Trabzon Hasırı Nedir?
Dünyada zırh örücülüğü olarak örnekleri görülen gümüş örücülüğü, ülkemizde “Trabzon işi” olarak bilinmektedir. Hasır Örgü tekniği Kafkaslar Bölgesinden 1900 yılı başlarında Trabzon’a getirilerek yaygınlaştırılan muhteşem bir sanattır. Rus İhtilali sırasında Kafkaslardan göç edenler sanatlarını Trabzon’da devam ettirmişlerdir. .Yaklaşık 30-35 mikron (0,3 mm.) kalınlığındaki altın ya da gümüş tellerin ilmek ilmek örülmesiyle icra edilen bu sanatın ürünleri, Trabzon’un Mersin köyünden yurdun hemen her yerine yayılmıştır. Elde edilen teli Trabzon yöresindeki Örücü Kadınlar, ucu üçgen biçiminde sivriltilmiş bir tür özel cımbız ile dokumaya başlarlar. 18-20 cm’ lik bir bileziğin örülme süresi yaklaşık 15 gün sürmektedir. Örülen metal örgüde kırılmalardan dolayı çıkan teller tek tek eğelenip kaynak ile birleştirilirler. İstenilen kalınlıkta, uzunlukta ve motiflerle yapılan bilezikler, kolyeler ve kemerler toka-kilit sistemleri yapılmak üzere atölyelere alınırlar. Standart model toka motifleri, çelik uçlu kalemlerle yapılır İlave model olan telkari motifli tokalar kemerlerde standarttır.Kumaş gibi örülen ve istenilen uzunluklarda kesilerek çeşitli objelerin yapılabildiği bu sanatta düzgünlük en önemli detaydır. Bu nedenle çok örülerek elin alıştırılması gerekmektedir. Acemiliğin gümüş telde atıldığı, ustalığın altın telde hayat bulduğu bu sanatı, tasarımcılar geçmişin ışığında geleceğe aktarmaktadırlar. Birkaç sezondur altın modacıların baş tacı. Elbiselerden ayakkabılara, çantalardan aksesuarlara kadar her yerde altın rengi (dore) kullanılıyor. Üstelik bu yaz kalın bilezikler de çok gözde. Yani kalın bir bileziğiniz varsa, üstelik altın ya da doreyse bu, modaya son derece uygun bir aksesuara sahipsiniz anlamına geliyor. Hal böyle olunca genellikle düğünlerde gelinlere takılan Trabzon hasırı da altın çağını yaşıyor.
Trabzon hasırı geçen yıldan beri tescilli bir ürün. Yani Trabzon’dan başka bir yerde üretilmesi mümkün değil. Tamamen el işçiliğine dayanan hasır örücülüğünün sadece kadınlar tarafından yapıldı biliniyor. Trabzon’da ortalama 2 bin 500 örücü olduğu tahmin edilmekte. Yılda üç ton civarında hasır üretimi yapıldığı tespit edilmiş. Trabzon hasırının özellikleri; 22 ayar altından yapılan hasır bilezik yumuşak dokuludur. Üstüne su dökülse bile sızdırmaz. Kalitesine göre 300-500 yıl dayanır. Şu anda bilinen 100-150 yıllık hasır bilezikler olduğu biliniyor.
11 Mayıs 2013 Cumartesi
En Pahali Anneler Günü Hediyesi
Hediyeteyze.com- Küçükken özellikle maddiyat açısından annelerimize almak isteyipte alamadığımız sonucunda ellerimizle çiçeklerle annemizin anneler gününü kutladığımız epey günler olmuştur. Çocukluk döneminden kalan ukteler kişilerin gelecek zamandan daha çok şey beklemesine sebep oluyor. Hayallerin büyümesiyle birlikte geleceğe dair eylemlerimiz de o derece artış gösteriyor. Çocukken annemiz için topladığımız rengarenk çiçekler bile annemizi sanki ona dünyaları vermişçesine mutlu ederdi. Eee dönemsel olarak insan her an istediği şeyleri alamayabiliyor dolayısıyla ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız icap eden durumlarda oluyor. Annenizin hakkınızdaki fikirleri kadar güzel ve renkli çiçekleri uzatan ellerinizin bir gün annenize hediyelerin en değerlisini de vereceğini düşünmeniz bile sizi o günlere ulaştırmak için yeterli.. Belki de o günlere ulaştınız ve dolayısıyla şu an sayfamızı bu sebepten inceliyorsunuz o zaman size çok hoşunuza gideceğini düşündüğümüz annelerin beğenisini kazanacak en pahalı anneler günü hediyelerini sunuyoruz..
Bayanların yüreğini hoplatan hediye seçeneklerinden birisi de pırlantalardır. Yükte hafif pahada ağır bir hediye almak istiyorsanız ilk tercihiniz pırlantalardan yana olsun. Örgü desenli bu pırlanta modeli annenizin çok hoşuna gidecek.
Annelik duygusu gördüğümüz kadarıyla insanın sahip olabileceği en huzur dolu duygulardan birisi. Anne olduktan sonra tüm öfkesinden kurtulan insanlar tanıyoruz. Nasıl bir sihirli dokunuştur bu öyle değil mi? Nasıl bir hissiyat ve nasıl bir sahipleniş? Annelik içgüdüsünü görsel olarak ifade edebilecek en özel kolyeyi sizin için seçtik. Anneler evlatlarını yaşama sebebi olarak görürler. Çünkü dünyaya gelen çocukla annenin hayatında mutlu bir sayfa açılmıştır ve bu sayfa da anneler için unutulmaz bir dönemdir. Anne karnındaki bebeği pırlanta taş ile sembolize eden bu şık kolye anneler gününde annelere alınabilecek en pahalı ve ideal hediyelerden..
Araba tutkusunun sadece beylerde mi olduğunu zannediyorsunuz? Hıhh hiçte bile. Bayanların araba tutkusu daha başkadır hatta ve hatta annelik içgüdüsüyle yaklaşırlar araçlarına.. Bağlılıklarını tahmin bile etmeniz imkânsız dolayısıyla. Annenize yükte de pahada da ağır bir hediye almak istiyorsanız arabadan daha güzel bir öneri mi olur? İmkânınız varsa düşünmenize bile gerek yok. Annenizin içinden geçenlere nokta atışı yaparak şaşırmasına sebep olmak sizin elinizde.
Evinize bir misafir teşrif edecek olsa annenizin eli ayağı birbirine karışıyor öyle değil mi? Çünkü misafir demek tüm bayanlar için saygıyı çağrıştırıyor. Hemen misafirlere sunulacak ikramlar hazırlanmaya başlanıyor.. Günlük kullandığınız yemek setiniz kalkıyor ve onun yerine misafirlere özel olarak alınmış yemek takımı geliyor. Ve son noktada böylece konmuş oluyor. Annenizin misafirler geldiği zaman imdadına yetişen yemek takımını yenilemeniz annenizi eminiz çok mutlu edecek.
Bayanların morali bozuk olduğunda ya görsel açıdan kendilerinde bir değişiklik yaparlar ya da kendilerini tamamen ev işlerine verirler. Bu arada bayanların ev düzenini değiştirmeleri bile onları mutlu ediyormuş. Bilimsel açıdan kanıtlanmış bu gerçeği anneniz üzerinde denemeye ne dersiniz? Nasıl mı? Anneler gününde annenize koltuk takımı alarak tabii.. Mor düşkünü bir anneniz varsa bu sürpriziniz karşısında gözyaşlarını tutamayabilir söylemiş olalım.
Kendi gözlemlerimize göre annelerin de artık bilgisayarda epey vakit geçirdiğini bilgisayarlara bayağı aşina olduklarını gördük. “Annelerin hoşuna gidecek pahalı nasıl bir hediye alınır? ” diye düşünürken aklımıza laptop geldi. Eee madem bilgisayarda fazla oyalanmamıza kızan annemizde bilgisayar kurdu o zaman ona hediye edebileceğimiz laptop makbul bir sürpriz olur. Siz ne dersiniz? Bilgisayarınızı annenizle ortaklaşa kullanmak istemiyorsunuz bu hediye fikri sizin de işinize yarayacak demektir.
Samsung Galaxy S4 son teknoloji harikaları arasında en çok ses getirenlerden.. Teknolojiye meraklı olan annenize değerli bir armağan sunmak istiyorsanız size kesinlikle bu telefon modelini öneririz. Eğer anneniz dokunmatik telefon teknolojisine alışkın değilse ilk dönemler siz de annenize telefonu öğretme bahanesiyle bu telefonun tadını çıkarabilirsiniz. Bu ürün kuşkusuz, annenizin unutamayacağı hediyelerden biri olacak.
Bayanların takıntıları arasında yer alan parfüm kokularının beğeni kazanması kişiden kişiye değişen bir durumdur. Ancak yakından tanıdığınız annenizin hangi kokulardan hoşlanacağını bilirsiniz. Etkileyici kokular kategorisinde yer alan bu pahalı parfüm annenize sizi hatırlatıcak ve parfümü her kullanışında sizi yanında hissedecek.
Bir bayana ne kadar şık olduğunu, güzel göründüğünü söylediğinizde bilin ki sizden iyisi olmayacaktır. Görünüşe önem veren hanımlar kusursuz olmaya özen gösterirler. Bunu da aksesuarları, kıyafetleri, ayakkabıları aracılığıyla gerçekleştirirler. Annenize kendisini daima iyi hissettirecek bir hediye almak istiyorsanız tercihinizi görünüş açısından oldukça ilgi çeken bu topuklu ayakkabıdan yana kullanabilirsiniz. Annenizin özgüvenini daha da sağlamlaştıracak bu savarovski taşlarla süslü ayakkabı görenlerin içine işleyecek.
Zamanının çoğunu mutfakta geçiren annenize yapabileceğiniz en büyük iyilik ortamına renk katmanızdır. ” Bu nasıl olacak peki?” diye meraklananlar için hemen açıklayalım.. Mutfakta en çok yer kaplayan gereçler arasında bulunan tencere setlerini yenilemenin vakti geldi de geçiyor bizce.. Annenizin göz zevkine hitap edeceğini düşündüğümüz bu tencere takımı anneler gününde hediye edilebilecek en kullanışlı hediyeler arasında yer alacak.
Kol saati alışkanlığı olan kişinin derdini bir tek aynı sorunu yaşayan bilir. Saatiniz olmadığı zaman kendinizi ayrı bir boşlukta hissedersiniz. Hani bazen kafanızda sorular döner ” Ya ben bir şey yapacaktım ama neydi? ” şeklindeki unutkanlığın hissettirdiklerine benzer saatsiz dolaşmak. Annenize duyduğunuz sevgiyi temsil edecek bu kalpli altın saat göz alıcı şıklığıyla annenizin vazgeçilmezi olacak.
Hem spor hem klasik kısacası ortamına göre giyinen annenize kolundan çıkarmasına gerek kalmayacak bir bileklik hediye etmek nasıl fikir sizce? ” Basit kaçmaz mı? ” diye düşünmeyin. Çünkü savarowski taşlarla döşeli minik topçukları olan bu bileklik direkt göze hitap ediyor. Annenizin narin bileklerinde eminiz daha da güzel duracaktır.
Ayakkabıdan, aksesuarlardan bahsettik şık bir el çantasından bahsetmezsek olmaz. Özel günlerde güzel olmaya özen gösteren bayanların gözü gibi korudukları eşyaları arasında yer alan şık çantalar oldukça rağbet görüyor. Annenize kendisini daha iyi hissettirecek özel mi özel, güzel mi güzel bu çanta annenizin kombinine ayrı bir hava katacak..
Yeryüzünün görünen melekleri olan annelere alınabilecek en uygun hediyelerden birisi özel taşlardan yapılmış kanatlara sahip olan bu melek bibloyu hediye etmek.. Koruyucu meleğimiz olan annemize bundan daha yakışır hediye bulabilir miyiz ki! Anlam derinliğine önem veren anneniz bu hediyenizde şimdiye kadar karşılaşmadığı derinliği yakalayacak.
