Bu Blogda Ara

gümüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gümüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Temmuz 2013 Pazar

Gumus ve Platin Revacta

Gümüş ve platin revaçta





Özellikleri nedeniyle kullanım alanını genişleten platin, yüksek aşınma, kararma direnci özelliklikleriyle kuyumculukta pırlantalı ürünlerde, korozyona dayanıklılığı ve katalitik özellikleri dolayısıyla otomobillerin egzost sistemlerinde, laboratuvar cihazlarında, dirençli termometrelerde, dişçilikte ve DNA yapısı arasına girme kabiliyetlerinden ötürü de tıpta kullanılıyor.

Dünya platin arzının yaklaşık yüzde 80'i Güney Afrika ve Zimbabwe'den sağlanırken, platin ticari anlamda Kanada Sudbury bölgesi cevher yataklarındaki nikel cevherlerinin işlenmesi sırasında yan ürün olarak elde ediliyor. Bu cevherlerde platinin yalnızca 0,5 ppm (1 ppm = milyonda bir) oranında bulunması, platinin kıymetini ortaya koyuyor.




Platin 
Simgesi..................................:Pt 
Atom Numarası.....................:78 
Atom Ağırlığı.......................:195,66 
Yoğunluğu.............................:21,45 gr/cm3 
Ergime Derecesi...................:1796oC 
Kaynama Derecesi................:3830oC 
Esmer beyaz renkte, parlak çok yoğun ve iletken soy bir metaldir. Platin sert ve 
yüksek ısılara karşı dayanıklıdır

Önümüzdeki dönemde Çin'in platin mücevher tüketicisi olmaya devam edeceğini öngören uzmanlar, Hindistan'da da platine olan talebin arttığına işaret ediyor. Platinin altına kıyasla daha nadir bulunması, ince işçiliğe daha elverişli olması da platin mücevher talebinin artmasını sağlıyor. 

Geçen yıl brüt platin talebi yüzde 2 artarak yaklaşık 8 milyon onsa yükselirken, küresel platin arzı ise 7 milyon 202 bin ons olarak gerçekleşti. 2010 yılında platin, en çok 3 milyon 75 bin ons ile otomotiv sektöründe, 2 milyon 420 bin ons ile mücevheratta, 1 milyon 755 bin ons ile endüstriyel ve 655 bin ons ile yatırım amaçlı talep edildi. 2011 yılında sıralama değişmezken, 2012 yılında da dünyadaki gelişmeler paralelinde otomotiv sektörü ağırlığında taleplerin artması bekleniyor.

Uluslararası piyasalarda geçen yılı 1.399 dolar seviyesinde kapatan platin, bu yıl en yüksek 1.737 dolara kadar çıkarken, en düşük 1.389,50 doları test etti. Platin bugünlerde 1.643 dolardan işlem görürken, platin fiyatı sene başına göre yüzde 17,49 artış gösterdi. Platin bu artışla altını geride bırakırken, gümüşten sonra fiyatı en fazla artan maden oldu.

Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, platindeki fiyat artışına ilişkin, şu görüşleri paylaştı:

''Platin uzun yıllardan bu yana fiyat olarak altının önünde seyretmiştir. Son dönemlerde altının gerisinde kalmıştır. Dünyadaki spekülatörler zaman zaman ucuz olan platini hareketlendiriyor. Platinin işlem gören miktarı ile altının işlem gören miktarı arasında çok büyük fark var. Platin kuyumculuk sektöründe fazla kullanılmadığı için platindeki fiyat hareketleri kalıcı olmayabilir. Kıymetli madenlerde altın ve gümüşte aşağı yönlü hareket olduğunda platin de bu paralelde seyir izleyecektir.''

-İlk çeyreğin en fazla artan madeni gümüş oldu-

Geçen yılı 27,843 dolardan tamamlayan gümüş ise, sene başından bu yana yüzde 17,81 yükseliş ile uluslararası piyasada fiyatı en fazla artan maden oldu. 2012 yılında en yüksek 37,512 doları gören gümüş, en düşük olarak 27,665 dolara geriledi. Yıllık bazda bakıldığında ise yüzde 12,16 değer yitiren gümüş, bugünlerde 32,80 dolardan işlem görüyor.

