Bu Blogda Ara

diamond etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diamond etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Ağustos 2013 Perşembe

Pirlanta'nin Faydali Ozellikleri ve Pirlanta Hakkında Bilgiler


Pırlanta'nın Faydalı Özellikleri ve Pırlanta Hakkında Bilgiler

Diğer İsimleri : Elmas, Diamond, Kral Taş, Pırlanta
Sertliği : 10 Özgül Ağırlığı : 3,51 Kimyasal Grubu : Nabit Yapısal Görünümü : Saydam, yarı saydam çok az da opak. Parlaklığı : Parlak, elmas ışıltılı Kimyasal Formülü : C+( AI,Ca,Cr, Fe, Mg, Mn, N, Si, Sr, Ti) Uyumlu Olduğu Unsur : Hava ve ateş Uyumlu Olduğu Şakra : Tepe Uyumlu Olduğu Burç : Koç, boğa, aslan, terazi, oğlak ve akrep Rengi : Esas olarak renksiz. Ancak az da olsa değişik renklerde de bulunur. Sembolü Olduğu Hususlar : Aşk, sevgi Çıkarıldığı Başlıca Ülkeler : Avustralya, Gana, Zaire, Rusya, USA, Brezilya, Güney Afrika, Hindistan Pırlanta Resimleri:
Pırlanta 9 10 152
Yapısal Özellikleri Elmas, eşit ölçülü kristal yapıdaki saf karbondur. Bir elmas yalnızca başka bir elmasla kesilebilir. Işığı kırma ve bileşimindeki renklere ayırma yeteneği çok yüksektir. En yoğun parlaklığı, ‘’ Pırlanta kesimi’’denilen özel bir kesim sonucu ortaya çıkar.

Taşların en değerlisi ve en keskinidir. Elmastaki yeşil renk, doğal radyasyon etkisiyle oluşur. Ovalandığı zaman pozitif yükle yüklenir. Asitlerden etkilenmez. Takı olarak kullanıldığı gibi özellikle camları ve diğer taşları kesme aracı olarak da kullanılmaktadır.

Karbon atomlarının kristalize olması suretiyle oluştuğu düşünülmekteyse de nasıl oluştuğu gizemini muhafaza etmektedir. Pırlanta ile elmas arasındaki en önemli fark, elmasın alt kısmının düz, pırlantanın kubbeli oluşudur. Elmas için ‘’ rüyaların taşı’’ da denilmektedir. Pırlanta Faydaları

  • Beyin fonksiyonlarını ve kişilikteki blokajı ortadan kaldırıcı özelliklere sahiptir ve aynı zamanda temel bir tedavi edici niteliktedir.
  • Bedeni temizleyerek negatif kuvvetleri yok etmesinin yanı sıra zihin, ruh, beden ölçüsünü birleştirici ve bütünleştirici gücü de bulunur.
  • Bolluk, saflık, masumiyet, neşe ve sadakat simgesidir.
  • Elmasın, aşkta, macerada ve finansal girişimlerde şans getirdiğine inanılmaktadır.
  • Taşıyana başarı sağlar ve cesaret verir.
  • Kişileri sakinleştirir ve korkutucu rüyalar görmesini engeller.
  • Büyü ve zehirlenmelerden koruduğu kabul edilmektedir.
Önemli Not Elmasın çok değerli bir taş olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Piyasada elmasa benzer bir çok taş satılmaktadır. Elmas alırken gerçek olduğundan emin olun.  
TASLAR NET 

Elmas & Pırlanta PDF Yazdır e-Posta
Elmas, kıymetli taşlar arasında en uzun geçmişe sahip olan taştır. Dünyadaki en sert mineral olmasının yanısıra çıkarılması en güç taş olması, benzersiz parlaklığı ve parlayan ateşi, elması tüm değerli taşların en kıymetlisi yapar. İngilizce’de “diamond” ifadesi, Yunanca’da “hükmedilemez, gerçek hakim” gibi anlamlara gelen “adamao” sözcüğünden türetilmiştir.

Yaygın kanı elmas ve pırlantanın iki farklı taş olduğu yönündedir, oysa ikisi de aynı taştır, yalnızca kesim şekilleri farklıdır. 