Anneniz şatafatta abartıya kaçmayı sevmiyorsa bu topuklu ayakkabı tam içine sinecek bir modele sahip o zaman. Tamamen sade bir ayakkabıya bayan gözüyle bakıldığında sıradanlaşmasına sebep olur. Ancak taşlı görüntüsüyle dikkat çeken ( en azından göze hoş gözüken ) bir ayakkabı bayanların daha çok içine sinecektir. Annenizi bu şık ayakkabıyla mutlu etmenin keyfini çıkarın..
Kaynak: HEDİYE TEYZE
10 Mayıs 2013 Cuma
Taşın Kanala Yerleştirilmesi ve Penslenmesi
Taşın Kanala Yerleştirilmesi ve Penslenmesi
Taşların kanala yerleştirilmesinden sonra yanlardan küçük düz puncheslerle taşın
üzerine doğru yatırılarak pens yapılır.Bu son şekillendirmedir.
MEGEP
Taşın Kanala Yerleştirilmesi ve Penslenmesi Taşların kanala yerleştirilmesinden sonra yanlardan küçük düz puncheslerle taşın ...
Amerikan Mihlama
Taşın montür zemininde herhangi bir tutucu elaman (tırnak ve güverse) olmadan
direkt zemine tutturulmasıdır.Taş metale gömülür.Taşın etrafındaki metal kalın bir band gibi
görülür.Hiç bir tırnak gözükmez.Üstten bakıldığında özellikle küçük taşlarda çok düzgün ve
temiz bir görünüm mevcuttur.Sıvama mıhlama yöntemini andırır.İkisinde de tırnak
yoktur.Bu durum insanların aktif yaşamında rahatlık sağlar.En fazla yüzüklerde kullanılır,
kubbe şeklinde taş ortaya konmuş gibidir.
Tutturma işlemi mazgala kalemi ile taşın çevresindeki metali çepeçevre kuşatılmış bir
şekilde sıvanmasıyla mümkün olur. Uzmanlık isteyen bir yöntemdir. Taşı takıda tutan bir şey
yokmuş gibi his verir.
Daha çok modern tasarımlarda tercih edilen bir yöntemdir. Ağırlıklı olarak round
(yuvarlak) kesimli taşlar için uygulanır. Tasarım olarak zeminde görünmesi istenen taş için
uygulanır.Alyans,kravat iğnesi,kolye uçları vs.
Örnek olarak yüzük seçilmiştir,diğer takıların üzerine de uygulanabilir.
MEGEP
Taşın montür zemininde herhangi bir tutucu elaman (tırnak ve güverse) olmadan direkt zemine tutturulmasıdır.Taş me...
Degerli Tasların Kesim Bicimleri
Değerli Taşların Kesim Biçimleri
- Yuvarlak
- Damla
- Oval
- Kalp
- Zümrüt kesim
- Markiz
- Üçgen
Şekil : Değerli taş kesimleri
MEGEP- ANKARA
Değerli Taşların Kesim Biçimleri Yuvarlak Damla Oval Kalp Zümrüt kesim Markiz ...
Sentetik Taşlar
Sentetik Taşlar
Her türlü renk ,kesim veölçülerde üretimi yapılmaktadır. Her türlü sert ve yarı
yumuşak maddelerden kimyevi yollarla üretilip silisyumla renklendirilen kıymetsiz taşlardır.
Ayrıca renksiz kristalden de ( CZR ) sentetik taşlar günümüzde üretilmektedir.
MEGEP -ANKARA
Sentetik Taşlar Her türlü renk ,kesim veölçülerde üretimi yapılmaktadır. Her türlü sert ve yarı yumuşak maddelerden kimye...
Tek tas yuzuk alacak erkege kilavuz
- İşte tek taş pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken noktalar:
- Banu TUNA btuna@hurriyet.com.tr
Tek taş yüzük alacak erkeğe kılavuz
Evlenme teklifi, söz, nişan ve düğün sezonu açıldı sevgili okurlar. Bu aralar en çok kız isteme, söz ve nişan faaliyetleri görülmekte. Artık nikah ve düğünler yaza...
Sezon Hürriyet'in 5. katında da açıldı. Yıllardır daha ziyade boşanmalara alıştık, bu sene herkes evleniyor. 2007 yazı sona erdiğinde, 20'lerin sonu 30'larında başında ve bekar kimse kalmamış olacak. Haliyle ortada bir tek taş muhabbetidir almış yürüyor. Kızlar birbirine parmağındaki yüzüğü gösteriyor, erkekler nasıl bir yüzük alması gerektiğini tespit etmeye çalışıyor.
Düşündüm, bu tek taş yüzük seçme sıkıntısı yalnız bizim 5. katta yaşanmıyor olsa gerek. Türk erkeklerine bir hizmette bulunayım, işin inceliklerini öğreneyim dedim ve Diamond Mücevherat'ın sahibi Naci Şenocaklı'ya akıl danıştım.
Naci Bey, sevgiliye pırlanta armağan etme geleneğinin 1477'de Avusturya arşüdükü Maximillian ile başladığını anlattı. Maximillian, sevgilisi Mary'ye pırlanta vererek evlilik teklif etmiş. İşte tek taş pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken noktalar:
Mutlaka güven duyduğunuz adresleri tercih edin. Mücevherciniz, seçimlerinizde sizi bilgilendirip fikir vermeli.
Taşın kesimi önemli. Kesimi düzgün yapılmamış bir taş, vermesi gereken parlaklığı ve yansımayı vermez. Kesimde, ışığın kırılma noktaları çok önemli. Işık, taşın içinde dans etmeli. Ancak doğru kesime sahip olan pırlantalar, ışığı içine alarak ideal parlaklığı ve yansımayı gerçekleştirir.
Taşın rengi de büyük önem taşıyor. Pırlantanın pek çok renk kategorisi var. Bunlar, sarıdan beyaza doğru olan tonlar.
Pırlantayı, ışığı en iyi alacak şekilde tuttuğunuzda, kesim kalitesini, rengini ve lekesini en rahat şekilde görebilirsiniz.
Çiftin yaşı, nasıl bir model seçileceğinde etkili. Gençler daha abartısız, daha ufak taşlı modelleri tercih etmeli. Yaşça daha olgun çiftler kendini daha çok gösteren tek taşları seçebilir. Tek taşın karatı kadar, montürünün tasarımı da çok önemli. Genç çiftler ince, sade ve kibar montürleri tercih etmeli.
Seçilen taş boyutunun yüzükle uyumu da çok önemli. Taş, montürün üzerinde tıpkı bir çiçeğin üzerine konmuş kelebek gibi durmalı.
Kaliteli bir taş seçerken göz önünde bulundurmanız gereken 4 ana ölçü var. Bunlar 4C olarak adlandırılıyor. Karat ağırlığı, berraklık, renk ve kesim. Bir taşın ağırlığı ile büyüklüğünü karıştırmamak gerekiyor.
Aynı karat ağırlığındaki iki pırlantanın fiyatı değişik olabilir. Bunun nedeni berraklık, renk ve kesimlerinin farklı olması. En değerli pırlanta renksiz olan. Pırlantada, doğanın parmak izleri olarak adlandırılan lekeler bulunuyor. Bu lekelerin sebebi karbon kristalleri. Lekeler azaldıkça taşın fiyatı da artıyor.
Fazla iri taşlı tek taşlardan ve kaba montürlerden uzak durun. Kibar bir elde, büyük bir tek taş, pek çok insan tarafından görgüsüzlük olarak yorumlanabilir. Daha büyük boyuttaki tek taşları, kolye olarak tercih edin. Pırlantayı seçerken, en büyük pırlantanın en iyisi olacağı düşüncesinden kurtulun.
Sevgilinizin parmak ölçüsünü bilmiyorsanız ve sürpriz yapmak istiyorsanız, biraz maceraya atılmanız gerekecek. Çünkü doğru ölçüyü bulmanın tek yolu, gizlice başka bir yüzüğünü aşırmak. Tek başınıza yapamayacaksanız yakın bir arkadaşından yardım isteyebilirsiniz.
Son bir bilgi: Şampanya bardağına atılan pırlanta yüzüğe bir şey olmaz. Ama elması atarsanız foyası bozulur. Aksiyonlu bir teklif planlayanların aklında bulunsun. Bir de teklifi yaparken, orkide gibi değerli bir çiçek veya çok şık bir mücevher kutusu kullanın.HÜRRİYET
İşte tek taş pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken noktalar: Banu TUNA btuna@hurriyet.com.tr Tek taş yüzük alacak er...
9 Mayıs 2013 Perşembe
Mihlama Hakkında Genel Bilgi
Kıymetli metal alaşımlarından yapılmış takıların(yüzük,küpe,kolye vs.) metal
gövdeleri(montür) üzerine taş takma işlemine mıhlama sanatı denir.Mıhlama takı imalatının
önemli bir aşamasıdır.
Takılara kıymetli metalden daha pahalı olan taşlar da((elmas,zümrüt,yakut,safir)
mıhlanır.Böyle takıların ismi mücevher olur.
Mücevherin albenisini arttıran, değerini ikiye katlayan ustaların çalıştığı bir alandır
mıhlama sanatı.
Kıymetli taşları montürlere mıhlayanlar, yani takıya giysilerini giydirenler,nazlı
olur,az konuşur, susarlar. Gerçekten reklamı ve konuşmayı pek sevmezler.
Haklılar. Usta'yı altın bir montüre pırlanta yerleştirirken yani mıhlarken izlemek
onlara hak vermek için yeter. Luplar, iğne deliğinden küçük boşluklardır ve toplu iğne başı
kadar küçük pırlantalar ile çalışırlar.Usta, hiç konuşmaz haklı olarak. Yaptığı işi anlatmanın
en iyi yolu bu. "Arif olan anlasın "dır.
Kıymetli bir mücevher parçası bulup taşlarını inceleyin, işte o taşları, o sizin
seçmekte, saymakta güçlük çektiğiniz taşları altın montüre mıhlama ustaları yerleştiriyor. Bu
zor iş ne kadar ustalıkla yapılırsa takının değeri o kadar artar.
Kapalıçarşı’da mücevher işiyle uğraşan esnaf söyle diyor: "Bir mıhlama ustası
küçücük bir taşı bile görkemli bir hale getirebilir”.
Bu takı işinin en gizemli yeri mıhlayıcıların tezgahıdır. Onları, taş mıhlarken izlemek
büyüleyicidir.
Elinize kıymetli bir takı geçerse onu takmadan önce uzun uzun inceleyin, onun için
dökülen emeği düşünün ve onu güzel taşıyın, bu uğurda dökülen emek bunu fazlasıyla
hakkediyor.
Mıhlama basit bir taş takma işi gibi görünebilir ancak son derece önemli görevleri
üstlenmiş olan mıhlayıcı ustaları, hem işletmeye hem de ülke turizmi ve ekonomisine büyük
katkı yapmaktadırlar.
MEGEP
(MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN
GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)
KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
MIHLAMA
ANKARA 2006
Kıymetli metal alaşımlarından yapılmış takıların(yüzük,küpe,kolye vs.) metal gövdeleri(montür) üzerine taş takma işlemine mıhlama...
Kuyumculukta kullanılan tasların seçimindeki parametreler
Kuyumculukta Kullanılan Değerli Taşlara Giriş
Yeryüzünde 2000 mineral vardır. Günümüzde kuyumculukta kullanılanların sayısı çok
daha sınırlıdır..Taş bilimine gemoloji denir.Taşları değerlendiren taş
eksperleridir.Kuyumculukta kullanılan taşların seçiminde aşağıdaki parametreler dikkate
alınır:
- Renk
- Kesim
- Sertlik
- Parlaklık
- Saflık
- Renk
Aynı mineralin farklı renklerde olanı vardır.Bu durum taş yatağının özelliğinden
kaynaklanmaktadır.Örneğin;Kuvars genellikle renksizdir.Fakat mor,sarı,kahverengi,kırmızı
olabilir.