Uluslararası piyasalarda değerli madenlerde 2011 Mart-2012 Mart döneminde yıllık bazda fiyatı en çok gerileyen maden ise yüzde 39,30 ile rodyum oldu.


BLOOMBERG HT-27.03.2012

27 Haziran 2013 Perşembe

Ama bu luksten, ihtisamdan vazgecmek kolay degil...



Elmas, pırlanta,zümrüt, altın, gümüş
 ,beyaz altın revaçta ...

Foto:StarGazete
Hale Ceylan Barlas /hale.ceylan@stargazete.com

Yükte hafif pahada ağır

21 Mart’ta göz kamaştıran bir organizasyon başlıyor: 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı! Pırlanta ve beyaz altın kullanılarak tasarlanan en şık modellere, zümrüt ve elmasın ise önlenemez yükselişine tanıklık edeceğiz. Fuardan önce ünlü markalar ile en son mücevher trendlerini konuştuk.
21 Mart’ta, 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı başlıyor. Son Oscar ödül törenlerinin kırmızı halı geçidinde de tanık olduğumuz yeni sezon mücevher trendlerini, bu gösterişli fuar öncesi ünlü markalara sorduk. 
CNR Expo Center’da elmas, pırlanta, zümrüt, altın, gümüş geçidi var çünkü 21-24 Mart günlerinde 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı başlıyor! Fuara binin üzerinde firma katılacak, yeni sezon trendleri görücüye çıkacak. Hayvan figürünün, damla kesim pırlanta küpelerin, doğal taşlarla bezeli kolye ve yüzükler ile özellikle zümrüdün yükselişine tanık olacağız. Sadelik en belirgin detay... Ama bu lüksten, ihtişamdan vazgeçmek değil... 
Bunun en iyi örneklerini son Oscar ödül törenlerinde de gördük. Yıldızların takıları ‘genelde’ sade ama ‘milyon dolarlık’ tı! Eşi Ben Affleck-’in Argo ile üç Oscar’ı kucakladığı gecede Jennifer Garner, 2 buçuk milyon dolarlık Neil Lane mücevher setiyle göz kamaştıranlar arasındaydı. 
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Jennifer Lawrence’ın seçimi Chopard’ken En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Anne Hathaway, Tiffany & Co kolyesiyle dikkat çekti. Elmas kolyenin fiyatının 485 bin dolar olduğunu ekleyelim. 
Oscarlı oyuncu Reese Witherspoon’un o gece tercihi ise hem kıyafette hem mücevherde Louis Vuitton’du. Altın Küre’de En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Jessica Chastain, Harry Winston bilezik ve küpesiyle şıklar arasına adını yazdırdı. Christian Dior tuvaletiyle bu markayı birleştiren diğer ünlü ise Charlize Theron’du.  Jennifer Aniston’ın kırmızı Valentino tuvaletine de 
Fred Leighton tasarımları çok yakışmıştı. 
Aviator’la yıldızı parlayan Zoe Saldana’nın hayvan figürlü yüzüklerini ve ışıltılı mücevherlerini de es geçmemek gerek... 
ALTIN DEYİNCE...  
Türkiye’de trendleri belirleyen ünlü mücevher markalarından biri, Storks... Genel Müdürü Can Alkım 2013’te klasik modellerinin dışında altı açık olarak tasarlanmış elmas ile farklı kesim pırlanta tasarımların da tercih edileceğini söylüyor. Alkım, renkli doğal taşların da yükselişte olduğu görüşünde: “Akuamarin, topaz ve ametis gibi renkli doğal taşlarla bezenmiş kolye ve yüzükler göreceğiz. Yuvarlak kesim taşların yanı sıra damla, markiz, prenses ve baget kesim taşlar öne çıkıyor. Osmanlı akımında kullanılan elmas, safir, yakut ve zümrüt taşlar, bu dönem değişik bir mıhlama sistemi ile daha farklı sunulacak. Altında ‘beyaz’ çok seviliyor. Ayrıca rose ve rose-beyaz kombinasyonu da sıkça karşımıza çıkacak. Mücevher büyüklüklerine gelince... Tasarımı öne çıkan parmak ve boyun yapısına uygun incelikte kolye, küpe ve yüzükler çok popüler.”
İnce işçilik ve tasarımlardaki detayların her zamankinden daha fazla önem kazandığını söyleyen Tekin Seyrekoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Seyrekoğlu ise elmas ve pırlantanın bu sezon da popülerliğinden hiçbir şey kaybetmediğini anlatıyor: “Osmanlı etkisinin hissedildiği, modernleşen klasik koleksiyonlarda gösterişli tasarımlar dikkat çekiyor. Pırlanta ve elmas karışımından yapılan modellerde renkli taşlar görüyoruz. Trendy modellerin yanı sıra otantik takılar da yeniden yorumlandı.”
ORGANİK TASARIMLAR 
2013 yazında farklı stildeki takıların bir arada görüleceğini söyleyen Atasay Mücevherat Tasarım Koordinatörü Özgül Sokullu, en çok şeker renkli kabaşon taşlar, mine ve soyut desenlerin kullanılacağını vurguluyor: “Yeni sezon ile birlikte mücevher dünyasında görkemin içine organiklik de giriyor. Detaylı altın işçilikleri bilezik, kolye ve küpelerde göreceğiz. Okside görünümler, kum ve doku etkileri, parlak yüzeylerle birlikte sıklıkla kullanılacak. Doğal formlar, geometri ve amorf geometri, kafes görünümleri, üç boyutlu ancak boşluklu tasarımlar, büyük ama hafif takılar... Ayrıca şehir hayatının vintage yüzü, Viktorya dönemi ile mistisizmin etkisi altında olacak.”
Lizay Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serbes, özellikle rose rengin sezona damgasını vuracağını belirtiyor: “Canlılığı temsil eden hayvan figürlerinden oluşan tasarımlar da çok popüler. Özellikle kuş ve kelebek gibi hayvan figürleri, pırlanta, mavi ve renkli safirle süslendi. Gündelik hayatta her yaşta kullanılabilir. Tasarımlarda safir de öne çıkıyor çünkü safir pozitif enerji kaynağıdır ve doğada mutluluk, samimiyet ve sadakati temsil ettiği söylenir.”
ZÜMRÜT OLMADAN ASLA!

