımasını çeşitli kesim yöntemleri ile kontrol ederek biçimlendirmek bu taşların takılarda kullanılmasını, beğeni kazanmasını ve yayılmasını sağlayan en önemli etkenlerdir. Paleolitik Çağ’daki ilk takılar, Anadolu’da Antalya’nın Karin Mağarası ve Beldibi Kayasığınağı gibi yerleşim alanlarında yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkarıldı. İlk çıkan takılar, taştan yapılmış kolye taneleriydi.
 Kuyumculuk sektörümüz, bugün için doğal taş kullanımında çeşit ve miktar açısından yeterli kapasiteye ulaşamadı. Her ne kadar Osmanlı döneminde doğal taşlar bol miktarda kullanılıyor ise de, daha sonraları ekonomik nedenlerin ön plana çıkması ile altın, gümüş gibi değerli madenlerin bir yatırım ve tasarruf aracı olarak görülmesi, üzerinde bir taş ya da başka bir malzeme bulunmayan, işçiliği az, madenlerin değeri yüksek takıların tercih edilmesi ve hatta bu tür takıların gelenek ve kültürümüzün bir parçası haline gelmesi sonucu estetik değerler yitirildi, motif uygulamaları ve taş kullanım yok denecek kadar azaldı.
Son yıllarda ise yatırım ve tasarruf araçlarının çoğalması sonucu altın, tasarruf aracı olma değerini kaybetti. Moda olgusunun ön plana çıkması ve çeşitli iletişim araçlarının katkısı sonucu takılardaki tasarım özellikleri, estetik ve güzellik görüldü ve yayıldı. Bu sebepten ötürü insanlar altın değeri yüksek, estetik yönü zayıf ve pahalı takılar yerine altın değeri düşük, günün her saatinde kullanabileceği, rahat, şık, estetik yönü güçlü olan özgün tasarımlı ve taşlı takılara yöneldiler. Türk kuyumcuları kendilerine İtalya’yı örnek aldılar. Onların tasarlayıp, uyguladıkları ve tüm dünyaya pazarladıkları modelleri kopyalayıp satmaya çalıştılar. Kendimize özgü çalışmalar yapmadığımız gibi, yapılan çalışmaları kopya etmek, bizleri belirli bir yere kadar götürdüğünü, daha fazla ilerletmediğini anladığımızda, okullarımıza daha fazla değer vermemiz gerektiğini, okullarla iç içe olmanın daha farklı kılacağını anladık.
Eğitime verilen önem daha ön plana çıktığında insanlar farklı olmaya başladılar. Daha önceleri birkaç firma bizlerle işbirliği içindeydi; tasarım üniteleri vardı. Ama bugün tüm firmalar kendi tasarım ünitelerini kurmaya, kendi tasarımlarını yapmaya, markalaşmaya başladılar.1992 yılında ilk defa Marmara Üniversitesi’nde uygulamalı olarak takı tasarımı bölümünü kurduk. Yetiştirdiğimiz elemanlarımızın başarılı çalışmalarını görmek ve şu anda öğrencilerimizi almak için sırada bekleyen firmaların olduğunu bilmek bizleri mutlu kılmakta. Vermiş olduğumuz eğitimde sanat ve teknolojinin iç içe olması, uygulamanın bilinmesi, malzemenin tanınması sanat dersleriyle hem teorik hem uygulamalı eğitim almaları, yapmış oldukları tasarımlarda da onları ön plana çıkarıyor.
Türk kuyumculuğu hak etiği yere gelmektedir. Tasarım konusunda Türkiye’de büyük bir patlama yaşanıyor. Dünyada tanınan ve yaptıkları işlerin müzelerde bile sergilendiği, özellikle Türkiye’ye gelindiğinde firma adı verilerek aranan kuruluşların olması, kendi kültürünü unutmayan ve onu ön plana çıkararak özgün tasarımlar yapan anlayış ile mümkündür ve vardır. İnanıyorum ki Türk kuyumculuğu eğitimine önem verdiği sürece yükselmeye devam edecek ve dünya liderliğine aday olacaktır. Kuyumculukla ilgili uluslar arası fuarlarda son yıllarda görülmeye başlanan yabancı müşteriler, özellikle de sektörün dünya lideri olan İtalyan müşteriler bu yönelmenin ne kadar doğru olduğunu ortaya koymaktadır.  Daha önceleri sarı rengin ağırlığını taşıyan ve hep birbirine benzeyen kuyumcu vitrinleri, artık farklılaşmaya başladı; her vitrinde farklı tasarımlar ve taşlı takılar boy gösterdi. Müşteriler de iletişim araçları sayesinde gördüğü, tanıdığı, hatta ilgi ile incelediği taşlar ile ilgili bilinçlendi, çoğu zaman bir mağazaya girdiğinde taşı adıyla söyleyerek(Turmalin, Ametist, Akuamarin, Opal)o taştan yapılmış yüzük, kolye, küpe ya da bilezik istemeye başladı. Sonuç olarak bu eğilim insanların doğayla birleştikçe doğal olana karşı duyduğu hayranlığın artması ve bu taşların temas yolu ile insanları psikolojik olarak rahatlatması biçiminde de yorumlanabilir