- Kesim
Taşı gösteren kesimidir.Taş diğer özelliklerini doğadan almasına karşın kesimi insan
eliyle yaratılan tek özelliktir. Kesim şekilleri, yuvarlak, damla, oval, kalp,zümrüt, markiz,
üçgen, olmakla birlikte,taşın yüzeyine faseta (tıraş), cabochon (kapşon) bombeli yüz
kesimleri olan da vardır.
- Sertlik
Atomları bir arada tutan bağlar bir mineralin sertliğini belirler.1812 yılında
Avusturyalı mineralog Friedrich Mohs bugün hala kullanılan bir sertlik ölçeği oluşturdu.On
mineral seçerek sıraladı.Her mineral sadece ölçekte kendinden bir altta kalan minerali
çizebiliyordu.Bir mineralin ölçeğin neresinde olduğunu bulmak için tırnağınızı(sertliği2,5)
ve bir çakı(sertliği5,5)kullanabilirsiniz.En az 6 sertlik derecesine sahip mineraller camı
çizerken camın kendisi apatiti ve altındaki diğer mineralleri çizecektir.Mohs ölçeğinde
mineraller arasında aralıklar eşit değildir.Elmas ,talktan yaklaşık 40 kat daha
sertken,korindon sadece 9 kat serttir.Sertlik numaraları aşağıdaki gibi sıralanır.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
Talk Jips Kalsit Flüorit Apatit Ortoklaz Kuvars Topaz Korindon Elmas
Tablo 1.1: Mohs sertlik numaraları dizisi
Sertlik kavramının taş seçiminde anlamı,taş ne kadar sertse o kadar değerlidir.En sert
taş elmastır. Sertliği 10’ dur.En değerli taş elmastır.
Yarı değerli taşlar 4-8 arası sertliğe sahiptir.4’ ün altı sertliğe sahip taşlar
kuyumculukta fazla rağbet görmez.
- Parlaklik
Takının albenisini artıran özelliklerinden birisidir.
• Metal parlaklığına örnek: pirit
• Cam gibi parlak örnek: kuvars, zümrüt
• Elmas gibi parlak örnek: elmas, seruzit
• Sedef gibi parlak örnek: mika, jips, talk
• Reçine gibi parlak: örnek: sfalerit
• İpek gibi parlak örnek: asbest, jips
• Yağlı gibi parlak örnek:flüorit,kükürt,zirkon
- Saflık
Taşın saf olması istenilen bir özelliktir.Yani empürite (istenilmeyen maddeler) taşın
homojen yapısını bozar değerini düşürür.Pırlantada lüple görülebilen karbon noktaları
baltalar,çizgiler vs. ne kadar az ise o kadar değerlidir ve az bulunur.Empürite aynı zamanda
pırlantanın parlaklığını,ışık yansıtma yeteneğini etkilerler.
ARAŞTIRMA
Araştırma işlemleri için internet ortamı ve kuyumculuk taşlarının satıldığı mağazaları
gezmeniz gerekmektedir. Kuyumculuk taşlarının kullanım şekil ve amaçları için ise bu
taşları kullanan kişilerden ön bilgi edininiz.
MEGEP
(MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN
GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)
KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
MIHLAMA
ANKARA 2006
Kuyumculukta Kullanılan Değerli Taşlara Giriş Yeryüzünde 2000 mineral vardır. Günümüzde kuyumculukta kullanılanların sayısı çok...
Kuyumculuk sektorunde geleneksel deger zinciri
Kuyumculuk sektöründe geleneksel değer zinciri açısından bir değerlendirme yapıldığında
ise zincirin kıymetli metallerden bir montür tasarlayıp uygulamaya geçiren sadekarların
etrafında oluştuğunu gözlüyoruz (Şekil 3). Sadekarlar, taşlı ya da taşsız mücevherlerin
değerli madenlerden yapılmış olan kısımlarını üreten, dolayısıyla ileri düzeyde form ve
malzeme bilgisi olan, küçük el aletleriyle tamamen sanat ve yaratıcılığa dayalı olarak
(yüzük, küpe ve bilezik gibi) geniş bir yelpazede ürünler imal edebilecek kapasiteye sahip
kişiler olarak tanımlanmaktadır. Bu niteliğe sahip ustalar, henüz taşları takılmamış ve
cilalanmamış ürünlerin “sade”sini hazırlayıp, gerekli durumlarda çok sayıda farklı alanda
uzmanlaşmış atölye ile birlikte çalışabilen, dolayısıyla geleneksel kuyumculuk değer
zincirini büyük oranda yönetme becerisine sahip sanatkarlar olarak sektörde
farklılaşmaktadırlar.
Değer zincirinin ilk halkalarından birini oluşturan ocakçılar, başta altın olmak üzere
kıymetli madenleri kuyum ve mücevher üretiminde kullanılmak üzere hazırlarlar. Bu
ustalar eritme ocaklarında ısıl işlem uygulayarak altını eritip, çubuk ve levha formunda
döktükten sonra, haddelerden geçirerek tel formuna getirirler. Ayar evleri altının ayarını
ölçmek amacıyla işlem yapan atölyelerdir 6 . Bu aşamalardan sonra sadekarlar, yapacakları
montürün gerektirdiği ölçüde çeşitli atölyelerle ısmarlama işler yaptırmak üzere ilişki
kurmaktadır. Bu aşamadaki ustalar arasında yer alan mıhlayıcılar, kıymetli veya yarı
6 Geleneksel değer zincirinde ocakçılar gerekli durumlarda sadekarlar için astar üretme görevini de
üstlenmekteydi. Ancak 1970’li yıllar ile birlikte döküm tekniğindeki gelişmelere paralel olarak, dökümcü adı
altında ve parafinden yapılmış ürünlerin alçı kalıplarının çıkartılması ve değerli madenin bu kalıplara
dökülerek şekil verilmesi işi ile uğraşan yeni bir uzmanlaşma alanı ortaya çıkmış, dolayısıyla ocakçıların bu
rolü azalmıştır. kıymetli taşları, ürünün metal kısmı üzerine tırnak veya güverse teknikleri kullanarak
yerleştiren ustalardır. Kakmacılar ise altın veya gümüş levhaları ısıtarak kaplama veya
kabartma yapıp şekil veren kimselerdir. Kalemkarlar çelik kalemler kullanarak değerli
madenler üzerinde desen ve şekiller oyan veya yazı yazan ustalardır. Mineciler maden
oksidi ve toz cam karışımı ile meydana gelen mineyi önceden hazırlanan takının üzerine,
yuvalar ve oyuklar açarak veya tel hücreler yaparak içerisine dolduran ustalardır (Akın,
2008: 4-7).
Şekil 3. Kuyumculuk sektöründe geleneksel değer zinciri
Kaynak: yazar tarafından oluşturulmuştur.
Değer zincirinin son halkalarında yer alan cilacılar ise ürünlerin üzerindeki zımpara izlerini
kaldırıp madene parlaklığını verek ustalardır. Sözü edilen bu geleneksel meslek dallarının
yanında, bitmiş ürünü tamamlayan (küpe arkası, klips gibi) yarı mamüllerin veya üretim
aşamasında kullanılan kimyasalların tedariğini yapan çok sayıda işletme de geleneksel
değer zinciri içerisinde yer almaktadır. Zincire en son eklenen ramatçılar altın ve gümüş
işleyen atölyelerden çıkan çöp ve artıkların yakma ya da elektroliz yoluyla geri
kazanılması işi ile uğraşan kişilere denmektedir. İfrazcı ramatçılardan, kuyum
atölyelerinden veya piyasadan elde ettikleri külçe ve hurda altını 24 ayar saf altın haline
getirenlere denmekte, gerek ramatçı, gerekse de ifrazcı bu özellikleri ile bir bakıma “çöpü”
bile kıymetli olan kuyumculuk sektöründe geri kazanım anlamında önemli roller
üstlenmektedir.
Ne var ki, İstanbul’da kuyumculuk sektörünün tarihsel gelişim süreci içerisinde yerleşik
hale gelen ve karşılıklı güven ilişkilerine dayalı oluşmuş olan geleneksel üretim zinciri son
yıllarda önemli ölçüde değişmiş ve geleneksel el sanatları olarak değerlendirilen pekçok
meslek alanı kaybolmaya yüz tutmuştur
Kaynak Yazar:
İstanbul’da Kültür Ekonomisini Döndüren Çarklardan biri:
MÜCEVHER TASARIMI VE
KUYUMCULUK
Temel Yapısal Özellikler, Fırsat ve Tehditler, Politika Önerileri
Sektörel Araştırma Raporu
Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi
Kuyumculuk sektöründe geleneksel değer zinciri açısından bir değerlendirme yapıldığında ise zincirin kıymetli metallerden bir ...
Türkiye’de kuyumculuk piyasası- Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Türkiye’de kuyumculuk piyasasını konu alan araştırmalar, sektörün tarihsel gelişim
sürecinde ortaya çıkan ikili iç piyasa yapısının günümüzde de varlığını
sürdürdüğüne işaret etmektedir. Bilgin’e göre geleneksel müşteri, altın takının yatırım
değerine daha fazla önem veren, düğün ve nişan gibi sosyal gerekleri yerine getirmek
amacıyla takı satın alan kesimi temsil etmektedir. Bu grupta yer alan bireyler kuyum
ürünleri alırken ileride nakit paraya dönüştürülme olasılığını göz önünde tutarak en az
değer kaybedecek, işçilik değeri en az olan ürünleri tercih etmektedir. Diğer taraftan, takıyı
süslenme amacıyla alan ve bir itibar aracı olarak gören tüketiciler ise markalı ürünlere
yönelmektedir (Bilgin, 2006).
Güngör ve Özdemir’in (2009) bulguları da bu durumu doğrular niteliktedir. Buna göre
çalışan bayanların kuyum ve mücevher eşyası tüketim tercihlerini beş temel faktör
belirlemekte ve üretici firma adı %30’luk bir oranla bayanların takı tercihlerinde aradıkları
nitelikler arasında ilk sırayı almaktadır. Takıda kullanılan taş, takının modeli ve ayarı
sırasıyla ikincil öneme sahip özellikler arasında değerlendirilirken, fiyat %8’lik bir önem
derecesi ile bu beş faktör arasında sonuncu sırada gelmektedir.
Kuyumculuk sektöründe takı ve aksesuar markalarına ilişkin 2008 yılında yapılan bir
başka araştırma ise Türkiye’de kuyumculuk sektörünün tüketim ucuna ilişkin önemli
ipuçlarını ortaya koymaktadır (Sibermetrik, 2008). Buna göre, altın mücevher alanında
marka adı belirtilmeksizin ilk akla gelen firmaların başında %19.8 ile Altınbaş, %16.9 ile
Atasay, %6.2 ve %3.5 ile Goldaş ve Gold gelmektedir. Araştırma sonuçlarına göre, altın
mücevher tüketiminde en sık kullanılan ürün %22.2 ile yüzük, %12.3 ile küpe, %11.7 ile
22 ayar bilezik gelmekte iken, araştırmaya katılanların yaklaşık %45’i yılda en az bir kez
altın ürünü satın aldıklarını belirtmişlerdir. Araştırmada ödeme biçimi olarak tüketicilerin
önemli bir bölümünün (%90.2) alışverişlerinde nakit para kullandıkları ortaya konmuştur.
Bununla birlikte, araştırmaya katılanlar arasında kentte oturan 20 yaş ve üzeri kadın
nüfusun yaklaşık %60’ı satın aldığı markayı 5 yıl ve daha uzun bir süredir tercih ettiğini
belirtmişlerdir.
KAYNAK:MÜCEVHER TASARIMI VE
KUYUMCULUK
Temel Yapısal Özellikler, Fırsat ve Tehditler, Politika Önerileri
Sektörel Araştırma Raporu
Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi
Türkiye’de kuyumculuk piyasasını konu alan araştırmalar, sektörün tarihsel gelişim sürecinde ortaya çıkan ikili iç piyasa ...