Pırlanta elmasın özel yöntemlerle oluşturulmuş “brilliant ” olarak adlandırılan kesim şeklidir. Bu kesimde ışık taşın içinde kırılır ve gözalıcı bir ateş ve parlaklık vererek geri yansır. Brillant kesiminde, pek çok değişik biçim elde etmek mümkündür. Ancak, 57 yüzeyli yuvarlak kesim, en çok kullanılan kesimdir. Fantazi kesim olarak adlandırılan diğer kesimler oval, damla, markiz, kalp, baget dikdörtgen kesimleridir.
“Gül kesim” olarak da bilinen elmas kesim antik tasarımlarda kullanıcının karşısına çıkar. Altı düz olan ve 12 ile 37 arasında değişen cilalı yüzeye sahip elmas kesimde ışık yüzeye çarpıp yüzeyden yansıdığı için pırlanta kesimde izlenen ateş ve parıltı bu kesimde oluşmaz. Ülkemizde de genellikle 9 ayar üretilen ve antik tasarıma sahip elmas takılar yaygın olarak kullanılmış ve nesilden nesile aktarılmıştır.
PIRLANTA HAKKINDA
Elmas Yerkürenin 150 / 200 km derinliklerinden, yüksek basınç ve 2000°C derece sıcaklık altında, volkanik patlamalarla yeryüzüne çıkar. Daha sonra insan eliyle işlenerek pırlanta şekline dönüşür.

Elmasın kalitesi;

-Ağırlık (Carat-Ct)
                                                                                                                                                      
-Berraklık (Clarity)

-Renk (Color)

-Kesim (Cut)

kriterlerini ifade eden 4C ile anılır.


KARAT

Pırlantanın ağırlık ölçüsüdür. Gramın 1/5'ini ifade eder. Bu da 100 puana (santim) eşittir. Pırlantanın değeri, kalite kriterlerinin her birinin varlığı ile doğru orantılı artar.

BERRAKLIK

Elmasın oluşumu esnasında içine karışan yabancı maddeler elmasın berraklığını oluşturur. Elması özgün kılan kristalleşme sürecinde içine karışan mineraller ve yapısal oluşumlardır. Bir pırlantanın berraklığını, izlerin rengi, yapısı, büyüklüğü ve konumu belirler. Doğal izler ne kadar az olursa, pırlanta o kadar çok ışık yansıtır ve değeri o kadar artar.

Pırlantanın berraklık değeri aşağıdaki harflerle ifade edilir.

FL (tertemiz)

IF (içi lekesiz  çok ufak yüzey lekeleri)

VVS1  VVS2 (az sayıda çok küçük lekeler)

VS1  VS2 (çok küçük lekeler)

SI1  SI2 (az sayıda küçük lekeler)

P1- P2- P3 (gözle görülebilen lekeler)


RENK

Pırlantaların çoğu renksiz gibi görünmesine rağmen aralarında belli belirsiz bir ton farkı vardır. Genel olarak bir pırlanta ne kadar renksiz ise o kadar değerlidir. G.I.A (The Gemological Institute of America)'nın tablosuna göre, alfabetik sıra ile D'den Z'ye kadar olan harfler pırlantanın renk değerini gösterir.

En nadir bulunan ve en beyaz olanlar D,E,F ve G'dir. Ama çoğunlukla pırlantalar H ve L arasındadır. M ve Z arasındaki pırlantalarda ise gözle görülür bir sarı tonu vardır.

Çok nadir bulunan belirgin renkte pırlantalar da vardır. "Fantezi" olarak adlandırılan bu grup pırlantalar pembe, mavi, sarı, siyah renklerde bulunabilir.

KESİM

Pırlantanın yaydığı muazzam ışıltı, doğru açılarda, simetrik yapılmış bir kesimin ve yüzey kalitesinin sonucudur.

Boyutu ve şekli ne olursa olsun, iyi kesimli bir pırlantada taç bölüm
 
Anatolia Gold  

16 Mayıs 2013 Perşembe

Pirlantada bunlari biliyor musunuz ?



Bunları biliyor musunuz ?
Modern, gelişmiş ve en iyi tektaş kesiminde elmas elli altı, elli yedi faset arasında kesilerek ışık miktarı en üst seviyeye çıkarılır bu yüzden yüzük pırıl pırıl parlar. Bundan sonra adı Pırlanta olur. Bir çok insan elmas ve pırlantanın sadece yüzük için uygun olduğunu düşünür halbuki harikulade güzel elmas ve pırlanta küpeler ve diğer aksesuarları da alabilirsiniz. Bunlar da çok çekici ve güzel durur.


Farklı taşlardan mücevher kullanmak da son zamanlarda çok moda olmaya başladı. Mücevherler titanyum gibi değerli metallerden ya da som altından yapılabilir. Ama mücevherin içinde elmas ve pırlanta olması takıya farklı bir çekicilik ve güzellik kazandırır. Pırlanta taşlarla bezenmiş altın takılar genç kızlar ve tüm kadınlar tarafından büyük ilgi görüyor.


Modern mücevherler birçok farklı şekil ve tarzda olabilir. Elmas bir kolye bir kadını toplantıların merkezi haline getirebilir. Veya ışıldayan pırlanta küpeler diğerlerini hayran bırakır.