mahrecsanatevi.com
takı tasarımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
takı tasarımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2013 Cumartesi

Taki Tasariminda Konuyu Belirlemek ve Piyasa Arastirması Yapmak

Takı Tasarımında Konuyu Belirlemek ve Piyasa Araştırması Yapmak 




Konu seçiminde tüketici isteklerine, mevcut teknolojik gelişmelere uygun, günün
moda eğilimlerine dikkat edilmelidir.
Osmanlı dönemi, Cumhuriyet dönemi, sanat akımları, doğa ve buna benzer konular
seçilebilir. Ancak, seçilen konuda sınırlandırmalar yapılmalıdır. Şayet tarihî bir dönemden
yola çıkıyorsak o döneme özgü bir parça, konumuzun ana başlığını oluşturmalıdır. Selçuklu
dönemi diyorsak konumuzu Selçuklu döneminin geneli değil o dönemde kullanılan kapı
tokmakları ya da kullanılan giysiler gibi ilgimizi çeken, hayal dünyamızda heyecan veren bir
bölümünü ele almak gerekir.
Tasarım konusu tespit edildikten sonra seçilen konunun tüketici kitlesine uygunluğu,
piyasadaki arz talep durumunun belirlenmesi, rekabet durumu, satış politikası vb. özelliklerin
araştırılıp tespit edilmesi için piyasa araştırması yapılmalıdır.
Yapılacak tasarım doğrultusunda üretilecek takıların doğru kitleye ulaşması,
ihtiyaçlara cevap vermesi, aranılan nitelikte ürünler olması için piyasa araştırmasındaki
verilerin doğru tespit edilerek değerlendirilmesi gerekmektedir.
İyi bir tasarımcı çizim yapmayı bildiği kadar piyasadaki rekabet ortamını, satış
politikalarını iyi takip etmeli, güncel temaları, kullanılan metal özelliklerini aranılan
nitelikte, fiyatta ve uygun üretim teknolojilerini seçmede kararlı davranabilmelidir.
Piyasadaki üretim öncesi, sonrası ve pazarlama aşamalarını bir bütün olarak
değerlendirebilmek, iyi bir piyasa araştırması ve gözlemler ile gerçekleşir. Başarılı bir piyasa
araştırması sonucunda üretilecek ürünler kısa sürede piyasada aranan, nitelikli ürünler olarak
tüketiciye ulaşacaktır.

Piyasa araştırması yapılırken dikkat edilecek, önemle göz önünde bulundurulacak
faktörleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Ø Günün moda akımlarının takıya etkisi
Ø Piyasada bulunan mağazaların satış politikaları
Ø Satışı düşünülen ürünün tavan ve taban fiyatları (yapılacak üründe istenen en 
yüksek ve en düşük fiyatın ne olacağı vb.) 
Ø Ürünün hangi kitleye hitap ettiği (turizm, ihracat, çalışan kitle, kırsal kesim vb.) 
Ø İşletmelerde bulunan makine, araç, gereç gibi donanımlar (makine parkı) 
Ø İşletmelerde kullanılan üretim metotları (kullanılan teknik, el işçiliği, yöresel 
teknik, vb.) 
Ø Yeni teknoloji ile ilişkileri, çalışmalarında teknolojik gelişmeden yararlanma 
seviyesi 
Ø İşletmenin gelecekle ilgili projeleri, geleceğe yönelik eğilim ve üretimleri 
Ø Kalite kontrol esaslarının uygulanması (kalite kontrol, ayar hesapları, son 
kontrol aşamaları vb.) 
Ø Kalite çemberinin uygunluğu (Ürünün amaca uygun olabilmesi, beklentilere 
cevap verebilmesi için daha kaliteli olması ve benzer özelliklere cevap 
vermesini sağlayan işlemlerin tümüdür.) 
Ø Tüketici kitlesinin takı hakkındaki düşünceleri (hangi amaçla alındığı, yatırım, 
hediye, zevk vb.) 
Ø Tüketicilerin eğitim ve gelir düzeylerine göre takı eğilimleri 