Trabzon hasiri hakkinda bilgi
Trabzon Hasırı Nedir?
Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır.Örgü şeklinin teknik kökeni çok eski çağlarda ki şövalyelerin zırhının örgü şekline dayanır. İlk olarak Trabzon Hasır, beylerin kılıçlarına kemer olarak üretilir ve sonradan takı eşyasına dönüşür.Trabzon’un bir ticaret şehri oluşu ve ipek yolu üzerinde bulunuşu sebebiyle bu takı sanatı günümüze kadar yaşama şansı bulur.
Trabzon Hasarı 900 ayar Gümüş ve 22 (916)ayar Altın olarak üretilmektedir.Çok özenli işlemler sonuncunda 0.3 mm ve 0.35 mm kalınlığında oluşturulan Hasır teli il olarak Trabzon’un örücü bayanlarına örmeleri için verilmektedir.Yüzyıllardır bu Sanatı yaşatan örücü bayanların, hünerli ellerinde uzun sureli uğraşlarla şekillenen Hasır örgüler sonra atölyelerimizde değerli ustalarımız tarafından takı olarak hazırlanır.Hasır atölyelerde bir çok önemli ince işlemden geçer.Sonra yine atölyelerde çeşitli toka tasarımlarıyla farklılık ve çeşitlilik kazanır.
Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır.Örgü şeklinin teknik kökeni çok eski çağlarda ki şövalyelerin zırhının örgü şekline dayanır. İlk olarak Trabzon Hasır, beylerin kılıçlarına kemer olarak üretilir ve sonradan takı eşyasına dönüşür.Trabzon’un bir ticaret şehri oluşu ve ipek yolu üzerinde bulunuşu sebebiyle bu takı sanatı günümüze kadar yaşama şansı bulur.
Trabzon Hasarı 900 ayar Gümüş ve 22 (916)ayar Altın olarak üretilmektedir.Çok özenli işlemler sonuncunda 0.3 mm ve 0.35 mm kalınlığında oluşturulan Hasır teli il olarak Trabzon’un örücü bayanlarına örmeleri için verilmektedir.Yüzyıllardır bu Sanatı yaşatan örücü bayanların, hünerli ellerinde uzun sureli uğraşlarla şekillenen Hasır örgüler sonra atölyelerimizde değerli ustalarımız tarafından takı olarak hazırlanır.Hasır atölyelerde bir çok önemli ince işlemden geçer.Sonra yine atölyelerde çeşitli toka tasarımlarıyla farklılık ve çeşitlilik kazanır.
Trabzon Hasırı bayanlara daha çok kemer, bilezik ,gerdanlık, küpe, yüzük, broş olarak sunulur.Erkeklere daha çok kravat iğnesi ve kol düğmesi olarak sunulur. Trabzon Hasırı Trabzon El Sanatı ürünlerinin en önde gelen ürünüdür ve tüm Dünya'ya Trabzon'dan pazarlanır. Türkiye de ise ağır El Sanatı takı olarak 1. Sırada tercih edilir. Hasır’ın bir önemli özelliği de geri dönüşümünde diğer takılar gibi para kaybı olmamasıdır.Trabzon Hasırı çok kullanışlı olmakla beraber sağlamlığı torunlara bırakabilmesinin en büyük sebebidir.El emeği göz nuru oluşu da onu çok tercih edilen bir takı olarak hala Dünya'nın ve Türkiye’nin gündeminde olmasını sağlar. |
Trabzon Hasırı Nedir? Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır.Örgü şeklinin teknik kökeni çok es...
sahte tektas pirlantalar elmaslar silikonlu pirlanta
sahte tektaş pırlantalar elmaslar silikonlu pırlanta
Dikkat elmasınız silikonlu çıkabilir
Değerli ve yarı değerli taş bilimiyle amatör ve profesyonel olarak ilgilenenlerin kurduğu Gemoloji Derneği, değerli taş piyasasında ahlaki yükümlülüğünün önemine dikkat çekti.
Türkiye `de giderek gelişen değerli ve yarı değerli taş sektöründe sertifikalı taş kullanımının esnafa `zul geldiği`, pırlanta yerine `zımpara`, kehribar yerine plastik, akuamarin yerine `sentetik spinel` satın alınması gibi sürprizlerle karşılaşılabileceği bildirildi. Elmaslarda `silikon`un da pürüz gidermede kullanıldığı anımsatıldı. Değerli ve yarı değerli taş bilimiyle amatör ve profesyonel olarak ilgilenenler tarafından kurulan Gemoloji Derneği , İstanbul Kadıköy `ün antik çağdaki adı olan ve aynı adlı değerli taşın çıktığı yer olan Kalsedon adlı dergi yayımlamaya başladı. Dergide yer alan `Süstaşı Alım Satımında Sizleri Bekleyen Tehlikeler` başlıklı makalede, bugün hemen her cevherin sentetiğinin üretildiği ve mücevher imalatında yoğun olarak kullanıldığı belirtildi. GERÇEĞİYLE SENTETİĞİ AYIRDETMEK ZOR Sentetik taşların doğadakilerle aynı optik, fizik ve kimyasal özelliklere sahip olduğu belirtilen makalede, bu taşların birbirlerinden zor ayırt edilebildikleri ancak özel laboratuarlarda deneyimli gemologlar (süs taşı uzmanları) tarafından tanınabilecekleri kaydedildi. Sektörde yanlış bilgilerle tahmin yapmaya çalışmanın `hüsranla` sonuçlanabildiğine dikkat çekilen makalede, `İnci diye satılan boncuklar, kehribar diye satılan plastikler, taş diye satılan camlar hepsi birer taklit örneğidir. Bir süs taşı her ne ise o isim altında özellikleri belirtilerek satılmak zorundadır. Mavi topazı veya sentetik spineli `akuamarin` adı altında satmak etik kurallara aykırı olup müşteriyi kandırmaktan başka bir şey değildir` denildi. Gemoloji Derneği , Türkiye `de sertifikalı satış yapan firmaların bulunduğunu, birçok firmanın da sisteme geçiş hazırlığı yaptığını da kaydetti. DİKKAT ELMASINIZ `ZIMPARA TAŞI` OLABİLİR Makalede şu örneğe yer verildi: `1998 yılında Charles & Coulvard diğer adıyla C3 Inc ., pırlantayı aratmayacak güzellikte olduğunu iddia ettikleri bir taklidi `Moissanite` adı altında ilk kez piyasaya sürdüler. New York `ta on ünlü kuyumcuya sunulan bu taş tam sekiz kuyumcu tarafından `pırlanta` diye kabul gördü. Moissanite aynı bir Truva Atı gibi kaleyi içeriden fethetmişti. Elmas test cihazlarını kandıran, neredeyse pırlanta kadar sert olan bu maden aslında bizlere hiç de yabancı değildi. Sanayide, iş yerlerinde, hatta evlerimizde kullandığımız zımpara taşı şekil değiştirip pırlanta kesimli kıyafetiyle takılarda boy göstermeye başladı… Nitekim piyasanın deneyimsizliğinden yararlanan bazı fırsatçılar bu taşları pırlanta diye pazarladılar. Moissanite satmak suç değildir ama onu pırlantaymış gibi satmak hem ahlaka aykırıdır hem de ticaret hukukunda suç teşkil eder.` SİLİKON SONUNDA ELMASA GİRDİ Değerli taş sektöründe `boyama, ısıtma, yağlama, silikonla çatlak doldurma, lazer tedavisi, kaplama, radyasyon ve difüzyon` gibi kimi iyileştirme yöntemleri bulunduğunu belirten Gemoloji Derneği , Türkiye `de `silikonlu taş` konusunun sık sık gündeme geldiğini kaydetti. Elmasların içinde bulunan çatlak ve dilimlenmelerin önceleri silikonla sonraları formülü gizli özel reçinelerle doldurulduğuna değinilen makalede, `Eski bir alışkanlık olarak halen bu tür işlem görmüş taşlara yanlış olarak `silikonlu taş` denilmektedir. Mıhlanırken asit ve ateşe duyarlı olduklarının bilinmesi gereken bu işlem görmüş pırlantaları daha ekonomik bir alternatif olarak güvenli kullanmak müşteri tercihine kalmış bir seçimdir` denildi. Kahverengiye çalan elmasların beyazlaştırma işlemine tabi tutulduklarına değinilen makalede Gemoloji Derneği , `İşlem öncesi ve sonrası birim fiyatlarda önemli farklar oluştuğu için tüketicinin korunması açısından her tür işlem gören taşların alım ve satımında bu hususun açıkça belirtilmesi hem ticari hem de ahlaki bir yükümlülüktür` uyarısında bulunuldu. Makalede, `Dış ülkelerde yaygın olan sertifika kullanımı hala ülkemizde esnafa zul gelmekte ve sanki satışı olumsuz etkileyecek ya da kendisine duyulan güveni zedeleyerek müşteri kaybına neden olacakmış gibi üvey evlat muamelesi görmektedir. Tam tersine bağımsız bir müessesenin vereceği sertifika esnafın omuzlarından büyük bir yükü kaldıracak ve artık `bana güvenin` yerine `buyurun işte sertifikası` demenin rahatlığını getirecektir` denildi. Makaleye göre değerli ve yarı değerli taş piyasası ve hobisinin en fazla geliştiği ülkelerden ABD `de, yasal olarak satıcı sattığı taşların ne tür işlemlerden geçtiğini belirten kodları etiketlerinde kullanmakla yükümlü bulunuyor. Ayrıca tüm satışlarda satıcının beyanı doğru kabul ediliyor, aksi kanıtlandığında çok büyük cezalar veriliyor. Müşteri, aldatıldığını düşündüğü durumlarda kredi kartı ödemesini durdurabiliyor ya da ödenen miktar kendisine iade ediliyor. Kredi kartı kuruluşları da sürekli yanlış yapan mağazaların kart tahsil etme yetkisini iptal ediyor
tektaş blog
sahte tektaş pırlantalar elmaslar silikonlu pırlanta Dikkat elmasınız silikonlu çıkabilir Değerli ve yarı değerli taş bilimiyle am...
Pırlanta'daki karat nedir ? pirlanta ve mucevher
Pırlanta'daki karat nedir ?
Karat Ağırlığı
Karat pırlantanın ağırlığını ifade eden ölçü birimidir. Elmas’ın ilk bulunduğu yer olan Hindistan’da keçiboynuzunun çekirdeği esas olarak alınır ve 1 karat 200 miligram ağırlığındadır (yani 1 gramın beşte biri kadar hafif).
Karat pırlantanın ağırlığını ifade eden ölçü birimidir. Elmas’ın ilk bulunduğu yer olan Hindistan’da keçiboynuzunun çekirdeği esas olarak alınır ve 1 karat 200 miligram ağırlığındadır (yani 1 gramın beşte biri kadar hafif).
Mücevher sektöründe genellikle 1 karattan daha düşük ağırlıkta taşlar satılmaktadır. 1 karat 100 puan olarak belirlenir. Yarım karat 50 puandır ve 0.50 ct şeklinde yazılır. Yandaki resimde pırlantaların birebir büyüklükleri ve karat numaraları gösterilmiştir.
Bir taşın ağırlığı ile büyüklüğünü karıştırmamak gerekir. Aynı karat ağırlığındaki iki pırlantanın fiyatı diğer 3C özelliğine göre (berraklık, renk ve kesim) aynı olmayacaktır.
Ağır ve büyük pırlantalar zor bulunduğu için pırlantanın değeri de karat ağırlığıyla orantılı olarak artmaktadır. Ancak pırlanta alırken en büyük pırlantanın en iyisi olacağı düşüncesinden kesinlikle kurtulmanız gerekir. Bir pırlantanın değeri büyüklüğüne göre değil rehberimizde detaylarıyla anlattığımız 4C özelliğine göre belirlenir.