Boybeyi Mücevher de Türkiye’de mücevher deyince ilk akla gelen markalardan biri..
Tasarımcılarına göre büyük ve renkli taşlı modellerin, rengarenk ve büyük küpelerin tercih edileceği bir yıl olacak: “Ayrıca bu yıl üst üste, bir arada kullanılan safirli zincirler, altın rengi bileklikler ve zümrüt kullanılan mücevherler var. Kelepçe bilezikler bu yazın en önemli parçaları olacak. Oversize (çok büyük) incilerin kullanıldığı mücevherler de çok moda. Tarz olarak modern ve büyük mücevherler ön planda diyebiliriz. Yaprak elmasların pırlantalarda kullanıldığı parçalar... Zümrüt de bu yazın önemli taşlarından. Osmanlı akımı da yine devam edecek fakat sadeleşecek, minimal çizgilere sahip olacak.” 
STAR GAZETE

14 Haziran 2013 Cuma

Gumus Hakkinda Bilgiler Ve Ozellikleri

Gümüş







Simgesi.................:Ag
Atom Ağırlığı.......:107.868
Atom No:..............:47
Özgül Ağırlığı.......:10.5gr/cm3
ErgimeSıcaklığı....:961.oC(1235.08°K,1763.474°F)
Kaynama Noktası...:2212oC
Proton ve Elektron Sayısı :47
Nötron Sayısı : 61
Kristal Yapısı : Kübik
Yoğunluk : 10.5 g /cm3