megep

21 Mayıs 2013 Salı

Uretilebilir Yuzuk Cizimi ve Tasarim Asamasinda Dikkat Edilecek Hususlar


Üretilebilir Yüzük Çizimi ve Tasarım Aşamasında Dikkat 
Edilecek Hususlar

Yüzük tasarımı yapılırken Etüd Ve Takıda Detay Modülü ile Temel Sanat Eğitimi
Modülündeki bilgiler ışığı altında çizimler yapılır. Tasarımlar yapılırken çeşitli dergi, broşür
ve modellerden faydalanılır. Tasarımlar yapılırken üretim aşaması da düşünülerek tasarlanan
yüzüğün üretilebilir olmasına dikkat edilmelidir.


Aynı zamanda bir yüzük üretilirken ekonomik olmasına da özen gösterilmelidir.
Estetik yönden güzel görünümlü, kullanabilirlik gibi özellikleri olmalıdır.


Yüzük ölçüleri belirli ölçüler içerisinde üretilir. Bu ölçü normal parmak ölçüsü + 40
mm dir. Yüzük tasarımı yapılırken tasarlanan yüzüğün kenarları, taş yuvaları ve yüzük
üzerindeki diğer detaylar dikkatli tasarlanmalıdır.

 Üretilen yüzük, insan sağlığına zarar
vermeyecek malzemelerden yapılmalı, sivri ve keskin uçlar yuvarlatılmalı, yüzük üzerindeki
açık taş tırnakları kapatılmalıdır.

MEGEP

Taki Sektoru ile ilgili Oneriler (ITO Dis Ticaret Sb.- MUALLA BILGIN )




TAKI SEKTÖRÜ ILE ILGILI ÖNERILER 

Ülkemizde dar zamanlarinda satmak üzere, bir güvence olarak ziynet 
esyasi satin alan müsteri grubu, satis sirasinda deger kaybina ugrayacagi 
endisesi ile klasik taki çesitlerini tercih etmektedir. 

Bu nedenle taki
konusunda iç piyasada iki farkli müsteri tipi mevcuttur. Geleneksel
müsteri, altin takinin yatirim degerine daha fazla önem vermektedir.
Dügün, nisan vb. sosyal gerekleri yerine getirmek amaciyla taki satin
alirken, ihtiyaç nedeniyle bozdurabilecegi ihtimalini gözden uzak
tutmamakta ve en az deger kaybina ugrayacak çesitleri tercih
etmektedir. Takiyi süslenme amaciyla alan, bir itibar araci olarak gören,
tasarim zevkini ön planda tutan tüketiciler ise markali ürünlere
yönelmeye baslamistir. Bu da önemli bir potansiyel yaratmistir.
Tasarim ve markalasma üzerine yatirim yapilmasi, uluslararasi taki
piyasalarinda fiyatlarla rekabet etmek yerine, Türk taki sektörünün
gelecegi açisindan da yararli görülmektedir.
Türkiye geneline yayginlastirilmak üzere, üretici firmalar tarafindan
üretimde standardizasyon, müsteri odakli tasarim, Türkiye ve firma
markasi saglanmasi amaciyla firmalarin bu yöndeki eksiklerini
tamamlamalarina ihtiyaç bulunmaktadir.
Özgün tasarimdaki takilarin katma degerleri artmakta olup, bunlarin
maden degeri ile satis degeri arasindaki fark on hatta yirmi kat
olabilmektedir. Anilan nedenle hayal gücünün etkili oldugu tasarimda uluslararasi basarinin devamliligi için sürekli arastirma, egitim, yurt
disindaki yayinlarin ve yeniliklerin takip edilmesi, uluslararasi fuar ve
sergilere istirak ve müzelerin gezilmesi gibi faaliyetlerin ihmal edilmeden
yürütülmesi sektör çalisanlarina büyük katkilar saglayacaktir.
 Öte yandan yaklasik 250 bine yakin insanin çalistigi, emek- yogun bir
sektör olan kuyumculukta, istihdam üzerindeki vergi yükünün fazla
oldugu görüsünü tasiyan firmalar tarafindan üretimin maliyetlerin daha
düsük oldugu Bulgaristan, Arnavutluk, Çin, Türk Cumhuriyetleri ve
Malezya gibi ülkelere kaydirilmak istenmesi de bu sektöre maliyetleri
düsürücü desteklerin saglanmasinin gerekli oldugunu göstermektedir.
Günümüzün bir pazarlama araci olarak internet üzerinden satis
yolunun tercih edilmesi için markalasmanin getirdigi standartlasma ve
markaya olan güvenin tam saglanmasi önerilebilir. Markali takilarin satisi
konusunda önemli bir diger pazarlama stratejisi ise, gözde tatil
yörelerindeki turistik otellerde satis magazalari açmak suretiyle ünlü
markalarin dünyaca taninmasini ve tercih edilmesini saglamaktir.
 Ayrica Türkiye, cografi konumu ile Avrupa’dan Orta Dogu’ya kadar
dünyanin her tarafindaki mücevher tüketim merkezlerine ulasim kolayligi
bakimindan en yakin üretim merkezi konumundadir. Sektör, Dubai’den
Italya’ya ABD’den Bahamalar’a kadar dünyanin hemen çogu yerindeki
alicilarina en kisa sürede teslimat yapma basarisini gösterebilmektedir.
Türkiye’nin bu özelliginden yararlanilarak ve yogun tanitim kampanyalari
ile sektördeki ihracatini daha ileriye götürmek mümkündür.