Pırlanta'daki karat nedir ? Karat Ağırlığı Karat pırlantanın ağırlığını ifade eden ölçü birimidir. Elmas’ın ilk bulunduğu y...
8 Mayıs 2013 Çarşamba
Pirlanta Sarrafi Hakkinda
Pırlanta Sarrafı… Türkiyenin Online Pırlanta danışmanı ..
Türk tüketicilerine ve pırlanta
hayranlarına, pırlantayı tanıtmak, sevdirmek ve pırlanta alırken dikkat
edilmesi gereken hususları öğreten kar amacı gütmeyen bir web sitesidir.Eğer pırlanta
ürünleri hakkında sizlerde oldukça ilgi gösteren ve hayran alakalı
kişilerden iseniz sizleri Pırlanta Sarrafı’nı takip edebilirsiniz. Pırlanta
ürünler bildiğiniz gibi herkesin hayran olduğu dünya üzerindeki en pahalı ve en
değerli taşlardan biri olarak kullanılmaktadır. .*Pırlanta kampanya
ürünleri hakkında bilgi almak veya pırlanta
markaları hakkında akıllarınıza takılan sorulara cevap
bulmak isterseniz ;
Türkiyenin Online Pırlanta danışmanı “Pırlanta Sarrafı” sizlere
yardımcı olacaktır.
Pırlanta Sarrafı … Türkiyenin Online Pırlanta danışmanı .. Türk tüketicilerine ve pırlanta hayranlarına, pırlantayı tanıtmak, sev...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
11 Mayıs 2013 Cumartesi
En Pahali Anneler Günü Hediyesi
Hediyeteyze.com- Küçükken özellikle maddiyat açısından annelerimize almak isteyipte alamadığımız sonucunda ellerimizle çiçeklerle annemizin anneler gününü kutladığımız epey günler olmuştur. Çocukluk döneminden kalan ukteler kişilerin gelecek zamandan daha çok şey beklemesine sebep oluyor. Hayallerin büyümesiyle birlikte geleceğe dair eylemlerimiz de o derece artış gösteriyor. Çocukken annemiz için topladığımız rengarenk çiçekler bile annemizi sanki ona dünyaları vermişçesine mutlu ederdi. Eee dönemsel olarak insan her an istediği şeyleri alamayabiliyor dolayısıyla ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız icap eden durumlarda oluyor. Annenizin hakkınızdaki fikirleri kadar güzel ve renkli çiçekleri uzatan ellerinizin bir gün annenize hediyelerin en değerlisini de vereceğini düşünmeniz bile sizi o günlere ulaştırmak için yeterli.. Belki de o günlere ulaştınız ve dolayısıyla şu an sayfamızı bu sebepten inceliyorsunuz o zaman size çok hoşunuza gideceğini düşündüğümüz annelerin beğenisini kazanacak en pahalı anneler günü hediyelerini sunuyoruz..
En Şık ve Pahalı Anneler Günü Hediyeleri
Bayanların yüreğini hoplatan hediye seçeneklerinden birisi de pırlantalardır. Yükte hafif pahada ağır bir hediye almak istiyorsanız ilk tercihiniz pırlantalardan yana olsun. Örgü desenli bu pırlanta modeli annenizin çok hoşuna gidecek.
Annelik duygusu gördüğümüz kadarıyla insanın sahip olabileceği en huzur dolu duygulardan birisi. Anne olduktan sonra tüm öfkesinden kurtulan insanlar tanıyoruz. Nasıl bir sihirli dokunuştur bu öyle değil mi? Nasıl bir hissiyat ve nasıl bir sahipleniş? Annelik içgüdüsünü görsel olarak ifade edebilecek en özel kolyeyi sizin için seçtik. Anneler evlatlarını yaşama sebebi olarak görürler. Çünkü dünyaya gelen çocukla annenin hayatında mutlu bir sayfa açılmıştır ve bu sayfa da anneler için unutulmaz bir dönemdir. Anne karnındaki bebeği pırlanta taş ile sembolize eden bu şık kolye anneler gününde annelere alınabilecek en pahalı ve ideal hediyelerden..
Araba tutkusunun sadece beylerde mi olduğunu zannediyorsunuz? Hıhh hiçte bile. Bayanların araba tutkusu daha başkadır hatta ve hatta annelik içgüdüsüyle yaklaşırlar araçlarına.. Bağlılıklarını tahmin bile etmeniz imkânsız dolayısıyla. Annenize yükte de pahada da ağır bir hediye almak istiyorsanız arabadan daha güzel bir öneri mi olur? İmkânınız varsa düşünmenize bile gerek yok. Annenizin içinden geçenlere nokta atışı yaparak şaşırmasına sebep olmak sizin elinizde.
Evinize bir misafir teşrif edecek olsa annenizin eli ayağı birbirine karışıyor öyle değil mi? Çünkü misafir demek tüm bayanlar için saygıyı çağrıştırıyor. Hemen misafirlere sunulacak ikramlar hazırlanmaya başlanıyor.. Günlük kullandığınız yemek setiniz kalkıyor ve onun yerine misafirlere özel olarak alınmış yemek takımı geliyor. Ve son noktada böylece konmuş oluyor. Annenizin misafirler geldiği zaman imdadına yetişen yemek takımını yenilemeniz annenizi eminiz çok mutlu edecek.
Bayanların morali bozuk olduğunda ya görsel açıdan kendilerinde bir değişiklik yaparlar ya da kendilerini tamamen ev işlerine verirler. Bu arada bayanların ev düzenini değiştirmeleri bile onları mutlu ediyormuş. Bilimsel açıdan kanıtlanmış bu gerçeği anneniz üzerinde denemeye ne dersiniz? Nasıl mı? Anneler gününde annenize koltuk takımı alarak tabii.. Mor düşkünü bir anneniz varsa bu sürpriziniz karşısında gözyaşlarını tutamayabilir söylemiş olalım.
Kendi gözlemlerimize göre annelerin de artık bilgisayarda epey vakit geçirdiğini bilgisayarlara bayağı aşina olduklarını gördük. “Annelerin hoşuna gidecek pahalı nasıl bir hediye alınır? ” diye düşünürken aklımıza laptop geldi. Eee madem bilgisayarda fazla oyalanmamıza kızan annemizde bilgisayar kurdu o zaman ona hediye edebileceğimiz laptop makbul bir sürpriz olur. Siz ne dersiniz? Bilgisayarınızı annenizle ortaklaşa kullanmak istemiyorsunuz bu hediye fikri sizin de işinize yarayacak demektir.
Samsung Galaxy S4 son teknoloji harikaları arasında en çok ses getirenlerden.. Teknolojiye meraklı olan annenize değerli bir armağan sunmak istiyorsanız size kesinlikle bu telefon modelini öneririz. Eğer anneniz dokunmatik telefon teknolojisine alışkın değilse ilk dönemler siz de annenize telefonu öğretme bahanesiyle bu telefonun tadını çıkarabilirsiniz. Bu ürün kuşkusuz, annenizin unutamayacağı hediyelerden biri olacak.
Bayanların takıntıları arasında yer alan parfüm kokularının beğeni kazanması kişiden kişiye değişen bir durumdur. Ancak yakından tanıdığınız annenizin hangi kokulardan hoşlanacağını bilirsiniz. Etkileyici kokular kategorisinde yer alan bu pahalı parfüm annenize sizi hatırlatıcak ve parfümü her kullanışında sizi yanında hissedecek.
Bir bayana ne kadar şık olduğunu, güzel göründüğünü söylediğinizde bilin ki sizden iyisi olmayacaktır. Görünüşe önem veren hanımlar kusursuz olmaya özen gösterirler. Bunu da aksesuarları, kıyafetleri, ayakkabıları aracılığıyla gerçekleştirirler. Annenize kendisini daima iyi hissettirecek bir hediye almak istiyorsanız tercihinizi görünüş açısından oldukça ilgi çeken bu topuklu ayakkabıdan yana kullanabilirsiniz. Annenizin özgüvenini daha da sağlamlaştıracak bu savarovski taşlarla süslü ayakkabı görenlerin içine işleyecek.
Zamanının çoğunu mutfakta geçiren annenize yapabileceğiniz en büyük iyilik ortamına renk katmanızdır. ” Bu nasıl olacak peki?” diye meraklananlar için hemen açıklayalım.. Mutfakta en çok yer kaplayan gereçler arasında bulunan tencere setlerini yenilemenin vakti geldi de geçiyor bizce.. Annenizin göz zevkine hitap edeceğini düşündüğümüz bu tencere takımı anneler gününde hediye edilebilecek en kullanışlı hediyeler arasında yer alacak.
Kol saati alışkanlığı olan kişinin derdini bir tek aynı sorunu yaşayan bilir. Saatiniz olmadığı zaman kendinizi ayrı bir boşlukta hissedersiniz. Hani bazen kafanızda sorular döner ” Ya ben bir şey yapacaktım ama neydi? ” şeklindeki unutkanlığın hissettirdiklerine benzer saatsiz dolaşmak. Annenize duyduğunuz sevgiyi temsil edecek bu kalpli altın saat göz alıcı şıklığıyla annenizin vazgeçilmezi olacak.
Hem spor hem klasik kısacası ortamına göre giyinen annenize kolundan çıkarmasına gerek kalmayacak bir bileklik hediye etmek nasıl fikir sizce? ” Basit kaçmaz mı? ” diye düşünmeyin. Çünkü savarowski taşlarla döşeli minik topçukları olan bu bileklik direkt göze hitap ediyor. Annenizin narin bileklerinde eminiz daha da güzel duracaktır.
Ayakkabıdan, aksesuarlardan bahsettik şık bir el çantasından bahsetmezsek olmaz. Özel günlerde güzel olmaya özen gösteren bayanların gözü gibi korudukları eşyaları arasında yer alan şık çantalar oldukça rağbet görüyor. Annenize kendisini daha iyi hissettirecek özel mi özel, güzel mi güzel bu çanta annenizin kombinine ayrı bir hava katacak..
Yeryüzünün görünen melekleri olan annelere alınabilecek en uygun hediyelerden birisi özel taşlardan yapılmış kanatlara sahip olan bu melek bibloyu hediye etmek.. Koruyucu meleğimiz olan annemize bundan daha yakışır hediye bulabilir miyiz ki! Anlam derinliğine önem veren anneniz bu hediyenizde şimdiye kadar karşılaşmadığı derinliği yakalayacak.
Anneniz şatafatta abartıya kaçmayı sevmiyorsa bu topuklu ayakkabı tam içine sinecek bir modele sahip o zaman. Tamamen sade bir ayakkabıya bayan gözüyle bakıldığında sıradanlaşmasına sebep olur. Ancak taşlı görüntüsüyle dikkat çeken ( en azından göze hoş gözüken ) bir ayakkabı bayanların daha çok içine sinecektir. Annenizi bu şık ayakkabıyla mutlu etmenin keyfini çıkarın..
Kaynak: HEDİYE TEYZE
10 Mayıs 2013 Cuma
Taşın Kanala Yerleştirilmesi ve Penslenmesi
Taşın Kanala Yerleştirilmesi ve Penslenmesi
Taşların kanala yerleştirilmesinden sonra yanlardan küçük düz puncheslerle taşın
üzerine doğru yatırılarak pens yapılır.Bu son şekillendirmedir.
MEGEP
Amerikan Mihlama
Taşın montür zemininde herhangi bir tutucu elaman (tırnak ve güverse) olmadan
direkt zemine tutturulmasıdır.Taş metale gömülür.Taşın etrafındaki metal kalın bir band gibi
görülür.Hiç bir tırnak gözükmez.Üstten bakıldığında özellikle küçük taşlarda çok düzgün ve
temiz bir görünüm mevcuttur.Sıvama mıhlama yöntemini andırır.İkisinde de tırnak
yoktur.Bu durum insanların aktif yaşamında rahatlık sağlar.En fazla yüzüklerde kullanılır,
kubbe şeklinde taş ortaya konmuş gibidir.