Fiziki Özellikleri: İşlenebilir parlak beyaz bir metaldir.2,5 mikron (1 mikron metrenin
milyonda biridir) kalınlığında levhalar üretilebilmekte, arasından yeşil-mavi bir ışık
geçmektedir. Mors ölçeğine göre sertliği 2,5 ila 3 arasında olup, saf altından biraz serttir.
Altından sonra en iyi işlenebilir metal olup, genellikle alaşımları kullanılır.
Diğer değerli metallerde olduğu gibi ayarı binlik sistemde ifade edilir. Geçen yüzyıla
kadar 12’lik sistem kullanılıyordu. Alaşım halinde belli bir sesi olmaktadır. En iyi elektrik ve
ısı iletkenidir. Tüm metaller arasında ışığı en iyi yansıtanıdır. Bu ışık, görünen ışık ve
enfraruj ışığıdır. Aynaların imalinde kullanılır. Beyaz görünmesinin nedeni, ışık
spektrumunda bulunan tüm ışınları homojen şekilde yansıtmasıdır. Ültraviyole ışınlarda
gümüşün davranışı kötüleşmekte, yerine radyum gibi diğer metaller kullanılmaktadır.
Gümüşün bozulması engellenemediğinde,



yerine daha az yansıtıcı; ancak dengeli metaller 
kullanılır (alüminyum, krom, radyum gibi). 

Gümüş buharı mavimsi olup kaynama sıcaklığında ortaya çıkar. 
Doğadaki hali: Gümüş genelde Şili, Norveç, Türkiye’de ve özellikle Kanada’da 
cevher halde bulunmaktadır. Mineralleri bakir, kükürt, klor ve alüminyum karışmış halde 
mevcuttur. İtalya’da Sardunya Adası’nda %0,01 ila %0,05 arasında, nadiren %1’de bulunur. 
Çinko, kükürt ve demir madenlerinde de bulunmaktadır. 
Kimyasal özellikleri: Saf gümüş, hava ve suda soğuk ve sıcak halde bozulmaz. Binde 
bin oranında iken ısıtıldığında ve soğutulduğunda bozulma göstermez. Gümüşçülerin saflık 
kontrolü bu özelliğe dayanmaktadır. Kırmızılaşıncaya kadar ısıtılarak havada soğumaya 
bırakılır. Diş yüzeyi gri ve siyah renge dönüşürse, gümüş saf değildir. Eğer metal aynı
kalmış ise metaller içermektedir. Bu son şekilde gümüş daha değerli olabilmektedir. Soda ve 
sudkostiğe(erimiş halde olanlarına bile) dirençli olup, kimyasal ürün tesislerinde sıkça 
gümüş kazanlar kullanılmaktadır. Gümüşü en kolay eriten asit nitrik asit (kezzap) olup 
gümüş nitrat ortaya çıkarmakta, asidin bir kısmı kırmızı-kahverengi, zehirli ve tahriş edici 
dumanlar çıkarmaktadır. Nitrik asit altını eritemediğinden bu asit iki metali ayrıştırmakta 
kullanılır. Bu ayrıştırma, metaller alaşım halinde olduğunda da kullanılmaktadır. Suda 
eriyebilen siyanürler hava ve oksijenli sulu ortamlarda gümüşü kolayca eritebilmektedir. 
Endüstrinin gelişmesiyle havaya yüksek oranlarda sülfürik ürünler karışmakta, bu da 
gümüşün davranışlarını etkilemektedir. Gümüş bozuldukça elektrik akımına gösterdiği 
direnç artmakta, büyük zararlar meydana getirmektedir. 

Gümüşün Korunması İçin Aşağıda Değişik Öneriler Getirilmiştir:

Ø Hava geçirmeyen plastik poşetlerin kullanılması. 
Ø İnce bir katman parlak nikelajın üzerine galvanizli radyum. 
Ø Saydam boya tabakaları (eğer korunmayan bir taraf oksitlenmeye uğrarsa nesne 
çirkin bir hal alabilmektedir.) 
Ø Gözle görünmeyen kaplamalar sağlayan kimyasal eriyik banyoları. 
Ø Berilyum ile galvanizleme. 
Ø Sabitleştirme banyosunda galvanizleme.




MEGEP KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
ALAŞIM METALLERİ VE KİMYASALLAR



gümüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gümüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Temmuz 2013 Pazar

Gumus ve Platin Revacta

Gümüş ve platin revaçta





Özellikleri nedeniyle kullanım alanını genişleten platin, yüksek aşınma, kararma direnci özelliklikleriyle kuyumculukta pırlantalı ürünlerde, korozyona dayanıklılığı ve katalitik özellikleri dolayısıyla otomobillerin egzost sistemlerinde, laboratuvar cihazlarında, dirençli termometrelerde, dişçilikte ve DNA yapısı arasına girme kabiliyetlerinden ötürü de tıpta kullanılıyor.