Yüzükler, broşlar ve bilezikler de elmasın kullanıldığı diğer mücevherlerdir.

jewelleryistanbul.com

14 Mayıs 2013 Salı

Yabanci ziyaretcilerin gelis amaci ve Turkiye'yi tercih nedenleri... (C.U.I.I.B. Dergisi)


resim:yenisafak.com.tr

YABANCI ZİYARETÇİLERİN GELİŞ AMACI VE 
TÜRKİYE’Yİ TERCİH NEDENLERİ

 2001-2008 yılları arasında, geliş amaçlarına göre çıkış yapan yabancı
ziyaretçilerin oranları Tablo 2’de görülmektedir. Tabloya göre, son sekiz yılda
gezi-eğlence amacıyla ülkemize gelen yabancıların oranı %44,3 ile %49,7 arasında
değişmektedir. 2006 yılında özellikle Türk turizmini olumsuz etkileyen gelişmeler
nedeniyle bu oran %44,3’e kadar düşmüştür. Bu veri, gezi-eğlence amacıyla
ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin olumsuz haberlere karşı daha hassas
olduklarının bir kanıtı sayılabilir. İkinci sırada bulunan yakınları ziyaret amacı,
2001 yılında gelen yabancıların %7’lik kısmının ülkeye gelmesini sağlamış, bu
oran 2003 ve 2004 yıllarında azalsa da daha sonra yükselerek 2008 yılında %9,1’e
ulaşmıştır.


C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 10, Sayı 2, 2009 99

 Kaynak: TÜİK, 2009c: 399.

 Kültürel amaçla Türkiye’ye gelen yabancıların oranı 2001’de %8,1 iken
giderek azalmış ve 2008 yılında %5,2 olarak gerçekleşmiştir. Kültürel açıdan
zengin bir çeşitliliğe sahip olan ülkemize, bu amaçla gelen yabancıların sayısı
giderek azalmaktadır. Alışveriş yapmak amacıyla gelen ziyaretçilerin oranı da son
yıllarda azalma eğilimindedir. 2001 yılında ülkemizi ziyaret eden yabancıların
%7,4’ü alışveriş yapmayı amaçlarken, bu oran dalgalı ve azalan bir seyir izlemiş,
2008 yılında %4 olarak gerçekleşmiştir. Ticari ilişkiler ve fuar gibi amaçlar için
gelen ziyaretçilerin oranı 2001’de %4,5 iken, daha sonra dalgalı bir seyir izleyerek
2008 yılında %3,5’a düşmüştür. Toplantı, konferans, kurs vb. faaliyetlere katılmak
amacıyla ülkemizi ziyaret eden yabancılar 2001 yılında %2,1 iken, 2007 yılında
%2,9’a kadar yükselmiş, 2008’de %2,4 olarak gerçekleşmiştir. Görevli gelenlerin
oranı ise sekiz yıl içinde %4,4’ten %2,2’ye gerilemiştir. Türkiye’yi ziyaret
amaçları bakımından çok küçük oranlarda bulunan sportif ve dinsel ziyaretler
küçük miktarlarda artmış, eğitim ve sağlık çok küçük azalmalar göstermiştir.
 2008 yılında yapılan bir “turist profili” araştırmasına göre, Türkiye denince
yabancı turistlerin akıllarına ilk olarak (%12’lik oranla) güneş ve güneşlenmek
gelmektedir. Söz konusu araştırmaya göre turistlerin %44,5’i Türkiye’ye ilk kez,
%21,7’si ise en az dördüncü kez gelmiştir (ilk gelişi %44,5 - ikinci gelişi %22,7 -
üçüncü gelişi % 11,1 - dört ve üzeri % 21,7). Turistlerin Türkiye’ye geliş nedenleri
ise %58,7 ile doğal güzellikler, %24,9 ile ucuzluk, %21,4 ile kültürel zenginlik ve
%16,9 ile arkadaş tavsiyesi üst sıraları paylaşmaktadır. Yabancı ziyaretçilerin
alışverişlerde %47,7 oranında tekstil ürünleri, %42,4 oranında hediyelik eşya
aldıkları belirlenmiştir (Turizm Manşet, 2008)

KAYNAK :
2000'Lİ YILLARDA TÜRKİYE'YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİ
PROFİLİ
Onur GÜLBAHAR
C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 10, Sayı 2, 2009 