Tutturma işlemi mazgala kalemi ile taşın çevresindeki metali çepeçevre kuşatılmış bir
şekilde sıvanmasıyla mümkün olur. Uzmanlık isteyen bir yöntemdir. Taşı takıda tutan bir şey
yokmuş gibi his verir.
Daha çok modern tasarımlarda tercih edilen bir yöntemdir. Ağırlıklı olarak round
(yuvarlak) kesimli taşlar için uygulanır. Tasarım olarak zeminde görünmesi istenen taş için
uygulanır.Alyans,kravat iğnesi,kolye uçları vs.
Örnek olarak yüzük seçilmiştir,diğer takıların üzerine de uygulanabilir.
MEGEP
Etiketler:
amerikan mıhlama,
amerikan mihlama,
Mıhlama Hakkında Genel Bilgi
Degerli Tasların Kesim Bicimleri
Değerli Taşların Kesim Biçimleri
- Yuvarlak
- Damla
- Oval
- Kalp
- Zümrüt kesim
- Markiz
- Üçgen
Şekil : Değerli taş kesimleri
MEGEP- ANKARA
Sentetik Taşlar
Sentetik Taşlar
Her türlü renk ,kesim veölçülerde üretimi yapılmaktadır. Her türlü sert ve yarı
yumuşak maddelerden kimyevi yollarla üretilip silisyumla renklendirilen kıymetsiz taşlardır.
Ayrıca renksiz kristalden de ( CZR ) sentetik taşlar günümüzde üretilmektedir.
MEGEP -ANKARA
Etiketler:
sentetik elmas,
Sentetik Elmas Nedir?,
sentetik tas,
Sentetik Taşlar
Tek tas yuzuk alacak erkege kilavuz
- İşte tek taş pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken noktalar:
- Banu TUNA btuna@hurriyet.com.tr
Tek taş yüzük alacak erkeğe kılavuz
Evlenme teklifi, söz, nişan ve düğün sezonu açıldı sevgili okurlar. Bu aralar en çok kız isteme, söz ve nişan faaliyetleri görülmekte. Artık nikah ve düğünler yaza...
Sezon Hürriyet'in 5. katında da açıldı. Yıllardır daha ziyade boşanmalara alıştık, bu sene herkes evleniyor. 2007 yazı sona erdiğinde, 20'lerin sonu 30'larında başında ve bekar kimse kalmamış olacak. Haliyle ortada bir tek taş muhabbetidir almış yürüyor. Kızlar birbirine parmağındaki yüzüğü gösteriyor, erkekler nasıl bir yüzük alması gerektiğini tespit etmeye çalışıyor.
Düşündüm, bu tek taş yüzük seçme sıkıntısı yalnız bizim 5. katta yaşanmıyor olsa gerek. Türk erkeklerine bir hizmette bulunayım, işin inceliklerini öğreneyim dedim ve Diamond Mücevherat'ın sahibi Naci Şenocaklı'ya akıl danıştım.
Naci Bey, sevgiliye pırlanta armağan etme geleneğinin 1477'de Avusturya arşüdükü Maximillian ile başladığını anlattı. Maximillian, sevgilisi Mary'ye pırlanta vererek evlilik teklif etmiş. İşte tek taş pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken noktalar:
Mutlaka güven duyduğunuz adresleri tercih edin. Mücevherciniz, seçimlerinizde sizi bilgilendirip fikir vermeli.
Taşın kesimi önemli. Kesimi düzgün yapılmamış bir taş, vermesi gereken parlaklığı ve yansımayı vermez. Kesimde, ışığın kırılma noktaları çok önemli. Işık, taşın içinde dans etmeli. Ancak doğru kesime sahip olan pırlantalar, ışığı içine alarak ideal parlaklığı ve yansımayı gerçekleştirir.
Taşın rengi de büyük önem taşıyor. Pırlantanın pek çok renk kategorisi var. Bunlar, sarıdan beyaza doğru olan tonlar.
Pırlantayı, ışığı en iyi alacak şekilde tuttuğunuzda, kesim kalitesini, rengini ve lekesini en rahat şekilde görebilirsiniz.
Çiftin yaşı, nasıl bir model seçileceğinde etkili. Gençler daha abartısız, daha ufak taşlı modelleri tercih etmeli. Yaşça daha olgun çiftler kendini daha çok gösteren tek taşları seçebilir. Tek taşın karatı kadar, montürünün tasarımı da çok önemli. Genç çiftler ince, sade ve kibar montürleri tercih etmeli.
Seçilen taş boyutunun yüzükle uyumu da çok önemli. Taş, montürün üzerinde tıpkı bir çiçeğin üzerine konmuş kelebek gibi durmalı.
Kaliteli bir taş seçerken göz önünde bulundurmanız gereken 4 ana ölçü var. Bunlar 4C olarak adlandırılıyor. Karat ağırlığı, berraklık, renk ve kesim. Bir taşın ağırlığı ile büyüklüğünü karıştırmamak gerekiyor.
Aynı karat ağırlığındaki iki pırlantanın fiyatı değişik olabilir. Bunun nedeni berraklık, renk ve kesimlerinin farklı olması. En değerli pırlanta renksiz olan. Pırlantada, doğanın parmak izleri olarak adlandırılan lekeler bulunuyor. Bu lekelerin sebebi karbon kristalleri. Lekeler azaldıkça taşın fiyatı da artıyor.
Fazla iri taşlı tek taşlardan ve kaba montürlerden uzak durun. Kibar bir elde, büyük bir tek taş, pek çok insan tarafından görgüsüzlük olarak yorumlanabilir. Daha büyük boyuttaki tek taşları, kolye olarak tercih edin. Pırlantayı seçerken, en büyük pırlantanın en iyisi olacağı düşüncesinden kurtulun.
Sevgilinizin parmak ölçüsünü bilmiyorsanız ve sürpriz yapmak istiyorsanız, biraz maceraya atılmanız gerekecek. Çünkü doğru ölçüyü bulmanın tek yolu, gizlice başka bir yüzüğünü aşırmak. Tek başınıza yapamayacaksanız yakın bir arkadaşından yardım isteyebilirsiniz.
Son bir bilgi: Şampanya bardağına atılan pırlanta yüzüğe bir şey olmaz. Ama elması atarsanız foyası bozulur. Aksiyonlu bir teklif planlayanların aklında bulunsun. Bir de teklifi yaparken, orkide gibi değerli bir çiçek veya çok şık bir mücevher kutusu kullanın.HÜRRİYET
9 Mayıs 2013 Perşembe
Mihlama Hakkında Genel Bilgi
Kıymetli metal alaşımlarından yapılmış takıların(yüzük,küpe,kolye vs.) metal
gövdeleri(montür) üzerine taş takma işlemine mıhlama sanatı denir.Mıhlama takı imalatının
önemli bir aşamasıdır.
Takılara kıymetli metalden daha pahalı olan taşlar da((elmas,zümrüt,yakut,safir)
mıhlanır.Böyle takıların ismi mücevher olur.
Mücevherin albenisini arttıran, değerini ikiye katlayan ustaların çalıştığı bir alandır
mıhlama sanatı.
Kıymetli taşları montürlere mıhlayanlar, yani takıya giysilerini giydirenler,nazlı
olur,az konuşur, susarlar. Gerçekten reklamı ve konuşmayı pek sevmezler.
Haklılar. Usta'yı altın bir montüre pırlanta yerleştirirken yani mıhlarken izlemek
onlara hak vermek için yeter. Luplar, iğne deliğinden küçük boşluklardır ve toplu iğne başı
kadar küçük pırlantalar ile çalışırlar.Usta, hiç konuşmaz haklı olarak. Yaptığı işi anlatmanın
en iyi yolu bu. "Arif olan anlasın "dır.
Kıymetli bir mücevher parçası bulup taşlarını inceleyin, işte o taşları, o sizin
seçmekte, saymakta güçlük çektiğiniz taşları altın montüre mıhlama ustaları yerleştiriyor. Bu
zor iş ne kadar ustalıkla yapılırsa takının değeri o kadar artar.
Kapalıçarşı’da mücevher işiyle uğraşan esnaf söyle diyor: "Bir mıhlama ustası
küçücük bir taşı bile görkemli bir hale getirebilir”.
Bu takı işinin en gizemli yeri mıhlayıcıların tezgahıdır. Onları, taş mıhlarken izlemek
büyüleyicidir.
Elinize kıymetli bir takı geçerse onu takmadan önce uzun uzun inceleyin, onun için
dökülen emeği düşünün ve onu güzel taşıyın, bu uğurda dökülen emek bunu fazlasıyla
hakkediyor.
Mıhlama basit bir taş takma işi gibi görünebilir ancak son derece önemli görevleri
üstlenmiş olan mıhlayıcı ustaları, hem işletmeye hem de ülke turizmi ve ekonomisine büyük
katkı yapmaktadırlar.
MEGEP
(MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN
GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)
KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
MIHLAMA
ANKARA 2006
Kuyumculukta kullanılan tasların seçimindeki parametreler
Kuyumculukta Kullanılan Değerli Taşlara Giriş
Yeryüzünde 2000 mineral vardır. Günümüzde kuyumculukta kullanılanların sayısı çok
daha sınırlıdır..Taş bilimine gemoloji denir.Taşları değerlendiren taş
eksperleridir.Kuyumculukta kullanılan taşların seçiminde aşağıdaki parametreler dikkate
alınır:
- Renk
- Kesim
- Sertlik
- Parlaklık
- Saflık
- Renk
Aynı mineralin farklı renklerde olanı vardır.Bu durum taş yatağının özelliğinden
kaynaklanmaktadır.Örneğin;Kuvars genellikle renksizdir.Fakat mor,sarı,kahverengi,kırmızı
olabilir.
- Kesim
Taşı gösteren kesimidir.Taş diğer özelliklerini doğadan almasına karşın kesimi insan
eliyle yaratılan tek özelliktir. Kesim şekilleri, yuvarlak, damla, oval, kalp,zümrüt, markiz,
üçgen, olmakla birlikte,taşın yüzeyine faseta (tıraş), cabochon (kapşon) bombeli yüz
kesimleri olan da vardır.
- Sertlik
Atomları bir arada tutan bağlar bir mineralin sertliğini belirler.1812 yılında
Avusturyalı mineralog Friedrich Mohs bugün hala kullanılan bir sertlik ölçeği oluşturdu.On
mineral seçerek sıraladı.Her mineral sadece ölçekte kendinden bir altta kalan minerali
çizebiliyordu.Bir mineralin ölçeğin neresinde olduğunu bulmak için tırnağınızı(sertliği2,5)
ve bir çakı(sertliği5,5)kullanabilirsiniz.En az 6 sertlik derecesine sahip mineraller camı
çizerken camın kendisi apatiti ve altındaki diğer mineralleri çizecektir.Mohs ölçeğinde
mineraller arasında aralıklar eşit değildir.Elmas ,talktan yaklaşık 40 kat daha
sertken,korindon sadece 9 kat serttir.Sertlik numaraları aşağıdaki gibi sıralanır.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
Talk Jips Kalsit Flüorit Apatit Ortoklaz Kuvars Topaz Korindon Elmas
Tablo 1.1: Mohs sertlik numaraları dizisi
Sertlik kavramının taş seçiminde anlamı,taş ne kadar sertse o kadar değerlidir.En sert
taş elmastır. Sertliği 10’ dur.En değerli taş elmastır.
Yarı değerli taşlar 4-8 arası sertliğe sahiptir.4’ ün altı sertliğe sahip taşlar
kuyumculukta fazla rağbet görmez.
- Parlaklik
Takının albenisini artıran özelliklerinden birisidir.