Dünya platin arzının yaklaşık yüzde 80'i Güney Afrika ve Zimbabwe'den sağlanırken, platin ticari anlamda Kanada Sudbury bölgesi cevher yataklarındaki nikel cevherlerinin işlenmesi sırasında yan ürün olarak elde ediliyor. Bu cevherlerde platinin yalnızca 0,5 ppm (1 ppm = milyonda bir) oranında bulunması, platinin kıymetini ortaya koyuyor.




Platin 
Simgesi..................................:Pt 
Atom Numarası.....................:78 
Atom Ağırlığı.......................:195,66 
Yoğunluğu.............................:21,45 gr/cm3 
Ergime Derecesi...................:1796oC 
Kaynama Derecesi................:3830oC 
Esmer beyaz renkte, parlak çok yoğun ve iletken soy bir metaldir. Platin sert ve 
yüksek ısılara karşı dayanıklıdır

Önümüzdeki dönemde Çin'in platin mücevher tüketicisi olmaya devam edeceğini öngören uzmanlar, Hindistan'da da platine olan talebin arttığına işaret ediyor. Platinin altına kıyasla daha nadir bulunması, ince işçiliğe daha elverişli olması da platin mücevher talebinin artmasını sağlıyor. 

Geçen yıl brüt platin talebi yüzde 2 artarak yaklaşık 8 milyon onsa yükselirken, küresel platin arzı ise 7 milyon 202 bin ons olarak gerçekleşti. 2010 yılında platin, en çok 3 milyon 75 bin ons ile otomotiv sektöründe, 2 milyon 420 bin ons ile mücevheratta, 1 milyon 755 bin ons ile endüstriyel ve 655 bin ons ile yatırım amaçlı talep edildi. 2011 yılında sıralama değişmezken, 2012 yılında da dünyadaki gelişmeler paralelinde otomotiv sektörü ağırlığında taleplerin artması bekleniyor.

Uluslararası piyasalarda geçen yılı 1.399 dolar seviyesinde kapatan platin, bu yıl en yüksek 1.737 dolara kadar çıkarken, en düşük 1.389,50 doları test etti. Platin bugünlerde 1.643 dolardan işlem görürken, platin fiyatı sene başına göre yüzde 17,49 artış gösterdi. Platin bu artışla altını geride bırakırken, gümüşten sonra fiyatı en fazla artan maden oldu.

Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, platindeki fiyat artışına ilişkin, şu görüşleri paylaştı:

''Platin uzun yıllardan bu yana fiyat olarak altının önünde seyretmiştir. Son dönemlerde altının gerisinde kalmıştır. Dünyadaki spekülatörler zaman zaman ucuz olan platini hareketlendiriyor. Platinin işlem gören miktarı ile altının işlem gören miktarı arasında çok büyük fark var. Platin kuyumculuk sektöründe fazla kullanılmadığı için platindeki fiyat hareketleri kalıcı olmayabilir. Kıymetli madenlerde altın ve gümüşte aşağı yönlü hareket olduğunda platin de bu paralelde seyir izleyecektir.''

-İlk çeyreğin en fazla artan madeni gümüş oldu-

Geçen yılı 27,843 dolardan tamamlayan gümüş ise, sene başından bu yana yüzde 17,81 yükseliş ile uluslararası piyasada fiyatı en fazla artan maden oldu. 2012 yılında en yüksek 37,512 doları gören gümüş, en düşük olarak 27,665 dolara geriledi. Yıllık bazda bakıldığında ise yüzde 12,16 değer yitiren gümüş, bugünlerde 32,80 dolardan işlem görüyor.

Uluslararası piyasalarda değerli madenlerde 2011 Mart-2012 Mart döneminde yıllık bazda fiyatı en çok gerileyen maden ise yüzde 39,30 ile rodyum oldu.


BLOOMBERG HT-27.03.2012

27 Haziran 2013 Perşembe

Ama bu luksten, ihtisamdan vazgecmek kolay degil...



