Değerli Taşlar
Korindon Grubu (Corundum)
Alüminyum oksidin nadir bulunan bir şeklidir. Çeşitli renklerde olabilen korindon mineralleri saf haldeyken renksizdir. Genellikle mavi, mavimsi gri, kahverengi, sarı, yeşil ve menekşe renginde olur. Saydam ve kristal yapılıdır. Kristalleri altıgen biçimlidir. Mohs ölçeğine göre, 9 sertlik derecesi ile elmastan sonra en sert mineraldir. Sanayi alanındaki kullanımlarının yanı sıra şeffaf kristalleri takı taşı olarak değerlidir. Korindon minerallerinden yakut ve safir değerli takı taşı olarak aranılan taşlar arasındadır. Dünyada Brezilya, Kenya, Hindistan ve Sri Lanka gibi ülkelerde çıkartılmaktadır.
İçinde bulunan krom mineralleri nedeniyle kan kırmızı rengini almış olan şeffaf ve kristal yapılı bir korindon çeşididir. Tarihte aşk ve güzelliğin sihirli taşı olarak kabul edilmiştir. Işığı kırma gücü oldukça fazladır. Rengi koyu kırmızıdan soluk pembeye kadar değişiklik gösterir. Pembemsi renkte olan yakuta ‘lal’ adı verilmektedir. (grenatlar grubunda ‘lal taşı’ isimli başka bir taş daha vardır) Koyu kırmızı yakutlar dünyada en değerli taşlar arasında sayılmaktadır. Grena, turmalin ve spinel gurubundan bazı kırmızı taşlar yakutla karıştırılabilir. Günümüzde görünüm olarak son derece başarılı taklit yakutlar üretilmektedir. Bu tip sentetik yakutlar mikroskop altında incelendiğinde içlerinde kabarcıklar ve çizikler olduğu görülür. Gerçek yakutlarda bunlara rastlanmaz.
İçinde bulunan demir ve titan mineralleri nedeniyle açık maviden koyu mavi (çivit) tonlarına kadar değişik renklerde görülebilen bir korindon çeşididir. Saydam ya da yarı saydam olabilen kristal bir yapısı vardır. Çoğu safir dalgalı bir yapı gösterir. Safir, Gökyakut adıyla da bilinmektedir. Günlük kullanımda korindon türlerinden beyaz, sarı, pembe, kahverengi, gri, yeşil ve menekşe tonlu olanların da genellikle ‘gökyakut’ şeklinde adlandırıldığı görülmektedir. Aslında bunların renklerine göre, şark ametisti, şark topazı, şark zümrüdü gibi farklı adlandırılış biçimleri bulunmaktadır. Eskiden Musevilerin uğur taşı olarak beyaz safir kullandıkları bilinmektedir. Safirler içinde, ışığı yıldız biçiminde yansıtan ‘yıldızlı safir’ ve gün ışığında mavi yapay ışıkta ise kırmızı tonlarında görünen ‘aleksandrit safir’ farklı özellikleri ile dikkati çeken safir türleridir.
Yavuz İşçen / Ankara
Grenatlar Grubu (Garnet)
Kübik kristal yapılı, sert ve değişik renklerde karşımıza çıkabilen bir grup alüminyum silikat minerali, grenatlar olarak adlandırılmaktadır. Tunç Çağı’ndan bu yana bilinen ve kullanılan bir taş olmuştur. Grenatlar içinde yer alan çok sayıda mineral bulunmaktadır. Bunların çoğu sanayide kullanılan minerallerdir. İçlerinde saydam ve güzel renkli olan bazı çeşitleri ise mücevher olarak değerlendirilmektedir. Grenatlar arasında değerli taş olarak en yaygın kullanılanları Seylan taşı, Afrika yeşimi, Ural zümrüdü ve lal taşıdır.
Şarap kırmızısı, kahve ve eflatun renklerinde olabilen ve eskiden Seylan’dan çıkartıldığı için bu yerin adıyla anılan grenatlar grubundan değerli bir taştır. Seylan İngilizce olarak ‘Ceylon’ olarak yazıldığından bazı kaynaklarda taşın adı yanlış olarak ‘ceylan taşı’ şeklinde ifade edilmiştir. Taşın adı Latince kökenlidir ve genellikle sırtta çıkan bir tür kan çıbanı olan ‘şirpençe’ (aslan pençesi) anlamına gelmektedir. Sanırım renksel bir benzetmeye dayanılarak taş bu şekilde adlandırılmıştır. Anadolu’da antik çağda kullanıldığı bilinen bir taştır. Osmanlı döneminde Seylan taşından yüzük yapımı yaygındı. Nadiren de tespih yapılıyordu.
Yoğun olarak tarçın rengi, sarı, kahverengi ve kırmızı renklerde görülen grenatlar grubundan şeffaf değerli bir taştır. Sarı renk olanları zirkon ile karıştırılabilir. Yeşil renkli bir çeşidi ağırlıklı olarak Güney Afrika’da çıkartılmaktadır. Bu nedenle yeşil renk grossular genellikle ‘Afrika yeşimi’ olarak adlandırılmıştır. Ülkemizde grossuların diğer renkleri için de doğru olmamakla birlikte ‘Afrika yeşimi’ tanımlaması kullanılmaktadır.