• Metal parlaklığına örnek: pirit
• Cam gibi parlak örnek: kuvars, zümrüt
• Elmas gibi parlak örnek: elmas, seruzit
• Sedef gibi parlak örnek: mika, jips, talk
• Reçine gibi parlak: örnek: sfalerit
• İpek gibi parlak örnek: asbest, jips
• Yağlı gibi parlak örnek:flüorit,kükürt,zirkon
- Saflık
Taşın saf olması istenilen bir özelliktir.Yani empürite (istenilmeyen maddeler) taşın
homojen yapısını bozar değerini düşürür.Pırlantada lüple görülebilen karbon noktaları
baltalar,çizgiler vs. ne kadar az ise o kadar değerlidir ve az bulunur.Empürite aynı zamanda
pırlantanın parlaklığını,ışık yansıtma yeteneğini etkilerler.
ARAŞTIRMA
Araştırma işlemleri için internet ortamı ve kuyumculuk taşlarının satıldığı mağazaları
gezmeniz gerekmektedir. Kuyumculuk taşlarının kullanım şekil ve amaçları için ise bu
taşları kullanan kişilerden ön bilgi edininiz.
MEGEP
(MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN
GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)
KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
MIHLAMA
ANKARA 2006
Kuyumculuk sektorunde geleneksel deger zinciri
Kuyumculuk sektöründe geleneksel değer zinciri açısından bir değerlendirme yapıldığında
ise zincirin kıymetli metallerden bir montür tasarlayıp uygulamaya geçiren sadekarların
etrafında oluştuğunu gözlüyoruz (Şekil 3). Sadekarlar, taşlı ya da taşsız mücevherlerin
değerli madenlerden yapılmış olan kısımlarını üreten, dolayısıyla ileri düzeyde form ve
malzeme bilgisi olan, küçük el aletleriyle tamamen sanat ve yaratıcılığa dayalı olarak
(yüzük, küpe ve bilezik gibi) geniş bir yelpazede ürünler imal edebilecek kapasiteye sahip
kişiler olarak tanımlanmaktadır. Bu niteliğe sahip ustalar, henüz taşları takılmamış ve
cilalanmamış ürünlerin “sade”sini hazırlayıp, gerekli durumlarda çok sayıda farklı alanda
uzmanlaşmış atölye ile birlikte çalışabilen, dolayısıyla geleneksel kuyumculuk değer
zincirini büyük oranda yönetme becerisine sahip sanatkarlar olarak sektörde
farklılaşmaktadırlar.
Değer zincirinin ilk halkalarından birini oluşturan ocakçılar, başta altın olmak üzere
kıymetli madenleri kuyum ve mücevher üretiminde kullanılmak üzere hazırlarlar. Bu
ustalar eritme ocaklarında ısıl işlem uygulayarak altını eritip, çubuk ve levha formunda
döktükten sonra, haddelerden geçirerek tel formuna getirirler. Ayar evleri altının ayarını
ölçmek amacıyla işlem yapan atölyelerdir 6 . Bu aşamalardan sonra sadekarlar, yapacakları
montürün gerektirdiği ölçüde çeşitli atölyelerle ısmarlama işler yaptırmak üzere ilişki
kurmaktadır. Bu aşamadaki ustalar arasında yer alan mıhlayıcılar, kıymetli veya yarı
6 Geleneksel değer zincirinde ocakçılar gerekli durumlarda sadekarlar için astar üretme görevini de
üstlenmekteydi. Ancak 1970’li yıllar ile birlikte döküm tekniğindeki gelişmelere paralel olarak, dökümcü adı
altında ve parafinden yapılmış ürünlerin alçı kalıplarının çıkartılması ve değerli madenin bu kalıplara
dökülerek şekil verilmesi işi ile uğraşan yeni bir uzmanlaşma alanı ortaya çıkmış, dolayısıyla ocakçıların bu
rolü azalmıştır. kıymetli taşları, ürünün metal kısmı üzerine tırnak veya güverse teknikleri kullanarak
yerleştiren ustalardır. Kakmacılar ise altın veya gümüş levhaları ısıtarak kaplama veya
kabartma yapıp şekil veren kimselerdir. Kalemkarlar çelik kalemler kullanarak değerli
madenler üzerinde desen ve şekiller oyan veya yazı yazan ustalardır. Mineciler maden
oksidi ve toz cam karışımı ile meydana gelen mineyi önceden hazırlanan takının üzerine,
yuvalar ve oyuklar açarak veya tel hücreler yaparak içerisine dolduran ustalardır (Akın,
2008: 4-7).
Şekil 3. Kuyumculuk sektöründe geleneksel değer zinciri
Kaynak: yazar tarafından oluşturulmuştur.
Değer zincirinin son halkalarında yer alan cilacılar ise ürünlerin üzerindeki zımpara izlerini
kaldırıp madene parlaklığını verek ustalardır. Sözü edilen bu geleneksel meslek dallarının
yanında, bitmiş ürünü tamamlayan (küpe arkası, klips gibi) yarı mamüllerin veya üretim
aşamasında kullanılan kimyasalların tedariğini yapan çok sayıda işletme de geleneksel
değer zinciri içerisinde yer almaktadır. Zincire en son eklenen ramatçılar altın ve gümüş
işleyen atölyelerden çıkan çöp ve artıkların yakma ya da elektroliz yoluyla geri
kazanılması işi ile uğraşan kişilere denmektedir. İfrazcı ramatçılardan, kuyum
atölyelerinden veya piyasadan elde ettikleri külçe ve hurda altını 24 ayar saf altın haline
getirenlere denmekte, gerek ramatçı, gerekse de ifrazcı bu özellikleri ile bir bakıma “çöpü”
bile kıymetli olan kuyumculuk sektöründe geri kazanım anlamında önemli roller
üstlenmektedir.
Ne var ki, İstanbul’da kuyumculuk sektörünün tarihsel gelişim süreci içerisinde yerleşik
hale gelen ve karşılıklı güven ilişkilerine dayalı oluşmuş olan geleneksel üretim zinciri son
yıllarda önemli ölçüde değişmiş ve geleneksel el sanatları olarak değerlendirilen pekçok
meslek alanı kaybolmaya yüz tutmuştur
Kaynak Yazar:
İstanbul’da Kültür Ekonomisini Döndüren Çarklardan biri:
MÜCEVHER TASARIMI VE
KUYUMCULUK
Temel Yapısal Özellikler, Fırsat ve Tehditler, Politika Önerileri
Sektörel Araştırma Raporu
Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi
Türkiye’de kuyumculuk piyasası- Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Türkiye’de kuyumculuk piyasasını konu alan araştırmalar, sektörün tarihsel gelişim
sürecinde ortaya çıkan ikili iç piyasa yapısının günümüzde de varlığını
sürdürdüğüne işaret etmektedir. Bilgin’e göre geleneksel müşteri, altın takının yatırım
değerine daha fazla önem veren, düğün ve nişan gibi sosyal gerekleri yerine getirmek
amacıyla takı satın alan kesimi temsil etmektedir. Bu grupta yer alan bireyler kuyum
ürünleri alırken ileride nakit paraya dönüştürülme olasılığını göz önünde tutarak en az
değer kaybedecek, işçilik değeri en az olan ürünleri tercih etmektedir. Diğer taraftan, takıyı
süslenme amacıyla alan ve bir itibar aracı olarak gören tüketiciler ise markalı ürünlere
yönelmektedir (Bilgin, 2006).
Güngör ve Özdemir’in (2009) bulguları da bu durumu doğrular niteliktedir. Buna göre
çalışan bayanların kuyum ve mücevher eşyası tüketim tercihlerini beş temel faktör
belirlemekte ve üretici firma adı %30’luk bir oranla bayanların takı tercihlerinde aradıkları
nitelikler arasında ilk sırayı almaktadır. Takıda kullanılan taş, takının modeli ve ayarı
sırasıyla ikincil öneme sahip özellikler arasında değerlendirilirken, fiyat %8’lik bir önem
derecesi ile bu beş faktör arasında sonuncu sırada gelmektedir.
Kuyumculuk sektöründe takı ve aksesuar markalarına ilişkin 2008 yılında yapılan bir
başka araştırma ise Türkiye’de kuyumculuk sektörünün tüketim ucuna ilişkin önemli
ipuçlarını ortaya koymaktadır (Sibermetrik, 2008). Buna göre, altın mücevher alanında
marka adı belirtilmeksizin ilk akla gelen firmaların başında %19.8 ile Altınbaş, %16.9 ile
Atasay, %6.2 ve %3.5 ile Goldaş ve Gold gelmektedir. Araştırma sonuçlarına göre, altın
mücevher tüketiminde en sık kullanılan ürün %22.2 ile yüzük, %12.3 ile küpe, %11.7 ile
22 ayar bilezik gelmekte iken, araştırmaya katılanların yaklaşık %45’i yılda en az bir kez
altın ürünü satın aldıklarını belirtmişlerdir. Araştırmada ödeme biçimi olarak tüketicilerin
önemli bir bölümünün (%90.2) alışverişlerinde nakit para kullandıkları ortaya konmuştur.
Bununla birlikte, araştırmaya katılanlar arasında kentte oturan 20 yaş ve üzeri kadın
nüfusun yaklaşık %60’ı satın aldığı markayı 5 yıl ve daha uzun bir süredir tercih ettiğini
belirtmişlerdir.
KAYNAK:MÜCEVHER TASARIMI VE
KUYUMCULUK
Temel Yapısal Özellikler, Fırsat ve Tehditler, Politika Önerileri
Sektörel Araştırma Raporu
Yrd.Doç.Dr. Yiğit EVREN
Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi
Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi
Trabzon hasiri hakkinda bilgi
Trabzon Hasırı Nedir?
Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır.Örgü şeklinin teknik kökeni çok eski çağlarda ki şövalyelerin zırhının örgü şekline dayanır. İlk olarak Trabzon Hasır, beylerin kılıçlarına kemer olarak üretilir ve sonradan takı eşyasına dönüşür.Trabzon’un bir ticaret şehri oluşu ve ipek yolu üzerinde bulunuşu sebebiyle bu takı sanatı günümüze kadar yaşama şansı bulur.
Trabzon Hasarı 900 ayar Gümüş ve 22 (916)ayar Altın olarak üretilmektedir.Çok özenli işlemler sonuncunda 0.3 mm ve 0.35 mm kalınlığında oluşturulan Hasır teli il olarak Trabzon’un örücü bayanlarına örmeleri için verilmektedir.Yüzyıllardır bu Sanatı yaşatan örücü bayanların, hünerli ellerinde uzun sureli uğraşlarla şekillenen Hasır örgüler sonra atölyelerimizde değerli ustalarımız tarafından takı olarak hazırlanır.Hasır atölyelerde bir çok önemli ince işlemden geçer.Sonra yine atölyelerde çeşitli toka tasarımlarıyla farklılık ve çeşitlilik kazanır.
Trabzon Hasırı’nın takı olarak üretimi Osmanlı döneminde Trabzon da başlamıştır.Örgü şeklinin teknik kökeni çok eski çağlarda ki şövalyelerin zırhının örgü şekline dayanır. İlk olarak Trabzon Hasır, beylerin kılıçlarına kemer olarak üretilir ve sonradan takı eşyasına dönüşür.Trabzon’un bir ticaret şehri oluşu ve ipek yolu üzerinde bulunuşu sebebiyle bu takı sanatı günümüze kadar yaşama şansı bulur.
Trabzon Hasarı 900 ayar Gümüş ve 22 (916)ayar Altın olarak üretilmektedir.Çok özenli işlemler sonuncunda 0.3 mm ve 0.35 mm kalınlığında oluşturulan Hasır teli il olarak Trabzon’un örücü bayanlarına örmeleri için verilmektedir.Yüzyıllardır bu Sanatı yaşatan örücü bayanların, hünerli ellerinde uzun sureli uğraşlarla şekillenen Hasır örgüler sonra atölyelerimizde değerli ustalarımız tarafından takı olarak hazırlanır.Hasır atölyelerde bir çok önemli ince işlemden geçer.Sonra yine atölyelerde çeşitli toka tasarımlarıyla farklılık ve çeşitlilik kazanır.