Elmas, pırlanta,zümrüt, altın, gümüş
 ,beyaz altın revaçta ...

Foto:StarGazete
Hale Ceylan Barlas /hale.ceylan@stargazete.com

Yükte hafif pahada ağır

21 Mart’ta göz kamaştıran bir organizasyon başlıyor: 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı! Pırlanta ve beyaz altın kullanılarak tasarlanan en şık modellere, zümrüt ve elmasın ise önlenemez yükselişine tanıklık edeceğiz. Fuardan önce ünlü markalar ile en son mücevher trendlerini konuştuk.
21 Mart’ta, 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı başlıyor. Son Oscar ödül törenlerinin kırmızı halı geçidinde de tanık olduğumuz yeni sezon mücevher trendlerini, bu gösterişli fuar öncesi ünlü markalara sorduk. 
CNR Expo Center’da elmas, pırlanta, zümrüt, altın, gümüş geçidi var çünkü 21-24 Mart günlerinde 36. İstanbul Uluslararası Mücevherat, Saat ve Malzemeleri Fuarı başlıyor! Fuara binin üzerinde firma katılacak, yeni sezon trendleri görücüye çıkacak. Hayvan figürünün, damla kesim pırlanta küpelerin, doğal taşlarla bezeli kolye ve yüzükler ile özellikle zümrüdün yükselişine tanık olacağız. Sadelik en belirgin detay... Ama bu lüksten, ihtişamdan vazgeçmek değil... 
Bunun en iyi örneklerini son Oscar ödül törenlerinde de gördük. Yıldızların takıları ‘genelde’ sade ama ‘milyon dolarlık’ tı! Eşi Ben Affleck-’in Argo ile üç Oscar’ı kucakladığı gecede Jennifer Garner, 2 buçuk milyon dolarlık Neil Lane mücevher setiyle göz kamaştıranlar arasındaydı. 
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Jennifer Lawrence’ın seçimi Chopard’ken En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Anne Hathaway, Tiffany & Co kolyesiyle dikkat çekti. Elmas kolyenin fiyatının 485 bin dolar olduğunu ekleyelim. 
Oscarlı oyuncu Reese Witherspoon’un o gece tercihi ise hem kıyafette hem mücevherde Louis Vuitton’du. Altın Küre’de En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Jessica Chastain, Harry Winston bilezik ve küpesiyle şıklar arasına adını yazdırdı. Christian Dior tuvaletiyle bu markayı birleştiren diğer ünlü ise Charlize Theron’du.  Jennifer Aniston’ın kırmızı Valentino tuvaletine de 
Fred Leighton tasarımları çok yakışmıştı. 
Aviator’la yıldızı parlayan Zoe Saldana’nın hayvan figürlü yüzüklerini ve ışıltılı mücevherlerini de es geçmemek gerek... 
ALTIN DEYİNCE...  
Türkiye’de trendleri belirleyen ünlü mücevher markalarından biri, Storks... Genel Müdürü Can Alkım 2013’te klasik modellerinin dışında altı açık olarak tasarlanmış elmas ile farklı kesim pırlanta tasarımların da tercih edileceğini söylüyor. Alkım, renkli doğal taşların da yükselişte olduğu görüşünde: “Akuamarin, topaz ve ametis gibi renkli doğal taşlarla bezenmiş kolye ve yüzükler göreceğiz. Yuvarlak kesim taşların yanı sıra damla, markiz, prenses ve baget kesim taşlar öne çıkıyor. Osmanlı akımında kullanılan elmas, safir, yakut ve zümrüt taşlar, bu dönem değişik bir mıhlama sistemi ile daha farklı sunulacak. Altında ‘beyaz’ çok seviliyor. Ayrıca rose ve rose-beyaz kombinasyonu da sıkça karşımıza çıkacak. Mücevher büyüklüklerine gelince... Tasarımı öne çıkan parmak ve boyun yapısına uygun incelikte kolye, küpe ve yüzükler çok popüler.”
İnce işçilik ve tasarımlardaki detayların her zamankinden daha fazla önem kazandığını söyleyen Tekin Seyrekoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Seyrekoğlu ise elmas ve pırlantanın bu sezon da popülerliğinden hiçbir şey kaybetmediğini anlatıyor: “Osmanlı etkisinin hissedildiği, modernleşen klasik koleksiyonlarda gösterişli tasarımlar dikkat çekiyor. Pırlanta ve elmas karışımından yapılan modellerde renkli taşlar görüyoruz. Trendy modellerin yanı sıra otantik takılar da yeniden yorumlandı.”
ORGANİK TASARIMLAR 
2013 yazında farklı stildeki takıların bir arada görüleceğini söyleyen Atasay Mücevherat Tasarım Koordinatörü Özgül Sokullu, en çok şeker renkli kabaşon taşlar, mine ve soyut desenlerin kullanılacağını vurguluyor: “Yeni sezon ile birlikte mücevher dünyasında görkemin içine organiklik de giriyor. Detaylı altın işçilikleri bilezik, kolye ve küpelerde göreceğiz. Okside görünümler, kum ve doku etkileri, parlak yüzeylerle birlikte sıklıkla kullanılacak. Doğal formlar, geometri ve amorf geometri, kafes görünümleri, üç boyutlu ancak boşluklu tasarımlar, büyük ama hafif takılar... Ayrıca şehir hayatının vintage yüzü, Viktorya dönemi ile mistisizmin etkisi altında olacak.”
Lizay Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serbes, özellikle rose rengin sezona damgasını vuracağını belirtiyor: “Canlılığı temsil eden hayvan figürlerinden oluşan tasarımlar da çok popüler. Özellikle kuş ve kelebek gibi hayvan figürleri, pırlanta, mavi ve renkli safirle süslendi. Gündelik hayatta her yaşta kullanılabilir. Tasarımlarda safir de öne çıkıyor çünkü safir pozitif enerji kaynağıdır ve doğada mutluluk, samimiyet ve sadakati temsil ettiği söylenir.”
ZÜMRÜT OLMADAN ASLA!