ISTANBUL TICARET ODASI 
Dis Ticaret Subesi
Uygulama Servisi
TAKI
SEKTÖR PROFILI
 Hazirlayan
 MUALLA BILGIN- Aralık 2006



13 Mayıs 2013 Pazartesi

Markalaşmak



Markalaşmak 
Konferans katılımcıları tarafından en fazla tekrar alan markalaşma; 5 grup tarafından ortaya konulmuştur. Global rekabet koşulları altında tüketicinin tercih
noktasında var olabilmek için bir kimlik yaratma çabası olan markalaşma, altın, takı ve mücevherat sektörüne de önemli katkılar sağlayacaktır. Markalaşma,
küresel rekabette tanınmanın beraberinde, sektörde uzmanlaşma ve segmentasyonun daha belirgin biçime dönüştürülmesine, aynı zamanda firmaların dahakurumsal bir kimlik kazanmaları noktasında önemli faydalar sağlamaktadır.
Markalaşma sürecinde, kurumsal olmayan bir yapıdan kurumsallaşmaya geçiş
yolunda; sektörde ürün standardizasyonunun ve kalite kontrol proseslerinin gelişimi de beraberinde gelmektedir.
Markalaşmanın gelişimi sürecinde, gerek yurt içi gerekse yurt dışı pazarlarda
temsilcilikler verme fırsatını yakalayan sektör firmaları, ihracatta daha fazla söz
sahibi haline gelmişlerdir. Söz sahibi olmanın meydana getirdiği bu güçlü yön
şüphesiz sektördeki bu marka firmaların dünya pazarlarında da önemli bir konuma gelmesine neden olmaktadır. Ancak söz konusu bu markaların sayısı ve
küresel çaptaki etkileri, konferans katılımcıları tarafından sektör adına yeterli
görülmemiş, sektörün başarması gerekenler arasında yurt dışındaki marka bilinirliğinin yakalanması noktası üzerinde özellikle durulmuştur.
Bu noktada sektörün mevcut yapısı gereği yaşanılan zorluklar bulunmaktadır.
Özellikle sektör işletmelerinde profesyonel yönetim yapısının kurulamamış
olmasından kaynaklı güvene dayalı çalışan istihdam etme anlayışı yüksek bulunmaktadır. Söz konusu yapı sonucunda ise firma sahipleri işletmelerindeki bu
noktaların kontrolüne odaklanmakta dolayısıyla diğer işletme yönetimi faaliyetlerine yeterli zamanı ayıramamaktadır. Bu, işletmelerin yurt dışı marka olma
yolunda ilerlemesini engellemektedir. Bu kapsamda sektör firmalarının öncelikle
içsel süreçlerini iyileştirerek kontrol edilebilir yönetim yapısını kurmaları gerekmektedir. Sonrasında ise firmalarda nitelikli profesyonel yönetici istihdamı sağ-
lanarak, gerekli marka yatırımlarının söz konusu profesyonellerce yapılmasına
yönelik yapının hazırlanması gerekmektedir.