8 Nisan 2013 Pazartesi

Kaşıkçı Elması









                                                                                Kaşıkçı Elması - Kaşıkçı Elması Resimleri
Müverrih Raşit Beyden: 1699 yılında İstanbulda Eğrikapı çöplüğünde dolaşan baldırı çıplak takımından bir adam yuvarlak taş bulur.Bir yaymacı kaşıkçıya giderek üç tahta kaşığa değişir. Kaşıkçı ***ürür, bu taşı bir kuyumcuya 10 akçaya satar. Kuyumcu taşı arkadaşlarından birine gösterir; kıymetli bir elmas olduğu anlaşılınca beriki sus payı ister. Aralarında kavga çıkar. Mesele Kuyumcubaşıya akseder. Kuyumcubaşı kavgacıların eline birer kese akçe vererek taşı alır. Fakat bu sefer de olayı sadrazam Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa duyar, taşı kendisi için satın almaya hazırlanırken, mesele Padişaha akseder. Dördüncü Mehmet bir Hattı Hümayun ile elması Sarayı Hümayuna getirtir ve Saray elmastraşına verilir. Eğrikapı çöplüğünde bulunan taş işlenince meydana 48 kratlık nadide bir elmas çıkar. Kuyumcubaşıya Kapıcıbaşılık rütbesiyle bir kese bahşiş ihsan olunur.Kaşıkçı Elması 86 karattır ve dünyada çok bilinen 22 elmas arasındadır. Topkapı Sarayı müzesinde sergilenmektedir.
Topkapı müzesindeki ünlü elmasa neden "kaşıkçı elması" denildiği hakkında muhtelif hikayeler varsa da,bunların doğru olanı, elmasın kesiminin oval olması ve dolayısıyla da kaşığa benzemesindendir. Elmasın Osmanlı Sarayı'na nasıl girdiği hakkındaki bilgi de, rivayetten öte değildir.

Rivayete göre: 1774 yılında Pigot adında bir Fransız subayı, bu elması Hindistan'ın Madaras Mihracesi'nden satın alıp Fransa'ya götürür. Bir zaman sonra tekrar satılığa çıkartılan elması Napolyon'un annesi satın alır ve uzun süre göğsünde taşır. Ne var ki, Napolyon sürgüne gönderildiği zaman, oğlunu kurtarabilmek için, annesi de elması mecburen satılığa çıkartır. İşte o sırada, Fransa'da bulunan Tepedelenli Ali Paşa'nın bir adamı, paşa adına 150 bin altın ödeyerek elması satın alır ve paşaya getirir.

Sultan II. Mahmud zamanında, Tepedelenli Ali Paşa, devlete karşı ayaklandığı gerekçesiyle öldürülür, paşanın varlıklarına el konulur ve nesi var nesi yoksa Osmanlı Hazinesine gönderilir. Böylelikle, Napolyon'un annesinden satın alınan "Kaşıkçı Elması" hazineye girmiş olur.

Bir başka rivayete göre ise:1699 yılında İstanbul'da Eğrikapı çöplüğünde dolaşan baldırı çıplak takımından bir adam yuvarlak taş bulur.Cam zannettiği bu taşı,kaşıkçıya giderek üç tahta kaşığa değişir.Elmasın adı da buradan gelir. Kaşıkçı ***ürür, bu taşı bir kuyumcuya 10 akçaya satar. Kuyumcu taşı arkadaşlarından birine gösterir; kıymetli bir elmas olduğu anlaşılınca beriki sus payı ister. Aralarında kavga çıkar. Mesele Kuyumcubaşıya akseder. Kuyumcubaşı kavgacıların eline birer kese akçe vererek taşı alır. Fakat bu sefer de olayı sadrazam Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa duyar, taşı kendisi için satın almaya hazırlanırken, mesele Padişaha akseder. Dördüncü Mehmet bir Hattı Hümayun ile elması Sarayı Hümayuna getirtir ve Saray elmastraşına verilir. Eğrikapı çöplüğünde bulunan taş işlenince meydana 86 karatlık nadide bir elmas çıkar. Kuyumcubaşıya Kapıcıbaşılık rütbesiyle bir kese bahşiş ihsan olunur.

Kaşıkçı elması'nın çevresini iki sıra 49 adet pırlanta kuşatmaktadır. Bu haliyle elmas, yıldızların ortasında pırıl pırıl parlayıp gökyüzünü aydınlatan bir dolunayı andırır.