Boybeyi Mücevher de Türkiye’de mücevher deyince ilk akla gelen markalardan biri..
Tasarımcılarına göre büyük ve renkli taşlı modellerin, rengarenk ve büyük küpelerin tercih edileceği bir yıl olacak: “Ayrıca bu yıl üst üste, bir arada kullanılan safirli zincirler, altın rengi bileklikler ve zümrüt kullanılan mücevherler var. Kelepçe bilezikler bu yazın en önemli parçaları olacak. Oversize (çok büyük) incilerin kullanıldığı mücevherler de çok moda. Tarz olarak modern ve büyük mücevherler ön planda diyebiliriz. Yaprak elmasların pırlantalarda kullanıldığı parçalar... Zümrüt de bu yazın önemli taşlarından. Osmanlı akımı da yine devam edecek fakat sadeleşecek, minimal çizgilere sahip olacak.” 
STAR GAZETE

14 Haziran 2013 Cuma

Gumus Hakkinda Bilgiler Ve Ozellikleri

Gümüş







Simgesi.................:Ag
Atom Ağırlığı.......:107.868
Atom No:..............:47
Özgül Ağırlığı.......:10.5gr/cm3
ErgimeSıcaklığı....:961.oC(1235.08°K,1763.474°F)
Kaynama Noktası...:2212oC
Proton ve Elektron Sayısı :47
Nötron Sayısı : 61
Kristal Yapısı : Kübik
Yoğunluk : 10.5 g /cm3



Fiziki Özellikleri: İşlenebilir parlak beyaz bir metaldir.2,5 mikron (1 mikron metrenin
milyonda biridir) kalınlığında levhalar üretilebilmekte, arasından yeşil-mavi bir ışık
geçmektedir. Mors ölçeğine göre sertliği 2,5 ila 3 arasında olup, saf altından biraz serttir.
Altından sonra en iyi işlenebilir metal olup, genellikle alaşımları kullanılır.
Diğer değerli metallerde olduğu gibi ayarı binlik sistemde ifade edilir. Geçen yüzyıla
kadar 12’lik sistem kullanılıyordu. Alaşım halinde belli bir sesi olmaktadır. En iyi elektrik ve
ısı iletkenidir. Tüm metaller arasında ışığı en iyi yansıtanıdır. Bu ışık, görünen ışık ve
enfraruj ışığıdır. Aynaların imalinde kullanılır. Beyaz görünmesinin nedeni, ışık
spektrumunda bulunan tüm ışınları homojen şekilde yansıtmasıdır. Ültraviyole ışınlarda
gümüşün davranışı kötüleşmekte, yerine radyum gibi diğer metaller kullanılmaktadır.
Gümüşün bozulması engellenemediğinde,



yerine daha az yansıtıcı; ancak dengeli metaller 
kullanılır (alüminyum, krom, radyum gibi). 