Trabzon Hasırı bayanlara daha çok kemer, bilezik ,gerdanlık, küpe, yüzük, broş olarak sunulur.Erkeklere daha çok kravat iğnesi ve kol düğmesi olarak sunulur. Trabzon Hasırı Trabzon El Sanatı ürünlerinin en önde gelen ürünüdür ve tüm Dünya'ya Trabzon'dan pazarlanır. Türkiye de ise ağır El Sanatı takı olarak 1. Sırada tercih edilir. Hasır’ın bir önemli özelliği de geri dönüşümünde diğer takılar gibi para kaybı olmamasıdır.Trabzon Hasırı çok kullanışlı olmakla beraber sağlamlığı torunlara bırakabilmesinin en büyük sebebidir.El emeği göz nuru oluşu da onu çok tercih edilen bir takı olarak hala Dünya'nın ve Türkiye’nin gündeminde olmasını sağlar.
|
sahte tektas pirlantalar elmaslar silikonlu pirlanta
sahte tektaş pırlantalar elmaslar silikonlu pırlanta
Dikkat elmasınız silikonlu çıkabilir
Değerli ve yarı değerli taş bilimiyle amatör ve profesyonel olarak ilgilenenlerin kurduğu Gemoloji Derneği, değerli taş piyasasında ahlaki yükümlülüğünün önemine dikkat çekti.
Türkiye `de giderek gelişen değerli ve yarı değerli taş sektöründe sertifikalı taş kullanımının esnafa `zul geldiği`, pırlanta yerine `zımpara`, kehribar yerine plastik, akuamarin yerine `sentetik spinel` satın alınması gibi sürprizlerle karşılaşılabileceği bildirildi. Elmaslarda `silikon`un da pürüz gidermede kullanıldığı anımsatıldı. Değerli ve yarı değerli taş bilimiyle amatör ve profesyonel olarak ilgilenenler tarafından kurulan Gemoloji Derneği , İstanbul Kadıköy `ün antik çağdaki adı olan ve aynı adlı değerli taşın çıktığı yer olan Kalsedon adlı dergi yayımlamaya başladı. Dergide yer alan `Süstaşı Alım Satımında Sizleri Bekleyen Tehlikeler` başlıklı makalede, bugün hemen her cevherin sentetiğinin üretildiği ve mücevher imalatında yoğun olarak kullanıldığı belirtildi. GERÇEĞİYLE SENTETİĞİ AYIRDETMEK ZOR Sentetik taşların doğadakilerle aynı optik, fizik ve kimyasal özelliklere sahip olduğu belirtilen makalede, bu taşların birbirlerinden zor ayırt edilebildikleri ancak özel laboratuarlarda deneyimli gemologlar (süs taşı uzmanları) tarafından tanınabilecekleri kaydedildi. Sektörde yanlış bilgilerle tahmin yapmaya çalışmanın `hüsranla` sonuçlanabildiğine dikkat çekilen makalede, `İnci diye satılan boncuklar, kehribar diye satılan plastikler, taş diye satılan camlar hepsi birer taklit örneğidir. Bir süs taşı her ne ise o isim altında özellikleri belirtilerek satılmak zorundadır. Mavi topazı veya sentetik spineli `akuamarin` adı altında satmak etik kurallara aykırı olup müşteriyi kandırmaktan başka bir şey değildir` denildi. Gemoloji Derneği , Türkiye `de sertifikalı satış yapan firmaların bulunduğunu, birçok firmanın da sisteme geçiş hazırlığı yaptığını da kaydetti. DİKKAT ELMASINIZ `ZIMPARA TAŞI` OLABİLİR Makalede şu örneğe yer verildi: `1998 yılında Charles & Coulvard diğer adıyla C3 Inc ., pırlantayı aratmayacak güzellikte olduğunu iddia ettikleri bir taklidi `Moissanite` adı altında ilk kez piyasaya sürdüler. New York `ta on ünlü kuyumcuya sunulan bu taş tam sekiz kuyumcu tarafından `pırlanta` diye kabul gördü. Moissanite aynı bir Truva Atı gibi kaleyi içeriden fethetmişti. Elmas test cihazlarını kandıran, neredeyse pırlanta kadar sert olan bu maden aslında bizlere hiç de yabancı değildi. Sanayide, iş yerlerinde, hatta evlerimizde kullandığımız zımpara taşı şekil değiştirip pırlanta kesimli kıyafetiyle takılarda boy göstermeye başladı… Nitekim piyasanın deneyimsizliğinden yararlanan bazı fırsatçılar bu taşları pırlanta diye pazarladılar. Moissanite satmak suç değildir ama onu pırlantaymış gibi satmak hem ahlaka aykırıdır hem de ticaret hukukunda suç teşkil eder.` SİLİKON SONUNDA ELMASA GİRDİ Değerli taş sektöründe `boyama, ısıtma, yağlama, silikonla çatlak doldurma, lazer tedavisi, kaplama, radyasyon ve difüzyon` gibi kimi iyileştirme yöntemleri bulunduğunu belirten Gemoloji Derneği , Türkiye `de `silikonlu taş` konusunun sık sık gündeme geldiğini kaydetti. Elmasların içinde bulunan çatlak ve dilimlenmelerin önceleri silikonla sonraları formülü gizli özel reçinelerle doldurulduğuna değinilen makalede, `Eski bir alışkanlık olarak halen bu tür işlem görmüş taşlara yanlış olarak `silikonlu taş` denilmektedir. Mıhlanırken asit ve ateşe duyarlı olduklarının bilinmesi gereken bu işlem görmüş pırlantaları daha ekonomik bir alternatif olarak güvenli kullanmak müşteri tercihine kalmış bir seçimdir` denildi. Kahverengiye çalan elmasların beyazlaştırma işlemine tabi tutulduklarına değinilen makalede Gemoloji Derneği , `İşlem öncesi ve sonrası birim fiyatlarda önemli farklar oluştuğu için tüketicinin korunması açısından her tür işlem gören taşların alım ve satımında bu hususun açıkça belirtilmesi hem ticari hem de ahlaki bir yükümlülüktür` uyarısında bulunuldu. Makalede, `Dış ülkelerde yaygın olan sertifika kullanımı hala ülkemizde esnafa zul gelmekte ve sanki satışı olumsuz etkileyecek ya da kendisine duyulan güveni zedeleyerek müşteri kaybına neden olacakmış gibi üvey evlat muamelesi görmektedir. Tam tersine bağımsız bir müessesenin vereceği sertifika esnafın omuzlarından büyük bir yükü kaldıracak ve artık `bana güvenin` yerine `buyurun işte sertifikası` demenin rahatlığını getirecektir` denildi. Makaleye göre değerli ve yarı değerli taş piyasası ve hobisinin en fazla geliştiği ülkelerden ABD `de, yasal olarak satıcı sattığı taşların ne tür işlemlerden geçtiğini belirten kodları etiketlerinde kullanmakla yükümlü bulunuyor. Ayrıca tüm satışlarda satıcının beyanı doğru kabul ediliyor, aksi kanıtlandığında çok büyük cezalar veriliyor. Müşteri, aldatıldığını düşündüğü durumlarda kredi kartı ödemesini durdurabiliyor ya da ödenen miktar kendisine iade ediliyor. Kredi kartı kuruluşları da sürekli yanlış yapan mağazaların kart tahsil etme yetkisini iptal ediyor
tektaş blog
Pırlanta'daki karat nedir ? pirlanta ve mucevher
Pırlanta'daki karat nedir ?
Karat Ağırlığı
Karat pırlantanın ağırlığını ifade eden ölçü birimidir. Elmas’ın ilk bulunduğu yer olan Hindistan’da keçiboynuzunun çekirdeği esas olarak alınır ve 1 karat 200 miligram ağırlığındadır (yani 1 gramın beşte biri kadar hafif).
Karat pırlantanın ağırlığını ifade eden ölçü birimidir. Elmas’ın ilk bulunduğu yer olan Hindistan’da keçiboynuzunun çekirdeği esas olarak alınır ve 1 karat 200 miligram ağırlığındadır (yani 1 gramın beşte biri kadar hafif).
Mücevher sektöründe genellikle 1 karattan daha düşük ağırlıkta taşlar satılmaktadır. 1 karat 100 puan olarak belirlenir. Yarım karat 50 puandır ve 0.50 ct şeklinde yazılır. Yandaki resimde pırlantaların birebir büyüklükleri ve karat numaraları gösterilmiştir.
Bir taşın ağırlığı ile büyüklüğünü karıştırmamak gerekir. Aynı karat ağırlığındaki iki pırlantanın fiyatı diğer 3C özelliğine göre (berraklık, renk ve kesim) aynı olmayacaktır.
Ağır ve büyük pırlantalar zor bulunduğu için pırlantanın değeri de karat ağırlığıyla orantılı olarak artmaktadır. Ancak pırlanta alırken en büyük pırlantanın en iyisi olacağı düşüncesinden kesinlikle kurtulmanız gerekir. Bir pırlantanın değeri büyüklüğüne göre değil rehberimizde detaylarıyla anlattığımız 4C özelliğine göre belirlenir.
Etiketler:
2013 mücevherleri,
2013 pırlanta,
2013 pirlanta,
3c,
4c,
5c,
carat,
karat
8 Mayıs 2013 Çarşamba
Pirlanta Sarrafi Hakkinda
Pırlanta Sarrafı… Türkiyenin Online Pırlanta danışmanı ..
Türk tüketicilerine ve pırlanta
hayranlarına, pırlantayı tanıtmak, sevdirmek ve pırlanta alırken dikkat
edilmesi gereken hususları öğreten kar amacı gütmeyen bir web sitesidir.Eğer pırlanta
ürünleri hakkında sizlerde oldukça ilgi gösteren ve hayran alakalı
kişilerden iseniz sizleri Pırlanta Sarrafı’nı takip edebilirsiniz. Pırlanta
ürünler bildiğiniz gibi herkesin hayran olduğu dünya üzerindeki en pahalı ve en
değerli taşlardan biri olarak kullanılmaktadır. .*Pırlanta kampanya
ürünleri hakkında bilgi almak veya pırlanta
markaları hakkında akıllarınıza takılan sorulara cevap
bulmak isterseniz ;
Türkiyenin Online Pırlanta danışmanı “Pırlanta Sarrafı” sizlere
yardımcı olacaktır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Latest News
Pırlanta Sarrafı Mücevherat Grubu. Blogger tarafından desteklenmektedir.
Top Ad 728x90
Video
Visitors
Bu Blogda Ara
Vertical2
Pırlanta Hakkında Herşey
script type="text/javascript">
//form tags to omit in NS6+:
var omitformtags=["input", "textarea", "select"]
omitformtags=omitformtags.join("|")
function disableselect(e){
if (omitformtags.indexOf(e.target.tagName.toLowerCase())==-1)
return false
}
function reEnable(){
return true
}
if (typeof document.onselectstart!="undefined")
document.onselectstart=new Function ("return false")
else{
document.onmousedown=disableselect
document.onmouseup=reEnable
}
Pages - Menu
Popüler Yayınlar
-
Pırlanta Sarrafı- Pırlanta Hakkında Herşey-Titanik Filminde adı geçen “Okyanus’un Kalbi: Mavi Elmas” II Abdülhamit hana aitti. Yıllarca sa...
-
Türk mücevherciler taş için ne diyor? SABAH- METE BOYBEYİ (Boybeyi Mücevherleri Yön. Kur. Bşk.) KALİTELİSİ NADİRDİR Siyah pırlant...
-
Mozanit pırlanta taklidi midir yoksa pırlantaya eşdeğermidir? 1. Mozanit pırlanta taklidi midir yoksa pırlantayı temsil mi eder? Ce...
-
En Saf Altin Nedir ? Ayar ve Milyem Hesabi AYAR VE MİLYEM Ayar ve Milyem Hesapları Kuyumculukta kıymetli metaller saf hâlde ...