1 cm3 elmasın kütlesi 3.5 gr veya 17.5 karattır.Kaşıkçı elması büyüklüğü 86/ 17.5 = 4.91 cm3 kadardır.
diamond etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diamond etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Ağustos 2013 Perşembe

Pirlanta'nin Faydali Ozellikleri ve Pirlanta Hakkında Bilgiler


Pırlanta'nın Faydalı Özellikleri ve Pırlanta Hakkında Bilgiler

Diğer İsimleri : Elmas, Diamond, Kral Taş, Pırlanta
Sertliği : 10 Özgül Ağırlığı : 3,51 Kimyasal Grubu : Nabit Yapısal Görünümü : Saydam, yarı saydam çok az da opak. Parlaklığı : Parlak, elmas ışıltılı Kimyasal Formülü : C+( AI,Ca,Cr, Fe, Mg, Mn, N, Si, Sr, Ti) Uyumlu Olduğu Unsur : Hava ve ateş Uyumlu Olduğu Şakra : Tepe Uyumlu Olduğu Burç : Koç, boğa, aslan, terazi, oğlak ve akrep Rengi : Esas olarak renksiz. Ancak az da olsa değişik renklerde de bulunur. Sembolü Olduğu Hususlar : Aşk, sevgi Çıkarıldığı Başlıca Ülkeler : Avustralya, Gana, Zaire, Rusya, USA, Brezilya, Güney Afrika, Hindistan Pırlanta Resimleri:
Pırlanta 9 10 152
Yapısal Özellikleri Elmas, eşit ölçülü kristal yapıdaki saf karbondur. Bir elmas yalnızca başka bir elmasla kesilebilir. Işığı kırma ve bileşimindeki renklere ayırma yeteneği çok yüksektir. En yoğun parlaklığı, ‘’ Pırlanta kesimi’’denilen özel bir kesim sonucu ortaya çıkar.

Taşların en değerlisi ve en keskinidir. Elmastaki yeşil renk, doğal radyasyon etkisiyle oluşur. Ovalandığı zaman pozitif yükle yüklenir. Asitlerden etkilenmez. Takı olarak kullanıldığı gibi özellikle camları ve diğer taşları kesme aracı olarak da kullanılmaktadır.

Karbon atomlarının kristalize olması suretiyle oluştuğu düşünülmekteyse de nasıl oluştuğu gizemini muhafaza etmektedir. Pırlanta ile elmas arasındaki en önemli fark, elmasın alt kısmının düz, pırlantanın kubbeli oluşudur. Elmas için ‘’ rüyaların taşı’’ da denilmektedir. Pırlanta Faydaları

  • Beyin fonksiyonlarını ve kişilikteki blokajı ortadan kaldırıcı özelliklere sahiptir ve aynı zamanda temel bir tedavi edici niteliktedir.
  • Bedeni temizleyerek negatif kuvvetleri yok etmesinin yanı sıra zihin, ruh, beden ölçüsünü birleştirici ve bütünleştirici gücü de bulunur.
  • Bolluk, saflık, masumiyet, neşe ve sadakat simgesidir.
  • Elmasın, aşkta, macerada ve finansal girişimlerde şans getirdiğine inanılmaktadır.
  • Taşıyana başarı sağlar ve cesaret verir.
  • Kişileri sakinleştirir ve korkutucu rüyalar görmesini engeller.
  • Büyü ve zehirlenmelerden koruduğu kabul edilmektedir.
Önemli Not Elmasın çok değerli bir taş olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Piyasada elmasa benzer bir çok taş satılmaktadır. Elmas alırken gerçek olduğundan emin olun.  
TASLAR NET 

Elmas & Pırlanta PDF Yazdır e-Posta
Elmas, kıymetli taşlar arasında en uzun geçmişe sahip olan taştır. Dünyadaki en sert mineral olmasının yanısıra çıkarılması en güç taş olması, benzersiz parlaklığı ve parlayan ateşi, elması tüm değerli taşların en kıymetlisi yapar. İngilizce’de “diamond” ifadesi, Yunanca’da “hükmedilemez, gerçek hakim” gibi anlamlara gelen “adamao” sözcüğünden türetilmiştir.

Yaygın kanı elmas ve pırlantanın iki farklı taş olduğu yönündedir, oysa ikisi de aynı taştır, yalnızca kesim şekilleri farklıdır. 

Pırlanta elmasın özel yöntemlerle oluşturulmuş “brilliant ” olarak adlandırılan kesim şeklidir. Bu kesimde ışık taşın içinde kırılır ve gözalıcı bir ateş ve parlaklık vererek geri yansır. Brillant kesiminde, pek çok değişik biçim elde etmek mümkündür. Ancak, 57 yüzeyli yuvarlak kesim, en çok kullanılan kesimdir. Fantazi kesim olarak adlandırılan diğer kesimler oval, damla, markiz, kalp, baget dikdörtgen kesimleridir.
“Gül kesim” olarak da bilinen elmas kesim antik tasarımlarda kullanıcının karşısına çıkar. Altı düz olan ve 12 ile 37 arasında değişen cilalı yüzeye sahip elmas kesimde ışık yüzeye çarpıp yüzeyden yansıdığı için pırlanta kesimde izlenen ateş ve parıltı bu kesimde oluşmaz. Ülkemizde de genellikle 9 ayar üretilen ve antik tasarıma sahip elmas takılar yaygın olarak kullanılmış ve nesilden nesile aktarılmıştır.
PIRLANTA HAKKINDA
Elmas Yerkürenin 150 / 200 km derinliklerinden, yüksek basınç ve 2000°C derece sıcaklık altında, volkanik patlamalarla yeryüzüne çıkar. Daha sonra insan eliyle işlenerek pırlanta şekline dönüşür.