TEB KOBİ AKADEMİ

24 Nisan 2013 Çarşamba

TAKIDA TASARIMIN ETKİSİ Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman

TAKIDA TASARIMIN ETKİSİ Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman
Yrd.Doc.Dr.Leyla Ulusman
Marmara Üniversitesi Takı Tasarımı ve Teknolojisi Yüksekokulu
İnsanoğlu, tarihin ilk dönemlerinden bugüne kadar doğal taşları takı olarak kullandı. İlk çağlarda, kemik, boynuz diş ve yumuşakça kabuklarının yanı sıra bazı renkli doğal taşlarda takı yapımında yer aldı.
 
İnsanoğlu, tarihin ilk dönemlerinden bugüne kadar doğal taşları takı olarak kullandı. İlk çağlarda, kemik, boynuz diş ve yumuşakça kabuklarının yanı sıra bazı renkli doğal taşlarda takı yapımında yer aldı. Madenlerin bulunması ve şekillendirilmesinin öğrenmesiyle beraber çeşitli madenlerden yapılan takılar, doğal taşlarla süslendi ve güzelleştirilmeye başlandı. Önceleri doğal taşlara tıraşlanarak çeşitli şekiller verildi, daha sonra ise cilalanarak parlak ve gösterişli bir görünüm alması sağlandı, böylece madenin parlaklığının yanında doğal taşlar da renk ve parlaklıkları ile yer aldı, takıların gösterişini ve albenilerini arttırdılar.
 Çeşitli doğal olayların yanı sıra depremler, yanardağ patlamaları sonrası akan lavlar ve depremler doğal taşları yataklarından kopararak deniz kenarı, dere yatağı ya da civarındaki düz arazileri taşıyarak ortaya çıkmasını sağlar. İnsanlar, ilk kez buralarda gördükleri bu renkli ve güzel taşları içgüdüsel olarak toplamak ve çeşitli amaçlarla kullanmak, çevrelerindeki diğer insanlara göstermek ihtiyacı hissetiler. Bugün bile deniz kenarında gördüğümüz bazı renkli taşları toplamak istemez miyiz? Doğal taşlara biraz ilgi duyan bir parça araştıran, onlara dokunan ve hisseden insanlar bir daha onlardan kendilerini alamazlar. Hep yanlarında taşımak, görmek ve göstermek isterler. İşte doğal taşların takıya geçişi bu sebepten ötürü tamamen içgüdüsel olarak, büyük bir istek ve tutkunun tezahürü olarak kendiliğinden gerçekleşti. Doğayı seven, doğa ile iç içe yaşayan insanlar için taş, toprak ve ahşap vazgeçilmez birer malzemedir. Bu malzemeler ile uğraşmak, onlara çeşitli şekiller vererek kullanmak ve çekicilik kazandırmak, hele ki doğal taşların parlaklığını, ışığın üstlerinde yansımasını çeşitli kesim yöntemleri ile kontrol ederek biçimlendirmek bu taşların takılarda kullanılmasını, beğeni kazanmasını ve yayılmasını sağlayan en önemli etkenlerdir. Paleolitik Çağ’daki ilk takılar, Anadolu’da Antalya’nın Karin Mağarası ve Beldibi Kayasığınağı gibi yerleşim alanlarında yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkarıldı. İlk çıkan takılar, taştan yapılmış kolye taneleriydi.
 Kuyumculuk sektörümüz, bugün için doğal taş kullanımında çeşit ve miktar açısından yeterli kapasiteye ulaşamadı. Her ne kadar Osmanlı döneminde doğal taşlar bol miktarda kullanılıyor ise de, daha sonraları ekonomik nedenlerin ön plana çıkması ile altın, gümüş gibi değerli madenlerin bir yatırım ve tasarruf aracı olarak görülmesi, üzerinde bir taş ya da başka bir malzeme bulunmayan, işçiliği az, madenlerin değeri yüksek takıların tercih edilmesi ve hatta bu tür takıların gelenek ve kültürümüzün bir parçası haline gelmesi sonucu estetik değerler yitirildi, motif uygulamaları ve taş kullanım yok denecek kadar azaldı.