Kalsiyum ve demir açısından zengin bir grenat çeşidi olan Ural zümrüdü yeşil renklidir. İlk kez 1853 yılında Rusya’da Ural Dağları bölgesinde geniş yatakları bulunmuştur. Bu nedenle Ural zümrüdü ismiyle anılmaktadır. Renk oyunları sergileyen özelliği nedeniyle aranılan bir taştır.
Magnezyum alüminyum silikat içerikli şeffaf bir grenat çeşidi olan pirop, Yunanca’da ‘ateş gözlü’ anlamına gelmektedir. Ülkemizde lal taşı adıyla bilinmektedir. (lal adı da verilen bir tür yakut ile karıştırılmamalıdır) Rengi kırmızı ve kırmızının değişik tonları şeklinde olabilir. Kan kırmızısı, nar çiçeği rengi, şarabi kırmızı, kahverengimsi ya da morumsu kırmızı rastlanan renkleri arasındadır.
Yavuz İşçen / Ankara
Yeşim Grubu (Jadeite)
Yeşim, silikatlar içinde piroksen grubunda yer alan bir sodyum, alüminyum demir silikat bileşimidir. Sertliği 6.5-7 arasında değişmektedir. Sert bir taş olmasına karşın kırılganlığı fazladır. Yeşim grubu içinde yeşim taşı, nefrit ve lapis lazuli yaygın olarak kullanılanlar arasındadır.
Renk olarak genellikle açık yeşil, elma yeşili ve koyu yeşil tonlarında olmaktadır. Beyaz, sarı, kahverengi, mavi-yeşil, pembe ve lavanta renginde olanları da bulunmaktadır. Değerli kabul edilen renkleri beyaz ve koyu yeşildir. Yüzeyi cilalandığında yağlı bir yumuşaklık kazanır. Saydam ve yarı saydam olabilmektedir. Kristal yapısı monoklinik biçimlidir. Eskiden ağırlıklı olarak Orta Asya’da Hotan’da çıkartılırdı. Yeşim taşı Asya toplumlarında bir kudret kaynağı olarak görülmüştür. Hindistan’da bir tapınakta yeşim taşından yapılma yekpare 1.5 m yüksekliğinde bir tanrı heykeli bulunmaktadır. Türk efsanelerinde de adı geçen bir taştır. Müslümanlık öncesi eski Türkler yeşimi ‘yağmur taşı’ olarak adlandırıyorlardı. Yeşim taşı büyü yapıldıktan sonra suya atılıyordu. Böylelikle yağmur yağacağına inanılıyordu. Osmanlı döneminde yeşim taşından tespih, tabaka, fincan, bıçak ve kılıç kabzaları, ayna çerçeveleri ve ziynet eşyaları yapılmıştır.
Yeşim taşı ile aynı grupta yer alan bir aktinolit çeşididir. Krem, beyaz ve yeşil tonlarında görülebilen yarı saydam ve iyi cila kabul eden bir taştır. Eski dönemlerde savaş ve av aletleri yapımında kullanıldığı bilinmektedir. Almanca ‘beilstein’ adı verilen nefrit bu dilde ‘balta taşı’ anlamına gelmektedir. Günümüzde takı taşı olarak değerlendirilmektedir. Çin’de takı ve süs eşyası yapımında yaygın olarak kullanıldığı bilinmektedir.
Yavuz İşçen / Ankara
Demir Mineralleri Grubu
Bir demir minerali olan hematitin cilalanmış örneklerinin kendine özgü cıvamsı bir parlaklığı ve kayganlığı vardır. Saydam değildir. Kristalleri altıgen biçimlidir. Siyah parlak rengiyle hemen dikkati çeken bir mineraldir. Siyah rengi yaygın olmakla birlikte, kahverengi-kırmızı, sarı-kahverengi ve gri renkte olanları da bulunmaktadır. İnsanoğlunun ilk tanıdığı minerallerden biridir. Paleolitik dönem insanlarının dünya üzerinde hematiti değişik amaçlarla kullandığı saptanmıştır. Günümüzde takı taşı yapımında kullanılan değerli taşlar arasındadır. Hematit kelimesinin kökeni Yunanca kan gibi renkli anlamındadır. Buradan hareketle hematite ‘kan taşı’ diyenler vardır. Bu doğru bir adlandırma değildir. Bir kalsedon-jasp türü olan kan taşı (heliotrop) ile karıştırılmasına neden olmaktadır.
Küp biçimli kristal yapıya sahip, metalik cilalı görünümde, saydam olmayan bir mineraldir. Altın sarısına yakın bir rengi olan pirit konunun uzmanı olmayan kişilerce altın cevheri ile karıştırılır. Bu nedenle pirite ‘aptal altını’ ya da ‘sahte altın’ adı verilmiştir. Bir demir sülfür bileşimi olan piritin sertliği 6.5 civarındadır. Altının sertliği ise 2.5’dir. Sertlik testi yapılarak kolayca altından ayırt edilebilir. Eski çağlarda kullanılan sihir taşlarından biridir.
Yavuz İşçen / Ankara
e.mail: yavuziscen@gmail.com
www.cappadociaexplorer.com