Elmasın kalitesi;

-Ağırlık (Carat-Ct)
                                                                                                                                                      
-Berraklık (Clarity)

-Renk (Color)

-Kesim (Cut)

kriterlerini ifade eden 4C ile anılır.


KARAT

Pırlantanın ağırlık ölçüsüdür. Gramın 1/5'ini ifade eder. Bu da 100 puana (santim) eşittir. Pırlantanın değeri, kalite kriterlerinin her birinin varlığı ile doğru orantılı artar.

BERRAKLIK

Elmasın oluşumu esnasında içine karışan yabancı maddeler elmasın berraklığını oluşturur. Elması özgün kılan kristalleşme sürecinde içine karışan mineraller ve yapısal oluşumlardır. Bir pırlantanın berraklığını, izlerin rengi, yapısı, büyüklüğü ve konumu belirler. Doğal izler ne kadar az olursa, pırlanta o kadar çok ışık yansıtır ve değeri o kadar artar.

Pırlantanın berraklık değeri aşağıdaki harflerle ifade edilir.

FL (tertemiz)

IF (içi lekesiz  çok ufak yüzey lekeleri)

VVS1  VVS2 (az sayıda çok küçük lekeler)

VS1  VS2 (çok küçük lekeler)

SI1  SI2 (az sayıda küçük lekeler)

P1- P2- P3 (gözle görülebilen lekeler)


RENK

Pırlantaların çoğu renksiz gibi görünmesine rağmen aralarında belli belirsiz bir ton farkı vardır. Genel olarak bir pırlanta ne kadar renksiz ise o kadar değerlidir. G.I.A (The Gemological Institute of America)'nın tablosuna göre, alfabetik sıra ile D'den Z'ye kadar olan harfler pırlantanın renk değerini gösterir.

En nadir bulunan ve en beyaz olanlar D,E,F ve G'dir. Ama çoğunlukla pırlantalar H ve L arasındadır. M ve Z arasındaki pırlantalarda ise gözle görülür bir sarı tonu vardır.

Çok nadir bulunan belirgin renkte pırlantalar da vardır. "Fantezi" olarak adlandırılan bu grup pırlantalar pembe, mavi, sarı, siyah renklerde bulunabilir.

KESİM

Pırlantanın yaydığı muazzam ışıltı, doğru açılarda, simetrik yapılmış bir kesimin ve yüzey kalitesinin sonucudur.

Boyutu ve şekli ne olursa olsun, iyi kesimli bir pırlantada taç bölüm
 
Anatolia Gold  

16 Mayıs 2013 Perşembe

Pirlantada bunlari biliyor musunuz ?



Bunları biliyor musunuz ?
Modern, gelişmiş ve en iyi tektaş kesiminde elmas elli altı, elli yedi faset arasında kesilerek ışık miktarı en üst seviyeye çıkarılır bu yüzden yüzük pırıl pırıl parlar. Bundan sonra adı Pırlanta olur. Bir çok insan elmas ve pırlantanın sadece yüzük için uygun olduğunu düşünür halbuki harikulade güzel elmas ve pırlanta küpeler ve diğer aksesuarları da alabilirsiniz. Bunlar da çok çekici ve güzel durur.


Farklı taşlardan mücevher kullanmak da son zamanlarda çok moda olmaya başladı. Mücevherler titanyum gibi değerli metallerden ya da som altından yapılabilir. Ama mücevherin içinde elmas ve pırlanta olması takıya farklı bir çekicilik ve güzellik kazandırır. Pırlanta taşlarla bezenmiş altın takılar genç kızlar ve tüm kadınlar tarafından büyük ilgi görüyor.


Modern mücevherler birçok farklı şekil ve tarzda olabilir. Elmas bir kolye bir kadını toplantıların merkezi haline getirebilir. Veya ışıldayan pırlanta küpeler diğerlerini hayran bırakır.