Son yıllarda ise yatırım ve tasarruf araçlarının çoğalması sonucu altın, tasarruf aracı olma değerini kaybetti. Moda olgusunun ön plana çıkması ve çeşitli iletişim araçlarının katkısı sonucu takılardaki tasarım özellikleri, estetik ve güzellik görüldü ve yayıldı. Bu sebepten ötürü insanlar altın değeri yüksek, estetik yönü zayıf ve pahalı takılar yerine altın değeri düşük, günün her saatinde kullanabileceği, rahat, şık, estetik yönü güçlü olan özgün tasarımlı ve taşlı takılara yöneldiler. Türk kuyumcuları kendilerine İtalya’yı örnek aldılar. Onların tasarlayıp, uyguladıkları ve tüm dünyaya pazarladıkları modelleri kopyalayıp satmaya çalıştılar. Kendimize özgü çalışmalar yapmadığımız gibi, yapılan çalışmaları kopya etmek, bizleri belirli bir yere kadar götürdüğünü, daha fazla ilerletmediğini anladığımızda, okullarımıza daha fazla değer vermemiz gerektiğini, okullarla iç içe olmanın daha farklı kılacağını anladık.
Eğitime verilen önem daha ön plana çıktığında insanlar farklı olmaya başladılar. Daha önceleri birkaç firma bizlerle işbirliği içindeydi; tasarım üniteleri vardı. Ama bugün tüm firmalar kendi tasarım ünitelerini kurmaya, kendi tasarımlarını yapmaya, markalaşmaya başladılar.1992 yılında ilk defa Marmara Üniversitesi’nde uygulamalı olarak takı tasarımı bölümünü kurduk. Yetiştirdiğimiz elemanlarımızın başarılı çalışmalarını görmek ve şu anda öğrencilerimizi almak için sırada bekleyen firmaların olduğunu bilmek bizleri mutlu kılmakta. Vermiş olduğumuz eğitimde sanat ve teknolojinin iç içe olması, uygulamanın bilinmesi, malzemenin tanınması sanat dersleriyle hem teorik hem uygulamalı eğitim almaları, yapmış oldukları tasarımlarda da onları ön plana çıkarıyor.
Türk kuyumculuğu hak etiği yere gelmektedir. Tasarım konusunda Türkiye’de büyük bir patlama yaşanıyor. Dünyada tanınan ve yaptıkları işlerin müzelerde bile sergilendiği, özellikle Türkiye’ye gelindiğinde firma adı verilerek aranan kuruluşların olması, kendi kültürünü unutmayan ve onu ön plana çıkararak özgün tasarımlar yapan anlayış ile mümkündür ve vardır. İnanıyorum ki Türk kuyumculuğu eğitimine önem verdiği sürece yükselmeye devam edecek ve dünya liderliğine aday olacaktır. Kuyumculukla ilgili uluslar arası fuarlarda son yıllarda görülmeye başlanan yabancı müşteriler, özellikle de sektörün dünya lideri olan İtalyan müşteriler bu yönelmenin ne kadar doğru olduğunu ortaya koymaktadır.  Daha önceleri sarı rengin ağırlığını taşıyan ve hep birbirine benzeyen kuyumcu vitrinleri, artık farklılaşmaya başladı; her vitrinde farklı tasarımlar ve taşlı takılar boy gösterdi. Müşteriler de iletişim araçları sayesinde gördüğü, tanıdığı, hatta ilgi ile incelediği taşlar ile ilgili bilinçlendi, çoğu zaman bir mağazaya girdiğinde taşı adıyla söyleyerek(Turmalin, Ametist, Akuamarin, Opal)o taştan yapılmış yüzük, kolye, küpe ya da bilezik istemeye başladı. Sonuç olarak bu eğilim insanların doğayla birleştikçe doğal olana karşı duyduğu hayranlığın artması ve bu taşların temas yolu ile insanları psikolojik olarak rahatlatması biçiminde de yorumlanabilir

mahrecsanatevi.com

News

Latest News
Pırlanta Sarrafı Mücevherat Grubu. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Top Ad 728x90

Video

Visitors

Bu Blogda Ara

Vertical2

Pırlanta Hakkında Herşey

script type="text/javascript"> //form tags to omit in NS6+: var omitformtags=["input", "textarea", "select"] omitformtags=omitformtags.join("|") function disableselect(e){ if (omitformtags.indexOf(e.target.tagName.toLowerCase())==-1) return false } function reEnable(){ return true } if (typeof document.onselectstart!="undefined") document.onselectstart=new Function ("return false") else{ document.onmousedown=disableselect document.onmouseup=reEnable }

Slider

Recent Post

Games

Popüler Yayınlar

Tweetler