Gümüş buharı mavimsi olup kaynama sıcaklığında ortaya çıkar. 
Doğadaki hali: Gümüş genelde Şili, Norveç, Türkiye’de ve özellikle Kanada’da 
cevher halde bulunmaktadır. Mineralleri bakir, kükürt, klor ve alüminyum karışmış halde 
mevcuttur. İtalya’da Sardunya Adası’nda %0,01 ila %0,05 arasında, nadiren %1’de bulunur. 
Çinko, kükürt ve demir madenlerinde de bulunmaktadır. 
Kimyasal özellikleri: Saf gümüş, hava ve suda soğuk ve sıcak halde bozulmaz. Binde 
bin oranında iken ısıtıldığında ve soğutulduğunda bozulma göstermez. Gümüşçülerin saflık 
kontrolü bu özelliğe dayanmaktadır. Kırmızılaşıncaya kadar ısıtılarak havada soğumaya 
bırakılır. Diş yüzeyi gri ve siyah renge dönüşürse, gümüş saf değildir. Eğer metal aynı
kalmış ise metaller içermektedir. Bu son şekilde gümüş daha değerli olabilmektedir. Soda ve 
sudkostiğe(erimiş halde olanlarına bile) dirençli olup, kimyasal ürün tesislerinde sıkça 
gümüş kazanlar kullanılmaktadır. Gümüşü en kolay eriten asit nitrik asit (kezzap) olup 
gümüş nitrat ortaya çıkarmakta, asidin bir kısmı kırmızı-kahverengi, zehirli ve tahriş edici 
dumanlar çıkarmaktadır. Nitrik asit altını eritemediğinden bu asit iki metali ayrıştırmakta 
kullanılır. Bu ayrıştırma, metaller alaşım halinde olduğunda da kullanılmaktadır. Suda 
eriyebilen siyanürler hava ve oksijenli sulu ortamlarda gümüşü kolayca eritebilmektedir. 
Endüstrinin gelişmesiyle havaya yüksek oranlarda sülfürik ürünler karışmakta, bu da 
gümüşün davranışlarını etkilemektedir. Gümüş bozuldukça elektrik akımına gösterdiği 
direnç artmakta, büyük zararlar meydana getirmektedir. 

Gümüşün Korunması İçin Aşağıda Değişik Öneriler Getirilmiştir:

Ø Hava geçirmeyen plastik poşetlerin kullanılması. 
Ø İnce bir katman parlak nikelajın üzerine galvanizli radyum. 
Ø Saydam boya tabakaları (eğer korunmayan bir taraf oksitlenmeye uğrarsa nesne 
çirkin bir hal alabilmektedir.) 
Ø Gözle görünmeyen kaplamalar sağlayan kimyasal eriyik banyoları. 
Ø Berilyum ile galvanizleme. 
Ø Sabitleştirme banyosunda galvanizleme.




MEGEP KUYUMCULUK TEKNOLOJİSİ
ALAŞIM METALLERİ VE KİMYASALLAR



News

Latest News
Pırlanta Sarrafı Mücevherat Grubu. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Top Ad 728x90

Video

Visitors

Bu Blogda Ara

Vertical2

Pırlanta Hakkında Herşey

script type="text/javascript"> //form tags to omit in NS6+: var omitformtags=["input", "textarea", "select"] omitformtags=omitformtags.join("|") function disableselect(e){ if (omitformtags.indexOf(e.target.tagName.toLowerCase())==-1) return false } function reEnable(){ return true } if (typeof document.onselectstart!="undefined") document.onselectstart=new Function ("return false") else{ document.onmousedown=disableselect document.onmouseup=reEnable }

Slider

Recent Post

Games

Popüler Yayınlar

Tweetler