Yüzükler, broşlar ve bilezikler de elmasın kullanıldığı diğer mücevherlerdir.

jewelleryistanbul.com

14 Mayıs 2013 Salı

Yabanci ziyaretcilerin gelis amaci ve Turkiye'yi tercih nedenleri... (C.U.I.I.B. Dergisi)


resim:yenisafak.com.tr

YABANCI ZİYARETÇİLERİN GELİŞ AMACI VE 
TÜRKİYE’Yİ TERCİH NEDENLERİ

 2001-2008 yılları arasında, geliş amaçlarına göre çıkış yapan yabancı
ziyaretçilerin oranları Tablo 2’de görülmektedir. Tabloya göre, son sekiz yılda
gezi-eğlence amacıyla ülkemize gelen yabancıların oranı %44,3 ile %49,7 arasında
değişmektedir. 2006 yılında özellikle Türk turizmini olumsuz etkileyen gelişmeler
nedeniyle bu oran %44,3’e kadar düşmüştür. Bu veri, gezi-eğlence amacıyla
ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin olumsuz haberlere karşı daha hassas
olduklarının bir kanıtı sayılabilir. İkinci sırada bulunan yakınları ziyaret amacı,
2001 yılında gelen yabancıların %7’lik kısmının ülkeye gelmesini sağlamış, bu
oran 2003 ve 2004 yıllarında azalsa da daha sonra yükselerek 2008 yılında %9,1’e
ulaşmıştır.


C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 10, Sayı 2, 2009 99

 Kaynak: TÜİK, 2009c: 399.

 Kültürel amaçla Türkiye’ye gelen yabancıların oranı 2001’de %8,1 iken
giderek azalmış ve 2008 yılında %5,2 olarak gerçekleşmiştir. Kültürel açıdan
zengin bir çeşitliliğe sahip olan ülkemize, bu amaçla gelen yabancıların sayısı
giderek azalmaktadır. Alışveriş yapmak amacıyla gelen ziyaretçilerin oranı da son
yıllarda azalma eğilimindedir. 2001 yılında ülkemizi ziyaret eden yabancıların
%7,4’ü alışveriş yapmayı amaçlarken, bu oran dalgalı ve azalan bir seyir izlemiş,
2008 yılında %4 olarak gerçekleşmiştir. Ticari ilişkiler ve fuar gibi amaçlar için
gelen ziyaretçilerin oranı 2001’de %4,5 iken, daha sonra dalgalı bir seyir izleyerek
2008 yılında %3,5’a düşmüştür. Toplantı, konferans, kurs vb. faaliyetlere katılmak
amacıyla ülkemizi ziyaret eden yabancılar 2001 yılında %2,1 iken, 2007 yılında
%2,9’a kadar yükselmiş, 2008’de %2,4 olarak gerçekleşmiştir. Görevli gelenlerin
oranı ise sekiz yıl içinde %4,4’ten %2,2’ye gerilemiştir. Türkiye’yi ziyaret
amaçları bakımından çok küçük oranlarda bulunan sportif ve dinsel ziyaretler
küçük miktarlarda artmış, eğitim ve sağlık çok küçük azalmalar göstermiştir.
 2008 yılında yapılan bir “turist profili” araştırmasına göre, Türkiye denince
yabancı turistlerin akıllarına ilk olarak (%12’lik oranla) güneş ve güneşlenmek
gelmektedir. Söz konusu araştırmaya göre turistlerin %44,5’i Türkiye’ye ilk kez,
%21,7’si ise en az dördüncü kez gelmiştir (ilk gelişi %44,5 - ikinci gelişi %22,7 -
üçüncü gelişi % 11,1 - dört ve üzeri % 21,7). Turistlerin Türkiye’ye geliş nedenleri
ise %58,7 ile doğal güzellikler, %24,9 ile ucuzluk, %21,4 ile kültürel zenginlik ve
%16,9 ile arkadaş tavsiyesi üst sıraları paylaşmaktadır. Yabancı ziyaretçilerin
alışverişlerde %47,7 oranında tekstil ürünleri, %42,4 oranında hediyelik eşya
aldıkları belirlenmiştir (Turizm Manşet, 2008)

KAYNAK :
2000'Lİ YILLARDA TÜRKİYE'YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİ
PROFİLİ
Onur GÜLBAHAR
C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 10, Sayı 2, 2009 


8 Nisan 2013 Pazartesi

Kaşıkçı Elması









                                                                                Kaşıkçı Elması - Kaşıkçı Elması Resimleri
Müverrih Raşit Beyden: 1699 yılında İstanbulda Eğrikapı çöplüğünde dolaşan baldırı çıplak takımından bir adam yuvarlak taş bulur.Bir yaymacı kaşıkçıya giderek üç tahta kaşığa değişir. Kaşıkçı ***ürür, bu taşı bir kuyumcuya 10 akçaya satar. Kuyumcu taşı arkadaşlarından birine gösterir; kıymetli bir elmas olduğu anlaşılınca beriki sus payı ister. Aralarında kavga çıkar. Mesele Kuyumcubaşıya akseder. Kuyumcubaşı kavgacıların eline birer kese akçe vererek taşı alır. Fakat bu sefer de olayı sadrazam Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa duyar, taşı kendisi için satın almaya hazırlanırken, mesele Padişaha akseder. Dördüncü Mehmet bir Hattı Hümayun ile elması Sarayı Hümayuna getirtir ve Saray elmastraşına verilir. Eğrikapı çöplüğünde bulunan taş işlenince meydana 48 kratlık nadide bir elmas çıkar. Kuyumcubaşıya Kapıcıbaşılık rütbesiyle bir kese bahşiş ihsan olunur.Kaşıkçı Elması 86 karattır ve dünyada çok bilinen 22 elmas arasındadır. Topkapı Sarayı müzesinde sergilenmektedir.
Topkapı müzesindeki ünlü elmasa neden "kaşıkçı elması" denildiği hakkında muhtelif hikayeler varsa da,bunların doğru olanı, elmasın kesiminin oval olması ve dolayısıyla da kaşığa benzemesindendir. Elmasın Osmanlı Sarayı'na nasıl girdiği hakkındaki bilgi de, rivayetten öte değildir.

Rivayete göre: 1774 yılında Pigot adında bir Fransız subayı, bu elması Hindistan'ın Madaras Mihracesi'nden satın alıp Fransa'ya götürür. Bir zaman sonra tekrar satılığa çıkartılan elması Napolyon'un annesi satın alır ve uzun süre göğsünde taşır. Ne var ki, Napolyon sürgüne gönderildiği zaman, oğlunu kurtarabilmek için, annesi de elması mecburen satılığa çıkartır. İşte o sırada, Fransa'da bulunan Tepedelenli Ali Paşa'nın bir adamı, paşa adına 150 bin altın ödeyerek elması satın alır ve paşaya getirir.

Sultan II. Mahmud zamanında, Tepedelenli Ali Paşa, devlete karşı ayaklandığı gerekçesiyle öldürülür, paşanın varlıklarına el konulur ve nesi var nesi yoksa Osmanlı Hazinesine gönderilir. Böylelikle, Napolyon'un annesinden satın alınan "Kaşıkçı Elması" hazineye girmiş olur.

Bir başka rivayete göre ise:1699 yılında İstanbul'da Eğrikapı çöplüğünde dolaşan baldırı çıplak takımından bir adam yuvarlak taş bulur.Cam zannettiği bu taşı,kaşıkçıya giderek üç tahta kaşığa değişir.Elmasın adı da buradan gelir. Kaşıkçı ***ürür, bu taşı bir kuyumcuya 10 akçaya satar. Kuyumcu taşı arkadaşlarından birine gösterir; kıymetli bir elmas olduğu anlaşılınca beriki sus payı ister. Aralarında kavga çıkar. Mesele Kuyumcubaşıya akseder. Kuyumcubaşı kavgacıların eline birer kese akçe vererek taşı alır. Fakat bu sefer de olayı sadrazam Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa duyar, taşı kendisi için satın almaya hazırlanırken, mesele Padişaha akseder. Dördüncü Mehmet bir Hattı Hümayun ile elması Sarayı Hümayuna getirtir ve Saray elmastraşına verilir. Eğrikapı çöplüğünde bulunan taş işlenince meydana 86 karatlık nadide bir elmas çıkar. Kuyumcubaşıya Kapıcıbaşılık rütbesiyle bir kese bahşiş ihsan olunur.

Kaşıkçı elması'nın çevresini iki sıra 49 adet pırlanta kuşatmaktadır. Bu haliyle elmas, yıldızların ortasında pırıl pırıl parlayıp gökyüzünü aydınlatan bir dolunayı andırır.

1 cm3 elmasın kütlesi 3.5 gr veya 17.5 karattır.Kaşıkçı elması büyüklüğü 86/ 17.5 = 4.91 cm3 kadardır.

News

Latest News
Pırlanta Sarrafı Mücevherat Grubu. Blogger tarafından desteklenmektedir.

Top Ad 728x90

Video

Visitors

Bu Blogda Ara

Vertical2

Pırlanta Hakkında Herşey

script type="text/javascript"> //form tags to omit in NS6+: var omitformtags=["input", "textarea", "select"] omitformtags=omitformtags.join("|") function disableselect(e){ if (omitformtags.indexOf(e.target.tagName.toLowerCase())==-1) return false } function reEnable(){ return true } if (typeof document.onselectstart!="undefined") document.onselectstart=new Function ("return false") else{ document.onmousedown=disableselect document.onmouseup=reEnable }

Slider

Recent Post

Games

Popüler Yayınlar

Tweetler